Türkiye Denizcilik İşletmeleri'nin 165. Kuruluş Yıldönümü Kutlandı
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, ''Bugün tersanelerimizde bu birikim varsa, gemi inşasında 5. sıraya, yat inşasında dünyada 3. sıraya yükselmişsek, denizciliğimiz en parlak dönemini yaşar hale gelmişse, bunun temellerini TDİ'nin geçmişinde görüyoruz'' dedi.
Türkiye Denizcilik İşletmelerinin (TDİ) kuruluşunun 165. yıldönümü dolayısıyla, düzenlenen törene katılan Binali Yıldırım, geçmiş 165 yılın TDİ ailesine, Türk denizciliğine ve ulusuna çok büyük katkıları olduğunu söyledi.
Yıldırım, ''kökü geçmişte olan gelecek'' biçiminde tanımladığı TDİ'nin, bu ülkenin zor gününde, iyi gününde, kötü gününde hep ulusunun hizmetinde olan, Türk bayrağını yedi denizde dalgalandıran, köklü, tarihi bir kuruluş olduğunu bildirdi.
Kurulduğu 1843 yılından bu yana değişik adlar altında, değişik kurumsal yapılanmayla günümüze gelen TDİ'nin, Türk ticari denizciliğinin, deniz kültürünün tanıtılması yönünde de çok büyük katkıları olduğunu vurgulayan Yıldırım, TDİ'nin tarihi hakkında bilgi verdi.
TDİ'nin ilk denizcilik faaliyetinin, 1843'te Sultan Abdülmecit zamanında Fevaid-i Osmaniye adıyla başladığını anlatan Yıldırım, ''1870'e geldiğinde İrade-i Şahane ve İdare-i Aziziye adını alıyor, bu dönem Sultan Abdülaziz dönemi. Daha sonra 1878'de İdare-i Mahsusa adını alıyor, bu dönem Abdülhamid dönemi. 1909'da Osmanlı Seyr-i Sefain İdaresi adını alıyor, bu dönem İttihat Terakki Hükümeti, Sultan 5. Mehmet Reşat dönemi'' diye konuştu.
Yıldırım, 1923'te Cumhuriyet kurulduktan sonra Türkiye Seyr-i Sefain İdaresi olarak yeniden yapılanan TDİ'nin, 1933'te, ''Deniz Yolları İşletmesi'', ''AKAY (Adalar Kadıköy Anadolu Yalova) İşletmesi'' ve ''Fabrika Havuzlar İşletmesi'' biçiminde 3 kurum olarak faaliyetini sürdürdüğünü anlattı.
1937'de Denizbank ismiyle hizmet veren TDİ'nin, 1939'da Devlet Liman İşletmesi Umum Müdürlüğü ve Devlet Deniz Yolları İşletmesi Umum Müdürlüğü adıyla faaliyetlerini sürdürdüğünü dile getiren Yıldırım, kurumun 1944'te yeniden birleşme süreci yaşadığını ve Devlet Deniz Yolları ve Limanları İşletmesi Umum Müdürlüğü unvanını aldığını bildirdi.
Yıldırım, şunları kaydetti: ''1952'de 5942 sayılı kanunla Denizcilik Bankası Anonim Ortaklığı, 1983'te Türkiye Denizcilik Kurumu, 1984'te Türkiye Denizcilik İşletmeleri Genel Müdürlüğü, 1994'te Türkiye Denizcilik İşletmeleri ismini alıyor. Tabii bu arada gemi inşaat ve kıyı emniyeti gibi kuruluşlar da bünyeden ayrılıyor.
İşte 165 yılın kısa hikayesi, ismi ne olursa olsun, dönemi ne olursa olsun değişmeyen birşey var. Yurtiçi ve dışında yolcu, yük taşımacılığı, kılavuzluk, römorkörlük hizmetleri, limancılık, kıyı emniyeti, gemi kurtarma, tersanecilik, sektör bankacılığı, sektör sigortacılığı, deniz sağlık hizmeti, denizcilik eğitimi.
Denizcilikle ilgili Türkiye'nin bugün ne kazanımı varsa temeli buradadır. Burası, Türk denizciliğinin Osmanlı döneminden günümüze devam eden ocağıdır.''
Kişisel konumu nedeniyle ayrıca duygulandığını belirten Yıldırım, ''Bu kuruluşun benim üzerimde de çok büyük emeği var. Üniversite eğitimim ve kısa bir süre araştırma görevliliğimden sonra, bir gemi inşa mühendisi olarak gözümü bu kuruluşta açtım. Bu kuruluşta tecrübe kazandım. Bu kuruluş bana yatırım yaptı'' diye konuştu.
Türkiye'de 2003'ten beri denizciliğin tüm alanlarında sorumluluk üstlendiğini anlatan Yıldırım, ulaştırmanın, haberleşmenin her türü, posta hizmetleri, uydu ve yayın işleri dahil olmak üzere geniş bir sorumluluk alanında görev yaptığına işaret etti.
Yıldırım, belki de Türkiye Cumhuriyeti tarihinin kuruluşundan bu yana ilk kez ulaşım ve haberleşmeyle ilgili konuların tek bir bakanlıkta toplandığı bir dönemin yaşandığını dile getirerek, ''Böylesine önemli, yaygın, vatandaşın günlük yaşamıyla, Türkiye'nin ekonomisiyle, Türkiye'yi geleceğe taşıyan önemli altyapı projeleriyle sorumlu bir bakanlığın şüphesiz en önemli alanlarından biri denizciliğimizdir'' dedi.
Türkiye'ye ilkleri yaşatan TDİ'nin, ilk sivil ticaret gemisini yapan kurum olduğuna dikkati çeken Yıldırım, Türk denizciliği adına ne yapılmışsa, TDİ sayesinde gerçekleştiğini vurguladı.
TDİ'nin ''50'li yıllarda beyaz kuğu gibi gemilerle Karadeniz'den Akdeniz'e günlük seferleri dahi yapabilen bir kuruluş olduğunu vurgulayan Yıldırım, şunları kaydetti: ''Bugün tersanelerimizde bu birikim varsa, gemi inşasında 5. sıraya yükselmişsek, yat inşasında dünyada 3. sıraya yükselmişsek, denizciliğimiz en parlak dönemini yaşar hale gelmişse, bunun temellerini TDİ'nin geçmişinde görüyoruz. Çünkü burası bir okuldur.
Türk denizciliğinin tecrübesi, hafızası, bilgi birikiminin yegane kaynağı olan bir ocaktayız. O yüzden 165. yılı çok önemsiyorum.
Aynı zamanda çok gururluyum, yıllarca bu kuruluşta hizmet ettim. Buradan ekmek yedim. En verimli yıllarımızı burada geçirdik. Bundan da çok büyük mutluluk duyuyorum.''
Gecede daha sonra TDİ Yönetim Kurulu Başkanı Ali İhsan Doğan ile genel müdür Burhan Külünk, Yıldırım'a, TDİ amblemli bir saat ve rozet ile TDİ'de çalıştığı dönemde kullandığı sertifika ile 31 yıl önce işe başladığında çekilen fotoğrafını hediye etti.
Törene, ABD'nin İstanbul Başkonsolosu Sharon Anderholm Wiener, THY Genel Müdürü Temel Kotil, Kızılay Genel Başkanı Tekin Küçükali, Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan ve işadamı Bülent Eczacıbaşı'nın da aralarında bulunduğu çok sayıda davetli katıldı.

Yorumlar
Kalan Karakter: