Bu makalede sizlere Londra’da 1520 yılında kurulmuş olan ve halen hizmet vermekte olan İngiltere’nin en eski denizci tavernasından ( Pub ) bahsedeceğim. Bu tavernanın İngiltere denizcilik tarihi açısından çok önemli bir yeri vardır.

Bu makalede sizlere Londra’da 1520 yılında kurulmuş olan ve halen hizmet vermekte olan İngiltere’nin en eski denizci tavernasından ( Pub ) bahsedeceğim. Bu tavernanın İngiltere denizcilik tarihi açısından çok önemli bir yeri vardır.

Londra’nın merkezine oldukça yakın bir konumda ve Wapping tren istasyonundan yürüme mesafesinde olan ve günümüzde Prospect of Whitby ismi ile hizmet veren işletme Thamesnehrinin kuzey tarafında ve nehre cepheden bakan bir konumdadır. İlk kurulduğunda Pelican ismi ile hizmet veren taverna daha sonra Devil’s tavern olarak  anılmıştır. İşletmenin bugünkü ismi Prospect of Whitby ise Newcastle ve Londra arasında düzenli kömür taşıyan ve çok yakın bir rıhtıma yanaşan yük gemisinden gelmektedir. Taverna 1500’li yıllardan itibaren gemicilerin ,kaptanların ,korsanların ve kaçakçıların uğrak mekanı olmuştur.

 

Tavernanın geçmişteki halini gösteren bir gravür

Bu taverna en çok iki ünlü denizci ile alınır. Bunlardan ilki İngiliz tüccarların finanse etmesi ile Avrupa’nın  kuzeyinden doğuya doğru 

Çine bir su yolu bulmak üzere sefere çıkan ve mürettebatı ile Barents Denizinde  kaybolan Sir Hugh Willoughby ‘dur . 

londranin2

Prospect of Whitby tavernasının günümüzde nehre bakan arka cephesi

Bu asilzade kaptan keşif için donatılan üç gemi ile sefere çıkmadan hemen önce bu tavernada vakit geçirmiştir Bona Esperanza ,Edward Bonaventura ve Bona Confidentia isimleri verilmiş olan bu üç gemi ilk gemide bulunan Sir Hugh Willoughby ‘nun idaresi altında 10 Mayıs 1553 tarihinde bu keşif seferine çıktılar. Mümkün olduğu kadar birbirlerinin göz mesafesinde seyir yapmaya gayret eden gemiler Norveç’in kuzeyine iki ay sonra vardıklarında şiddetli fırtınalara maruz kaldılar ve kısa bir süre sonra birbirlerini kaybettiler. Bu üç gemi içinde sadece Edward Bonaventura Beyaz Deniz’e ulaşabildi ve Dvina nehrinin ağzında tuz yatakları ile bilinen bir bölgede demirledi. Gemi Kaptanı Richard Chancellor  Ruslar tarafından, o zaman tahtta olan  Çar Korkunç İvan’ın huzuruna çıkarıldı ve İngiltere ile Rusya’nın kuzey limanları arasında yapılan imtiyazlı ticaret anlaşması 300 yıl boyunca yürürlükte kaldı. 

İki gemi ve kaptanla beraber personelin cansız bedenleri bir sene sonra bahar geldiğinde Rus balıkçılar tarafından  Kola yarımadasında bulunan Varzina nehri yatağında bulundu.

londranin3

 Sir Hugh Willoughby ve gemisi Bona Esperanza

londranin4

Barents Denizi ve güney doğusundaki korunaklı Beyaz Deniz

Yaklaşık iki sene sonra 1556 yılında cenazeler ve iki gemi İngilizlerce teslim alındı . Uzunca bir süre soğuktan donarak öldükleri düşünülmüş olsa da modern çağda yapılan araştırmalar neticesinde asıl  nedenin  soğukta hayata kalabilmek için gemiyi izole ederek soba ille ısınmaya çalışırken karbonmonoksit zehirlenmesine maruz kalmaları olduğu anlaşılmıştır.       

1590 yılında Kaptan William Barents aynı yolu deneyecek ve Nova Zemliya adası yakınlarında buzların arasına saplanan gemide can verecekti. Onun personelinin bir kısmı İngiltere’ye dönebildiler ve onun anısına bu bölge Barents Denizi olarak adlandırıldı.

londranin5

 Tavernanın iç mekanından birkaç görüntü

Prospect of Whitby’den yolu geçen önemli bir diğer isim de Kpt.William Kidd’tir. Kpt.Kidd 1654 yılında İskoçya’nın Dundee şehrinde doğmuş ve denizcilik mesleğini seçmiş yetenekli bir kaptandı. Çeşitli görevlerde piştikten sonra İngiliz devleti tarafından özel bir antlaşma ile bir çeşit devlet korsanı ( privateer ) oldu. 

londranin6

Prospect of Whitby ön cephesi

Bu tarz korsanların gemilerine aynı zamanda İngiliz asilzadeleri yatırım yapar ve ganimetten büyük paralar kazanırlardı.

Bu işe girenler sadece düşman kabul edilen ülkelerin askeri ve ticari gemilerine saldırarak yağmalarlar ve özel statülerini deklere etmezlerdi. 

Ancak İngiltere deniz tarihine adını yazdırmış kimi devlet korsanları sonradan para hırsının ve kimi çekişmelerin de etkisiyle tam korsan olmuşlar ,kendi ülkelerinin gemilerini de yağmalamaya başlamışlardır.             

Kpt.Kidd bir süre Amerika’da New York şehrini merkez yapmış ve burada çok zengin bir dul kadın ile evlenerek oldukça prestijli ,tanınan biri haline gelmişti. Kpt.Kidd en çok Adventure Galley isimli korsan gemisiyle anılır.

londranin7

Kpt.William Kidd’i New York limanında gösteren tablo

248 tonluk bir gemi olan Adventure Galley 34 top ve kürek donanımına sahipti ve yaklaşık 150 mürettebatı vardı. Aynı zamanda kürekli olması sakin havalarda peşine düşülen gemiler üzerinde ona büyük üstünlük sağlardı.

Amerikalı tüccarlar da zaman zaman Kpt.Kidd’in hizmetlerinden ticaretlerini tehlikeye atan korsanları etkisiz hale getirmesi için  faydalanırlardı. Kidd 1696 senesinin eylül ayında Ümit Burnuna doğru sefere çıktı. Ancak gemide çıkan kolera salgını nedeniyle personelinin çoğunu yitiren Kidd Madagaskar Adasında bulmayı ümit ettiği korsan gemilerini de bulamayınca seferin finansmanı açısından maddi sıkıntıya girdi. Tüm bu sıkıntıların üzerine bir tartışma esnasında kafasına demir kova ile vurduğu topçu personelinden biri ertesi gün öldü . 

Esasen 17.yüzyılda Admiralty yasaları kırbaç , darp etme gibi cezalarda kaptanlara geniş yetkiler tanıyor olsa da kavga sonucu da olsa adam öldürmek yasaların asla hoş görmediği bir suçtu.                                           

londranin8

Kpt.William Kidd’in gemide işlediği cinayeti gösteren temsili resim

Kidd 30 Ocak 1698’de kariyerinin en büyük ganimetini 400 tonluk  Quedagh Merchant isimli, İngiliz bir kaptanın komutasındaki Hint gemisini ele geçirerek elde etti. Gemi Ermeni tüccarlar tarafından kiralanmıştı ve altın ,gümüş , ipek başta olmak üzere değerli kumaşlar  ile yüklüydü. Bu yağmanın haberi İngiltere’ye ulaştığında Kidd cinayetin yanı sıra korsanlıkla da suçlanarak aranan bir kişi hale geldi.

Aslında 1698 tarihli af kanunu ile Hint Okyanusunda faaliyet gösteren birçok İngiliz korsan affedilmiş olsa da Kidd ve diğer ünlü bir korsan olan Henry Every bu yasanın kapsamı dışında tutulmuştur. 

Bunun temel nedenlerinden birinin Kidd’in korsanlık faaliyetlerine yatırım yapan kimi asilzade ve devlet görevlilerinin isimlerinin ifşa edilmesinden çekindikleri için Kidd’in ortadan kaldırılmasını tercih etmeleri olduğu söylenir. Kidd bu olayların ardından New York’a döner ve bir süre sonra yakalanıp 1699 yılında  ingiltere’ye gönderilir ve Londra’nın kötü şöhretli Newgate hapishanesine atılır. Yargılama başlayana kadar burada çok kötü koşullarda iki sene geçirecek ve akıl sağlığını da bir ölçüde yitirecektir. Kidd adam öldürme ve korsanlık suçlarından asılarak idama mahkum edilir. Kaderin bir cilvesi olarak çok zaman geçirdiği bu tavernanın hemen önünde bulunan İnfaz Rıhtımında( Execution dock ) asılarak idam edilir. 

londranin9

 İnfaz rıhtımı darağacının günümüzde tavernanın balkonundan görünümü

Suçlu alçak su esnasında tavernanın balkonundan bugün hala görülebilen darağacında asılır ve üzerinden üç yüksek su geçene kadar da orada asılı bırakılırdı. Esasen cellatlar o dönemde azılı suçluları asarken ipin ucunu kısa tutarlar ve failin darağacında uzun çırpınmalar sonucu eziyet çekerek ölümünü temin ederlerdi. O zamanlarda bu idamlar adeta bir hafta sonu etkinliği gibi sandallar ve arabalarla rıhtıma doluşan kalabalık tarafından ilgiyle seyredilirdi.

23 Mayıs 1701’de idam sehpasına çıkartılan Kidd ilk denemede can vermez ,zira ip kopar. Aslında birçok benzer durumda suçlular affedilir ve hapishaneye geri gönderilirken Kidd için bu adet uygulanmaz ve ikinci seferde sehpada can verir. 1830 senesinden sonra infaz rıhtımı artık idamlar için kullanılmamıştır.

Kidd gibi çok özel suçlulara diğerlerine ibret olsun diye uygulanan kafesleme ( gibbeting ) denen özel bir uygulama  vardı ;

Suçlunun cansız bedeni zifte bulanır ve özel yaptırılmış bir kafesin içine konularakl  Thames nehrinin girişine asılır ve bir süre orada bırakılırdı. Kpt.Kidd’in cansız bedenine de aynı uygulama yapılmış ve üç sene boyunca potansiyel suçlulara ibret olsun diye Tilbury ‘de nehir kıyısında  asılı olarak bırakılmıştır.

,londranin10

Kpt.Kidd ve Tibury’de ibret için 3 sene asılı kalan cansız bedeni

Kidd’in Quedagh Merchant isimli Hint gemisinden büyük bir ganimet  elde ettikten sonra kendisini kanun önünde aklamak adına Amerika’ya dönerken New York’a yakın ,ancak  isimleri tartışmalı bir veya birkaç adaya hazinesininin bir kısmını gömerek gizlediği inancı efsanesinin büyümesine büyük katkı sağladı. Bu inanç Edgar Allan Poe’nun The Gold-Bug'ı, Washington Irving'in The Devil and Tom Walker’ı, Robert Louis Stevenson’ın Define Adası ve Nelson DeMille'nin Plum Islandı gibi birçok edebi eserin yazılmasına da katkıda bulundu.

Aynı zamanda Nova Scotia’da Oak Adası’nda, Suffolk County’de, Gardiner's Adasının yer aldığı New York Long Island’da, Milford Charles Adası’nda, Connecticut’da ve Connecticut Thimble Adaları’nda bitmek tükenmek bilmeyen define arayışlarına da güç kazandırdı. Kidd popüler kültüre mal olmuş efsanesi ile Karaip Korsanları film serisinin temel figürü  Jack Sparrow karakterinin yaratılmasına da ilham vermiştir.

londranin11

Kpt.Kidd’i gösteren iki tarihi gravür ve Jack Sparrow karakeri

Prospect of Whitby’e sıklıkla gelen ancak yukardakiler gibi denizci olmayan bir diğer önemli şahsiyet de astıran hakim (The hanging judge ) olarak ünlenmiş hakim George Jeffreys idi. Kral 2.James zamanında görev yapan bu hakim kralın görevlendirmesiyle ,isyan çıkan bir bölgede sayısı bine yaklaşan şüpheliye idam cezası vermekle ünlenmişti. Londra’da verdiği idam cezalarının infazını  bu tavernanın balkonunda bira içip ,yemek yiyerek zevkle seyrederdi. 

Ancak hizmetinde olduğu Kral 2.James İngiltere’de Katolik mezhebine verdiği destekle parlementoyu ve halkı çileden çıkartınca ,kızı Mary ile evli Hollanda Prensi William theOrange ordusuyla Torbay limanında İngiltere’ye çıkarak kralı tahttan indirdi ve İngiltere’de Protestanlar tekrar üstünlük kazandı.           

londranin12

Hakim George Jeffreys ve yakalanmasını gösteren gravür

Hakim Jeffreys her ne kadar bir Protestan olsa da eski kralın emrinde çok can yaktığı için kızgın bir kalabalık tarafından yakalanır yakalanmaz linç edilir. Rivayete göre öldürülmeden kısa bir süre önce daha önce defalarca verdiği idam cezalarının infazını seyretmeye geldiği bu tavernaya son bir kez gelmiş ve çaresizce kendisini Hamburg’a kaçırabilecek birilerini aramıştır.

1520 yılından beri aynı yerde hizmet veren bu denizci tavernası çıkan yangınlarda hasar görerek bir çok kez tadilata uğramış olsa da orijinal atmosferini hala korumaktadır. 

Tavernanın bugün de hiç değiştirilmeden  kullanılan taş yer kaplamaları neredeyse beş yüz yaşındadır .

 londranin13

  Prpspect of Whitby 500 yıllık taş yer kaplamaları

19. yüzyılda moda olan kalaydan ( Pewter ) yapılma bar tezgahları 20.yüzyılda tarihe karışırken bu tavernada bugün de halen yerinde ve kullanılmaktadır. Prospect of Whitby günümüzde de büyüleyici tarihi atmosferi , etkileyici manzarası ve zengin menüsü ile müşterilerine hizmet vermeye devam etmektedir.

Saygılarımla ,

Kpt.Alpertunga Anıker