IMO’da tarihi oylama öncesi küresel bölünme: Armatörler ikiye bölündü
Uluslararası Denizcilik Örgütü’nün (IMO) son on yılların en önemli iklim düzenlemesi olarak görülen Net Sıfır Çerçevesi (NZF) oylamasına günler kala, denizcilik sektöründe derin bir ayrışma yaşanıyor.
Japonya, Norveç, Danimarka, Birleşik Krallık, Belçika, Hollanda ve Singapur’dan yedi büyük armatör birliği, hükümetlere Londra’da “tarihi bir karar alma” çağrısı yaparak küresel karbonsuzlaşma planının onaylanmasını istedi. Ancak bu çağrıya, sektörün en güçlü oyuncularından John Fredriksen, Yunan denizcilik devleri, bazı klas kuruluşları ve ABD yönetimi karşı çıktı.
Birlikler ortak açıklamalarında, NZF’nin kabul edilmesinin “küresel iklim düzenlemelerinde önemli bir dönüm noktası” olacağını belirterek, aksi halde “yeşil dönüşümün büyük darbe alacağını ve bölgesel iklim kurallarıyla karmaşık bir yapı oluşacağını” vurguladı.
Yeni çerçeve, 2050’ye kadar net sıfır emisyon hedefi doğrultusunda küresel karbon vergisi ve yakıt standardı getiriyor. Ayrıca Net Sıfır Fonu oluşturularak, uyum sağlayanlara finansman ve teşvik sağlanması planlanıyor.
INTERTANKO ise çerçevenin amacını desteklediğini ancak uygulanmasında “daha dengeli bir yaklaşım” gerektiğini açıkladı. Kuruluşun çevre direktör yardımcısı Emma Scheiris, sürecin kutuplaştığını belirterek, IMO’nun “tüm geçiş yollarını açık tutması gerektiğini” söyledi. Scheiris ayrıca sürdürülebilir yakıt sertifikasyonunun olmaması, yaşam döngüsü değerlendirme (LCA) metodolojilerinin netleşmemesi ve rüzgâr tahriki gibi yakıt dışı enerji kaynaklarının kredilendirilmemesi gibi teknik eksiklikleri vurguladı.
Ancak tüm sektör aynı fikirde değil. Frontline, TMS Group, Capital Maritime, Angelicoussis Group ve Bahri gibi büyük armatörler, planın mevcut haliyle “aşırı mali yükler getireceğini” savunarak karşı çıktı. Bu grup, geçtiğimiz ay Londra Denizcilik Haftası’nda bir araya gelerek IMO’ya “kritik değişiklikler yapılmadan planın kabul edilmemesi”çağrısında bulundu.
Yunanistan Denizcilik Bakanı Vassilis Kikilias da endişeleri paylaşarak, IMO Genel Sekreteri Arsenio Dominguez’e “değişiklik yapılmadan çerçevenin kabul edilemeyeceğini” iletti. Dominguez ise “planın kabul edileceğine inancının tam olduğunu” belirtti.
IMO’da genellikle oylama yapılmıyor, ancak Londra kaynaklarına göre bu kez oylama kaçınılmaz görünüyor. 176 üye devletten 108’inin onayıyla kabul edilebilecek plan, küresel denizcilik tarihinde önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.
Getting to Zero Coalition, geçtiğimiz ay yaptığı açıklamada “belirsizliğin yatırım risklerini artıracağını” ve “küresel ticaretin geleceği için kritik yatırımları tehlikeye atacağını” belirterek, çerçevenin vakit kaybedilmeden kabul edilmesini talep etti.
Limanlar ve Terminaller Uluslararası Birliği (IAPH) Genel Direktörü Patrick Verhoeven de benzer şekilde uyarıda bulunarak, “Çerçevenin reddedilmesi yatırım güvenliğini tamamen ortadan kaldırır, IMO’nun net sıfır hedeflerine ulaşması imkânsız hale gelir.” dedi.
Gerilimi artıran bir diğer unsur ise ABD’nin sert muhalefeti. Washington, Nisan ayındaki MEPC oturumunu terk etmiş ve anlaşmayı destekleyen ülkelere karşı gümrük tarifeleri, liman ücretleri ve vize kısıtlamaları gibi misilleme tedbirleri uygulayabileceği uyarısında bulunmuştu.
Analistler, oylamanın sonucunun Güneydoğu Asya, Orta Doğu ve Latin Amerika’daki kararsız ülkelerin tavrına bağlı olabileceğini belirtiyor.
Yorumlar 1
Kalan Karakter: