Tuz Gölü'ne Kanalizasyon Akıyor
ANKARA - Çevre Mühendisleri Odası (ÇMO) 2008 Çevre Durum Raporu'nda, Beyşehir ve Tuz Göllerinin süratle kirlendiği ve yüzey alanlarının hızla küçüldüğü belirtilerek,"Fethiye'ye fosseptik, Tuz Gölü'ne kanalizasyon akıyor. Kekova'yı yatlar, Foça'yı balık çiftlikleri yok ediyor" ifadesine yer verildi.
Raporda, Türkiye sularının durumuna değinilerek, ülkenin su varlığı açısından zengin olmadığı ve mevcut su varlıklarının ülke geneline eşit dağılmadığı bildirildi.
Türkiye'nin artan su ihtiyacını karşılamak için 1995-2002 yılları arasında, yüzey ve yer altı suyu kaynaklarından çekilen su miktarında yüzde 32,9'luk bir artış görüldüğü bildirilerek, kişi başına düşen yıllık kullanılabilir su miktarının bin 500 metre küp olduğu belirtildi.
Türkiye nüfusunun 20 yılda 87 milyona ulaşmasının beklendiği ve bu durumda yıllık kişi başına düşen su rezervinin bin 42 metre küpe düşeceği ifade edilerek, bu rakamın, su fakiri olarak tanımlanan ülkelerdeki yıllık kişi başına düşen su miktarına çok yakın olduğu vurgulandı.
Diğer taraftan Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliği'nde belirtilen, "Kıta İçi Su Kaynaklarının Sınıflarına Göre Kalite Kriterleri" sınır değerleri baz alınarak yapılan ölçümlerde, Türkiye'deki önemli tarım ve endüstri merkezlerini kapsayan akarsu havzalarındaki su kaynaklarının kalitesinin, "az kirlenmiş" (II. Sınıf) ve "çok kirlenmiş su" (IV. Sınıf) arasında değiştiğine dikkat çekildi.
Raporda, Dünya Koruma Birliği (IUCN 2001) kriterlerine göre, Türkiye'deki endemik türlerin yaklaşık 600'ünün "Kritik CR", 700'ünün ise "Tehlikede EN" kategorilerinde yer aldığı belirtilerek, bu türlerin etkin korunması için alınan tedbirlerin yetersiz olduğuna işaret edildi.
Raporda, ayrıca şu hususlara dikkat çekildi:
-Amik Gölü, Avlan Gölü, Hotamış, Eşmekaya sazlıkları gibi sulak alanlar yok oluyor. Beyşehir Gölü, Tuz Gölü süratle kirleniyor ve yüzey alanları hızla küçülüyor.
-Fethiye'ye fosseptik, Tuz Gölü'ne kanalizasyon akıyor. Kekova'yı yatlar, Foça'yı balık çiftlikleri yok ediyor.
-Özellikle Sukuşları Yaşama Ortamı Olarak Uluslararası Öneme Sahip Sulak Alanlar Hakkındaki RAMSAR Sözleşmesi listesine dahil edilen ve 135'i uluslararası öneme sahip olan 500 sulak alanımızdan 12 alanda ciddi oranlarda kuruma ve kirlenme mevcut.
-Tüm dünyada koruma altına alınan alanların ülke yüz ölçümlerine oranı yüzde 12,8 iken, Türkiye'de yüzde 3,9.
-Yargı kararlarına rağmen Bergama Ovacık Altın Madeni başta olmak üzere birçok yerde siyanürle altın madeni işletmeciliği hala devam ediyor.
DenizHaber.Com
Yorumlar
Kalan Karakter: