YALÇIN SABANCI: "DENİZCİLİK OLDUKÇA KARLI BİR SEKTÖR"...
Forbes Türkiye dergisi; Türkiye'nin en zengin 100 kişisini yayınladı. Buna göre en zengin yüz içerisinde pek çok armatör de bulunuyor. İlk yüz içerisinde yer alan Armatör Yalçın Sabancı ile derginin yaptığı röportajı aşağıya alıyoruz.
Yalçın Sabancı açık denizlerde İş yaşamına verdiği kısa molanın ardından denizcilik sektöründe yatırım yapan Yalçın Sabancı, sadece dokuz yılda Türkiye’nin en büyük denizcilik filosunu kurdu. Sabancı bir yıl içinde filoya katılmasını beklediği 10 yeni gemisiyle Türk deniz taşımacılığı pazarının yüzde 25'ine hakim olacak.
Yalçın Sabancı, Miami'de yaşayan kardeşi gibi yapamadı.
Sabancı grubu'nda 39 yıl sürdürdüğü mesaisinin ardından Fransa’nın Cannes kentine emeklilik tatiline giden Sabancı, çok çabuk sıkıldı.
Cote D'azur sahilinde yaptığı sabah yürüyüşlerinden birinde kararını verdi; Türkiye’ye dönecek ve 'bir yerlerden” başlayacaktı. tatilinin onuncu gününde Türkiye’ye dönen Sabancı, yeni dünyasını oldukça ilginç bir alanda kurmaya karar verdi. o dönem 55 yaşında olan bu heyecanlı adam, yüzme bilmiyor olmasına aldırmadan büyük denizlere açılmaya karar vermişti. Aradan yedi yıl geçti.
O bugün, Türkiye’nin en genç ve taşıma kapasitesi bakımından en büyük denizcilik filosunun sahibi bir armatör.
Halen 12 adet gemisi bulunan filoya yakın bir zamanda altı, 2008 yılında ise dört yeni gemi daha katılacak.
Filonun mevcut haline 1 milyar dolar değer biçen Yalçın Sabancı, geçen süre içinde çoğu denizcilik sektöründe faaliyet gösteren sekiz şirket kurdu.
Şirketlerini Türk iş dünyasının 'ikinci sa birliği1 olarak anılan YA-SA Holding’de birleştirdi. 2005 cirosu, 120 milyon dolar olan holding 2006'yı ise 150 milyon dolar civarında bir rakamla kapattı.
Tarihi 10 yılı bile bulmayan bu etkileyici hikâyenin şifreleri, Yalçın Sabancı'nın Sabancı holding'deki günlerine bakıldığında rahatlıkla çözülebilir.
İlkokulu bitirir bitirmez soluğu ailenin tekstil tesislerinde alan Yalçın Sabancı, kısa bir zamanda sektörün bütün İnceliklerini öğrenmiş, Sabancı "bizim ailede mutlaka herkesin iyi bildiği bir iş vardır. Mesela kuzenim Erol bankacılıktan iyi anlar. o yüzden Akbank’ın kontrolü onda. ve ailede en çok söz sahibi olan kişidir. bense herhalde tekstil sektöründen iyi anladığım için grubun başında kaldım" diyor.
Tekstil sektöründeki birikimleri konusunda mütevazı davranmayan Sabancı hiç haksız değil. Zira 39 yıl süren 'yorucu ve stresli' mesaisinden sonra emeklilik kararı aldığında ulaşılan nokta parmak ısırtacak cinsten; yedi fabrika ve dokuz bin çalışanıyla devrettiği tekstil grubu'nun, Avrupa’nın en büyük, dünyanın ise üçüncü grubuna dönüşmesi başarısının kanıtı adeta.
Yetkilerini kuzeni şevket Sabancı'ya devrettikten sonra 'köşeye çekilmeyi' düşünen Yalçın Sabancı' nın karar değiştirip iş hayatına dönmesi çok uzun sürmemişti. Yakın çevresinin tavsiyeleriyle denizcilik grubu'na katılarak yaptı. sabana 2004 yılında Ataköy turizm tesislerinin ihalesinde global yatırım holding'le yarıştı. kıran kırana geçen ihalede ısrarla fiyat arttırdı ve tesislerin 33 yıllık kullanım haklarının 200 milyon dolara grupta kalmasında önemli rol oynadı.
Sabancı'nın hisse oranı yüzde dokuz. Tesislere bugün biçilen tahmini değer ise 900 milyon dolar. söz konusu kararın isabetli bir tercih olduğu tartışmasız biçimde ortada. Sabancı da öyle düşünüyor "denizcilik oldukça karlı bir sektör. Ağır sorumluluk gerektiriyor ama karşılığını da alıyorsunuz."
Yalçın Sabancı'nın hikâyesindeki tek YA-SA holding, 2006 yılını 150 milyon dolar ciro ile tamamladı. işine giren Sabancı, sektördeki ilk adımlarım gemi üretimi ve denizcilik işinin bir numaralı adresi Japonya’da atmıştı. Sabancı grubu'yla ortak olan Mitsubishi ve Toyota’daki dostları aracılığıyla Japonya ve güney Kore’de gemi yaptırmaya başlayan Sabancı'nın denizlerde aldığı mesafe baş döndürücü. halen en eskisi beş yaşında olan 12 gemiden oluşan filo, 2008 sonunda 22 gemiye ulaşacak. yapımı sürmekte olan bu gemilerin filoya eklenmesi Sabancı'yı, Türk deniz taşımacılık toplam taşıma kapasitesinin yüzde 25'ini elinde bulunduran bir armatör haline getirecek. ancak bu onun yeterli gördüğü bir pozisyon değil. tamamı yurtdışından 10-12 yıl vadeli kredilerle alınan filosuna 1 milyar dolar değer biçen Sabancı, orta vadeli hedefini ise 5 milyon dwt olarak belirlemiş. İş hayatının ikinci döneminde sekiz yeni şirketten oluşan YA-SA holding'i kuran Yalçın Sabancı, sektördeki önemli hamlelerinden birini de Ataköy ortak girişim pürüzlü nokta ise elindeki gayrimenkullere dair.
Boğaz’a nazır beş yalısından birinde eşiyle ikamet eden Sabancı'nın Londra’daki evini oğlu kullanıyor.
İstanbul, adana ve New York’ta da daireleri olan Sabancının mülklerinin kira gelirleri bile ciddi rakamları bulabilir. "kiralamaya kıyamıyorum" cümlesi ise boğaz yalılarının ve onlarca mülkün atıl beklemesini açıklamaktan oldukça uzak.
Sabancı ailesinin bu enteresan üyesi, gözlerden uzak bir yaşam sürmeyi tercih ediyor. 63 yıllık ömrüne tekstil ve denizcilik gibi iki farklı alanda kıskanılan başarılar sığdıran Sabancı, nazardan çok çekiniyor çünkü. Medyaya çıkmama kuralını geçtiğimiz ekim ayında Forbes Türkiye için bozan Sabancı "ben göz önünde olmayı çok seven bir insan değilim. Bizde nazar inancı vardır. derginizde haberim yayınlandıktan sonra annem beni aradı ve 'ne yapıyorsun sen oğlum sana nazar değecek' diye kızdı" diyor.
İŞTE TÜRKİYE'NİN EN ZENGİN YÜZ KİŞİSİ

Yorumlar
Kalan Karakter: