ERDOĞAN: RUM TARAFININ UZLAŞMAZ SİYASETİ HAKSIZLIK
LEFKOŞA - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Rum tarafının yıllardır uzlaşmaz siyasetinin bedelinin Kıbrıs Türkü'ne ödetilmesinin ciddi bir çelişki, büyük bir haksızlık olduğunu belirterek, ''Barış ve uzlaşı isteyen tarafa kısıtlama uygulanmasının hiçbir meşruiyeti yoktur, olamaz'' dedi.
Başbakan Erdoğan, Kıbrıs Barış Harekatı'nın 34. yılı kutlamaları dolayısıyla düzenlenen törendeki konuşmasında, Kıbrıs'ta son olarak Türk ve Rum liderlerin buluşmalarını ve bir mutabakata varmalarını olumlu bir adım olarak gördüklerini belirten Erdoğan, Kıbrıs Türk tarafının bu konuda aktif çaba gösterdiğini ifade etti. Erdoğan, şöyle konuştu:
''Türk tarafının bu yapıcı yaklaşımı karşısında, diğer taraf da artık hedef şaşırtmaktan, kendisine yeni muhataplar aramaktan vazgeçerek, çözüme eşit iki halk arasında yeni bir ortaklık kurulması suretiyle varılacağını kabullenmelidir. Türk tarafı bu bağlamdaki iyi niyetini, çözüme yönelik iradesini her vesileyle açık şekilde ortaya koymuş, üzerine düşeni yapmıştır, yapmaya da devam edecektir. Kıbrıs Türklerine uygulanan izolasyonların sürdürülmesini kabul etmiyor, etmeyeceğiz. Çözüm isteyen ve bunun için samimiyetle uğraşan Kıbrıs Türklerinin cezalandırılmalarına artık bir son verilmelidir. Barış ve uzlaşı isteyen tarafa kısıtlama uygulanmasının hiçbir meşruiyeti yoktur, olamaz. Rum tarafının yıllardır uzlaşmaz siyasetinin bedelinin Kıbrıs Türkü'ne ödetilmesi ciddi bir çelişki, büyük bir haksızlıktır. Onun için Kıbrıs Türk halkına uygulanan haksız tecride son verecek adımlar vakit geçirilmeden atılmalıdır. Başta AB olmak üzere uluslararası toplum, Kıbrıs Türklerine verdiği sözleri yerine getirmelidir. Kıbrıs Türk halkının maruz kaldığı bu haksız uygulamaların siyasi, hukuki, ahlaki, insani hiçbir açıdan izahı mümkün değildir. Güney Kıbrıs'ın Kıbrıs Türk halkını tahakküm altına alma çabalarının, egemenliğini adanın kuzeyine genişletme gayretlerinin nafile olduğunu artık herkes anlamalıdır. Kıbrıs sorunuyla Türkiye'nin AB üyeliği arasında herhangi bir bağlantı kurulması doğru değildir. Kıbrıs sorunu Türkiye'nin AB katılım sürecine karşı kullanılmamalıdır.
Unutulmamalıdır ki Kıbrıs Türklerinin ve Türkiye'nin kabul edemeyeceği bir çözüm şeklinin dayatılması mümkün değildir ve hiçbir zaman da mümkün olmayacaktır. Bunu herkesin bir an önce idrak etmesi, Kıbrıs'ta çözüme doğru Akdeniz bölgesinde istikrar ve barışa giden yoldaki engelleri azaltacaktır.''
ÇÖZÜM ADADAKİ GERÇEKLER TEMELİNDE MÜMKÜN
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kıbrıs'ta kapsamlı çözümün adadaki gerçekler temelinde mümkün olabileceğini belirterek, ''Kimse ama hiç kimse Kıbrıs Türk halkının kendi yönetiminden, eşit statü ve eşit ortaklıktan vazgeçmesini ve azınlık olarak yaşamasını kabul etmesini beklemesin'' dedi.
Hiç kimsenin boş hayaller kurup bu parametreleri değiştirme gayretkeşliği sergilememesi gerektiğini vurgulayan Erdoğan, kapsamlı çözümün Kıbrıs Türk halkı ve KKTC'nin kurucu ve eşit olarak yer alacağı yeni bir ortaklıkla mümkün olacağını söyledi.
Barış ve Özgürlük Harekatı'nın 34. yıl dönümü dolayısıyla Dr. Fazıl Küçük Bulvarı'nda düzenlenen törende konuşan Başbakan Erdoğan, Barış Harekatı'nın 1974 öncesindeki sıkıntılı günlerin bir daha yaşanmasına asla müsaade edilmeyeceğinin teminatı olduğunu ifade etti. Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:
''Bu yüzden harekatın ismi Barış Harekatı'dır ve adaya barış getirmekten başka bir amacı olmayan insani bir harekattır. Herkesin bu gerçeğin bilincine varmasını bekliyorum. Herkesin tarihi süreci bu perspektiften değerlendirmesini diliyorum. TSK'nın uluslararası hukuk ve anlaşmalara dayanarak gerçekleştirdiği Barış Harekatı, Kıbrıs Türk halkını özgürlük, güven ve refaha kavuşturmuştur.
Bugüne kadar katedilen mesafe bizlere önümüzdeki sorunları aşmak için gerekli kudret ve iradeyi sağlıyor. Bizi bu aşamaya getiren birlik ve beraberliğimizi koruduğumuz sürece hiçbir güçlük aşılamaz değildir.''
'Kıbrıs davasında da bizim niyetimiz, bizim amacımız, hedefimiz bellidir, benimsediğimiz diplomasi gerçek bir siyasi kararlılığın sonucudur'' diyen Erdoğan, bu kararlılık sayesinde Türkiye Cumhuriyeti ve KKTC hükümetlerinin Kıbrıs meselesinde dünyanın ezberini bozduğunu, adada kimin gerçekten çözüm istediğini kimin uzlaşmaz taraf olduğunu ayan beyan ortaya koyduğunu dile getirdi.
Başbakan Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:
''Biz bütün süreci bu anlayışla götürdük. Kıbrıs davamızda diyalogdan, barış anlayışından hiç bir zaman taviz vermedik. Sadece 24 Nisan referandumu bile bunun en somut göstergesidir. Kendi kaderini tayin hakkını kullanan Kıbrıs Türk halkının yapıcı ve kararlı tutumu, barıştan, çözümden, uzlaşmadan yana olan tutumumuz herkese göstermiştir.
Kıbrıs sorunu, neredeyse yarım yüzyıldır uluslararası toplumun gündeminde, BM'nin önündedir. Bu süreçte sorunun çözüm çabalarında dikkate alınması gereken parametreler ortaya çıkmıştır. Şurası çok açıktır ki, kapsamlı çözüm adadaki gerçekler temelinde mümkün olabilecektir.
Şunu bir kez daha altını çizerek ifade etmek istiyorum; kimse ama hiç kimse Kıbrıs Türk halkının kendi yönetiminden, eşit statü ve eşit ortaklıktan vazgeçmesini ve azınlık olarak yaşamasını kabul etmesini beklemesin. Hiç kimse boş hayaller kurup bu parametreleri değiştirme gayretkeşliği sergilemesin. Kapsamlı çözüm, Kıbrıs Türk halkı ve KKTC'nin kurucu ve eşit olarak yer alacağı yeni bir ortaklıkla mümkün olacaktır. Bu yeni ortaklık iki kesimlilik, siyasi eşitlik ve Türkiye'nin etkin garantörlüğü gibi vazgeçilmeyecek ilkeler üzerine inşa edilecektir.''


Erdoğan'ın konuşması esnasında eski KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın Erdoğan'ın fotoğrafını çektiği görüldü.
DenizHaber.Com

Yorumlar
Kalan Karakter: