Brokerlik şirketi SSY’nin yayımladığı yeni verilere göre, supramax ve ultramax dökme yük gemilerinde kuru havuz faaliyetleri zirveye ulaşıyor. 2000’lerin sonundaki denizcilik patlamasıyla gelen yeni inşa teslimatları sonrası oluşan beş yıllık yenileme anket programları bugün üçüncü özel denetim dönemine giriyor. Öncekilerden daha uzun süren bu denetimler ve beraberindeki kuru havuz faaliyetleri, arz büyümesi üzerinde anlamlı etki yaratarak devam ediyor.
SSY, son birkaç yılda artan kuru havuz faaliyetlerinin supramax ve ultramax filosunun yaklaşık %2’sini geçici olarak hizmetten çektiğini bildirdi. Şirket, bu kuru havuz dalgasının şimdi ile 2026 ortası arasında zirveye ulaşacağını, 2027 ortasına kadar dengede kalacağını, sonrasında ise arz için olumsuz bir etken haline geleceğini öngörüyor. “Bekleme sürelerinin etkisi ve üçüncü denetimlerin daha uzun sürme ihtimali nedeniyle tahminlerde yukarı yönlü risk var. Bu nedenle supramax sahipleri sıkılaşan piyasadan biraz daha uzun süre faydalanabilir,” denildi.
Öte yandan, yaklaşan düzenleyici modernizasyon dalgası, onarım tersanelerinde kapasite sıkışıklığını gündeme taşıyor. Armatörler, AB Emisyon Ticaret Sistemi (EU ETS), FuelEU Maritime ve daha sıkı Karbon Yoğunluğu Göstergesi (CII) gibi kurallara uyum için harekete geçerken, karbonsuzlaştırmaya yönelik modifikasyonlara talep hızla artıyor. Bu durum, tersane rıhtımlarında şimdiden daralmaya yol açıyor.
İngiltere merkezli danışmanlık şirketi Drewry, 2025 yılında capesize gemiler için tersanede geçirilen günlerin keskin şekilde arttığını, retrofit çalışmalarının ticarette kullanılabilir gemi arzını azalttığını raporladı. Armatörler; tahrik sistemi yenilemeleri, enerji tasarruf cihazları, hibrit sistemler ve şaft jeneratörleri gibi kapsamlı ekipman kurulumları gerçekleştiriyor. Bu işlemlerin kısa süreli kuru havuz aralıklarında yapılması ise mümkün değil.
Yunan broker Intermodal, bu eğilimin yalnızca capesize gemilerle sınırlı kalmadığını, dökme yük gemileri, tankerler, konteyner gemileri ve gaz taşıyıcılarının da 2025’te erken modernizasyondan geçtiğini belirtti. Şirketlere göre bunun nedeni, 2026’daki düzenleyici son tarihler öncesinde hazırlıklarını tamamlamak.
ABS ve Maritime Strategies International’ın modellemeleri, “tam dönüşüm” senaryosunda tersane kapasitesine olan talebin 2028 gibi erken bir tarihte arzı aşabileceğini gösteriyor. Bu durumda 2030’a kadar “gt-gün” açığı hızla büyüyecek. Daha ılımlı “temel senaryoda” ise uygun filonun yaklaşık yarısının modernize edilmesi öngörülüyor. Ancak bu durumda dahi tersaneler üzerindeki baskı yoğun kalıyor; sürecin yönetilebilir olması için teslim sürelerinin kısaltılması gerekiyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: