ÇELİK: TUZLA RAHATLATILMALI
BURSA - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Tuzla tersanelerinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile ilgili hallolması gereken bir şey olmadığını belirterek, ''Tuzla'yla ilgili fikir beyan etmek isteyenler, yazlıkta şezlongun üzerinde oturarak, uzaktan nutuk atmasınlar'' dedi.
Merinos Parkı’ndaki bir kebapçının açılış töreninin ardından soruları yanıtlayan Çelik, "Bakanlığımız, ilk günden itibaren üzerine düşen ne varsa hiç aksatmadan, hepsini yerli yerinde zamanında devam ettiriyor. Ne yapılması gerektiğini söyleyen, ’şunu eksik bıraktınız’ diyen yok. Eğitimse eğitim, cezaysa idari para cezası, kapatmaysa kapatma, bizim yasal olarak başka yetkimiz yok ki..." diye konuştu.
"Bu olay farklı alanı ilgilendiriyor"
Çelik, son kaza olayının yaşandığı firmayla ilgili 7 kere teftişte bulunduklarını, idari para cezaları ve geçici süreyle kapatma dahil tüm cezai işlemleri uyguladıklarını belirterek, şöyle devam etti:
"Bizim açımızdan, Tuzla’dan hiç çıkmadık, çıkmaya da niyetimiz yok. Çünkü oradaki çalışma şartları çok kötü. Net söylüyorum; bu olay, farklı bir alanı ilgilendiren bir olay. Bakanlığımız ile ilgili yapılması gereken önemli faaliyetlerimizden biri, işçilerin eğitimiydi, şu an 10 bin işçinin eğitimini tamamladık, 13 bin işçinin de eğitimi devam ediyor."
Tuzla tersanelerinin 1982’den beri faaliyette olduğunu, ancak küçük tekne yapımında kullanılan tersanelerin, günümüzde dev gemi inşaatında kullanıldığına dikkati çeken Çelik, "Asgari 300 dönüm üzerinde imalat yapması gereken bir tersane, eğer 20 dönüm üzerinde imalat yapıyorsa, yani A tipi bir tersane olduğu halde C tipi bir yerde üretim yapıyorsa, burada söyleyecek bir şey yok, burada söylenecek ’ölümü bekleyin’dir. Bu konuya neşter atılmalı ve Tuzla rahatlatılmalı. 10-20 tersane, neyse oradan çıkmalı ve orada rahat bir çalışma ortamı elde edilmeli. Bu durumda her an işçiyi ölüm bekliyor. Ne tür güvenlik önlemi alırsanız alın, her taraf demir yığınıdır" dedi.
"Ucuz laflarla değil, tuzla çözüm bekliyor"
Çelik, taşınmaya karşı olan bazı tersane sahipleriyle ilgili görüşünün sorulması üzerine, şunları dile getirdi:
''Son kazaya bakılınca, işletmelerin olayı nasıl algıladıklarını görelim. 'Yalnız işletme sahipleri suçludur' diye söylemiyorum, tabii ki filikayı, kızağı yapanlar, teknik denetimi yapanlar da var fakat neticede, işçilerimiz boğularak öldü. Şimdi burada birilerinin suçu var. 2000'den bugüne 70'e yakın vatandaşımız orada can verdi. Burada bir sorumluluk işverende de var. Onun için herkes sorumluluğunun bilincinde hareket etmeli. 'Kapatılmamalı, tahliye edilmemeli, burası rahatlatılmamalı' gibi ucuz laflarla değil, Tuzla çözüm bekliyor. Çözümle ilgili işverenler de ne katkı sağlamaları gerekiyorsa, oturup konuşmaları gerekiyor.''
DenizHaber.Com
Yorumlar
Kalan Karakter: