Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'nın Kocaeli-2 Bölgesel Hizmet Sahası kılavuzluk hizmeti ihalesi, denizcilik sektöründe yeni bir tartışmayı ateşledi. Sektörde dolaşan haberlere göre, yüzde 90,5 kamu payıyla en yüksek teklifi veren DEKAŞ ve yüzde 90 ile ikinci sıradaki MARKAŞ'ın elendiği üçüncü sıradaki Has Kılavuzluk'un yüzde 84'lük teklifinin "mantıklı" bulunarak ihalenin bu firmaya verildiği iddia ediliyor.
Eğer bu iddialar doğruysa, ortada ciddi bir hukuki sorun var. Çünkü Kılavuzluk ve Römorkörcülük Hizmetleri Hakkında Yönetmelik'in 14. maddesinin 4. fıkrası gayet açık: "İhale üzerinde kalan isteklinin sonradan gerekli şartları taşımadığı anlaşılırsa yahut sözleşme imzalanmazsa ihale en yüksek ikinci teklifi veren istekli üzerinde bırakılır. İki isteklinin de gerekli şartları taşımadığının anlaşılması durumunda ihale iptal edilir."
Yönetmelik sadece iki seçenek sunuyor: Birinci elenirse ikinciye verilecek, o da elendiyse ihale iptal edilecek. Üçüncü sıraya verilmesine dair hiçbir hüküm yok. Dolayısıyla birinci ve ikinci sıradaki firmaların "gerekli şartları taşımadığı" tespit edildiyse, yapılması gereken tek şey ihalenin iptal edilmesiydi.
Peki bu "gerekli şartlar" neler? Yönetmeliğin 10. maddesi ihaleye başvuru için gerekli belgeleri sayıyor: Tüzel kişilik belgeleri, geçici teminat, şartnamelerde istenen diğer belgeler, kılavuz kaptan sayısına ilişkin belgeler... Madde 10'un 3. fıkrası ise kılavuzluk hizmetine başvuranların o bölgesel hizmet sahasında bulundurması gereken asgari kılavuz kaptan sayısının en az yüzde 20'si kadar kılavuz kaptan bulundurduğuna dair iş sözleşmesi, SGK kaydı veya taahhütname ibraz etmesini istiyor.
Birinci ve ikinci sıradaki firmaların hangi şartı taşımadığı konusunda kamuoyuna yapılmış bir açıklama yok. Bu şeffaflık eksikliği, sektörde ciddi rahatsızlık yaratıyor.
Son dönemdeki kılavuzluk ihalelerine bakıldığında, tutarsız bir tablo ortaya çıkıyor. Kocaeli-1 ihalesi yüzde 89,5 kamu payıyla Has Kılavuzluk'un kazandı, sonra iptal edildi. Aliağa-1 ihalesi yüzde 89,75 ile UZMAR'a verildi, onaylandı. Gemlik ihalesi yüzde 88 oranla sonuçlandı, iptal edildi. Ambarlı ihalesi Mentor'un kazandı, iptal edildi. İskenderun ihalesi yüzde 88 ile Turkuaz'a verildi, onaylandı.
Bu tabloya bakınca hangi oranın "mantıklı" kabul edildiğini anlamak imkansız. Yüzde 88 bazen iptal nedeni oluyor, bazen sorun yok. Yüzde 89,5 bazen kabul ediliyor, bazen iptal ediliyor.
Sektör temsilcileri artık sadece "ihaleyi kim kazandı" sorusuna değil, "neden o kazandı, diğerleri neden kazanamadı" sorusuna yanıt arıyor. Kılavuzluk hizmeti can, mal ve çevre güvenliği açısından kritik bir hizmet. 20 yıllık işletme hakkı devredilen bu ihalelerde, hukuki güvenlik ve öngörülebilirlik olmazsa olmaz.
Bakanlık'tan beklenen şu: Birinci ve ikinci sıradaki firmaların hangi şartları taşımadığını somut bir şekilde açıklaması. Eğer taşımıyorlarsa ve yönetmelik gereği ihale iptal edilecekse neden üçüncü sıraya verildiğini izah etmesi. Hangi oranların "mantıklı" kabul edildiğine dair objektif kriterler belirlemesi.
Yönetmelik açık: En yüksek payı teklif eden kazanır. Şartları taşımıyorsa ikinci kazanır. O da taşımıyorsa ihale iptal edilir. Başka seçenek yok. Eğer bu kurallara uyuluyorsa, gerekçelerin kamuoyuyla paylaşılması gerekiyor. Uyulmuyorsa zaten sorun var demektir.
Yorumlar 3
Kalan Karakter: