Danimarka’da Orta Çağ Avrupa’sının En Büyük Kargo Gemisi Keşfedildi
Viking Gemi Müzesi, Danimarka’daki bir arkeolog ekibinin Orta Çağ Avrupa’sına ait bugüne kadar bulunan en büyük kargo gemisini keşfettiğini açıkladı.
Arkeologlar, Kopenhag açıklarında inşa edilmesi planlanan tartışmalı yapay ada Lynetteholm için yürütülen saha araştırmaları sırasında, Öresund’un dibinde büyük bir gemi batığına rastladı. Kopenhag kent merkezinin hemen açığında yer alan ve yaklaşık 270 dönümlük bir alanı kapsayan Lynetteholm, hem fırtına dalgalarına karşı limanı korumak hem de yeni bir kentsel gelişim alanı oluşturmak amacıyla tasarlanıyor.

Şimdiye kadarki en büyük “dişli çark”
Amager ve Saltholm adaları arasındaki deniz tabanında, Öresund Köprüsü’nün batı tüneline yakın bir noktada yapılan incelemelerde, Viking Gemi Müzesi ekibi olağanüstü bir buluntuya ulaştı. Yaklaşık 30 metre uzunluğunda ve 9 metre genişliğinde olan gemi, Orta Çağ’a özgü bir ticaret gemisi türü olan ve “dişli çark” (cog) olarak adlandırılan sınıfa ait. Araştırmacılar, geminin 1400’lü yılların başlarına tarihlendiğini belirtiyor.
Batıkta herhangi bir kargo bulunmazken, mürettebata ait çok sayıda kişisel eşya tespit edildi.
300 ton taşıma kapasitesi
Araştırma ekibi, bulunduğu kanalın adından esinlenerek gemiye “Svaelget 2” adını verdi. Müze yetkililerine göre geminin yaklaşık 300 ton taşıma kapasitesi bulunuyor. Bu büyüklük, Orta Çağ’da hızla gelişen deniz ticaret ağlarında uzun mesafeli ve yüksek hacimli taşımacılığın önemini gözler önüne seriyor.
Kazı lideri Otto Uldum, bulgunun ticaret tarihi açısından büyük önem taşıdığını vurgulayarak, “Bu gemi, günlük tüketim mallarının yoğun biçimde ticaretinin yapıldığına dair açık bir kanıt. Tuz, kereste, tuğla ve temel gıda maddeleri gibi hacimli yükleri taşımak için mümkün olan en büyük gemiler inşa ediliyordu,” dedi. Uldum, dişli çark tipi gemilerin düşünüldüğünden çok daha büyük boyutlara ulaşabildiğinin artık kesinleştiğini ifade etti.

Keresteler Polonya’dan, inşa Hollanda’dan
Yapılan incelemelerde, geminin kaplama tahtalarının Polonya’dan, omurgasının ise Hollanda’dan geldiği belirlendi. Hollandalı gemi ustalarının Orta Çağ’da dişli çark yapımında uzman oldukları biliniyor. Bu nedenle, Polonya’dan getirilen kerestelerin Hollanda’daki bir tersanede işlenerek geminin inşa edildiği düşünülüyor. Ağaç halkası analizleri, geminin yaklaşık 1410 yılına ait olduğunu ortaya koydu.
Müze yetkililerine göre bu büyüklükte bir gemi, büyük olasılıkla günümüz Hollanda’sı ile Baltık Denizi’ndeki limanlar arasında kargo taşımak için kullanıldı. Bu rota, Kuzey Denizi ve Skagerrak Boğazı gibi genellikle sert deniz koşullarına sahip bölgelerden geçmeyi gerektiriyordu.
Olağanüstü korunmuş batık
Batığın korunma durumunun son derece iyi olduğu belirtiliyor. Araştırmacılar, bazı donanım izlerinin hâlâ sağlam olduğunu ve kıç bölümündeki yükseltilmiş güverte evinin parçalarının net biçimde görülebildiğini aktardı. Bu durum, bir cog gemisinin batığında bu tür bir yapının ilk kez bu kadar iyi korunmuş halde bulunması anlamına geliyor.
Uldum’a göre güverte evi, mürettebatın sürekli açıkta kaldığı Viking Çağı gemilerine kıyasla önemli bir yenilikti. Ayrıca gemide, seyir sırasında sıcak yemek pişirilmesine olanak tanıyan tuğladan yapılmış bir ocak bulunduğu ve bunun da dönemi için ileri bir mutfak düzeni sunduğu belirtildi.
Yorumlar
Kalan Karakter: