Tamer Kıran: 2026’ya Giderken Ekonomide Temkinli İyimserlik
İMEAK Deniz Ticaret Odası Aralık ayı Meclis Toplantısı’nda konuşan Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Kıran, sıkı para politikasının gecikmeli etkilerinden kredi koşullarına, bütçe dengelerinden jeopolitik risklere uzanan kapsamlı bir çerçeve çizdi. 2026 için “temkinli iyimserlik” vurgusu öne çıktı.
İMEAK Deniz Ticaret Odası Meclisi, Meclis Başkanı Başaran Bayrak’ın başkanlığında gerçekleştirilen Aralık ayı toplantısında, Türkiye ekonomisinin mevcut görünümü ve 2026 perspektifi masaya yatırıldı. Toplantıda değerlendirmelerde bulunan Tamer Kıran, para politikasının etkileri, büyüme patikası, bütçe dengeleri ve küresel-jeopolitik gelişmelerin ekonomiye yansımalarını ele aldı.

Sıkı para politikasının gecikmeli etkisi
Kıran, 2023 ortasından itibaren uygulanan sıkı para politikasının ekonomik aktiviteye 6–9 aylık gecikmeyle yansıdığını hatırlattı. Bu çerçevede 2024’te büyüme hızının yüzde 2–3 bandına gerilediğini anımsatarak, politikanın amacına uygun biçimde talep üzerinde soğutucu etki yarattığını vurguladı. Kısacası, “acı reçete” kısa vadede büyümeyi törpüledi.
2025’te ivme, 2026’da beklenti
Geçen yılın son çeyreğinde verilen faiz indirim sinyalleri ve ardından başlayan adımların etkisiyle 2025’te büyümenin yeniden ivme kazandığını belirten Kıran, yılın ilk dokuz ayı itibarıyla ortalama büyümenin yaklaşık yüzde 3,5 seviyelerinde gerçekleştiğini ifade etti. 2025 genelinde yüzde 3–4 bandı telaffuz edilirken, 2026’ya dair beklentiler daha olumlu bir zemine oturtuldu.
Kredi koşulları: Anahtar ikinci yarı
Arz-talep dengesizliğinin kredi maliyetlerindeki düşüşü sınırladığını dile getiren Kıran, 2026’nın özellikle ikinci yarısında kredi limitlerinde kademeli bir gevşeme ihtimaline işaret etti. Bu gelişmenin gerçekleşmesi hâlinde, büyümenin hız kazanabileceğini söyledi. Ekonomi, frene basmaktan gaza geçerken debriyajın yumuşak bırakılması şart—aksi hâlde sarsıntı kaçınılmaz.
Enflasyon ve bütçe dengeleri
2026 için enflasyon tarafında yüzde 20’li seviyelerin öne çıktığını belirten Kıran, bütçe dengelerinde ise sınırlı bir iyileşmeye dikkat çekti. Bütçe açığının yüzde 3’ün üzerinde seyrini sürdürdüğünü, buna karşılık faiz dışı açıkta kısmi bir gerileme yaşandığını kaydetti. Deprem harcamalarındaki azalma ile kayıt dışı ekonomiyle mücadele kapsamında artırılan uygulamaların bu görünümde etkili olduğu vurgulandı.
Jeopolitik riskler: Belirsizlik bitmez, yönetilir
2025’te küresel ve yerel ölçekte jeopolitik ve siyasi gelişmelerin olağanüstü yoğunlukta yaşandığını belirten Kıran, bu risklerin 2026’da tamamen ortadan kalkmasının mümkün olmadığını ifade etti. Bununla birlikte, risklerin sınırlı kalması hâlinde ekonomik görünümün iyileşebileceğini söyledi. İsrail–Filistin hattında kalıcı ateşkes ve Rusya–Ukrayna savaşında barışın tesis edilmesi senaryosunun, 2026’da Türkiye ekonomisine pozitif yansımaları olabileceğine işaret etti.
“Temkinli iyimserlik” vurgusu
Konuşmasının sonunda Kıran, 2025’teki küresel belirsizliklerin ardından 2026 için temkinli bir iyimserlik perspektifinin benimsenmesinin yerinde olacağını ifade etti. İyimserlik var; ancak ölçülü. Zira ekonomi, beklentilerle değil, gerçekleşmelerle konuşur.
Yorumlar
Kalan Karakter: