Doğa Savaşçılarından Greenpeace’e sert tepki
Doğa Savaşçıları Çevre Örgütü Başkanı Zafer Murat Çetintaş, tacize uğrayan Türk balıkçı teknelerinin sahipleri ve İstanbul’daki balıkçı birliklerinin başkanları ile Ortaköy’de basın açıklaması yaparak, işin perde arkasında AB’li balıkçılar olduğunu ileri sürdü. Çetintaş, Karadeniz’de petrol kirliliği alarm verirken, asbestli gemi Otopan’ın yine Türkiye’ye gelmek için Akdeniz’de beklerken, AB’li balıkçılar Libya’nın Sidra körfezinde orkinos yavrularını yağmalarken, orkinos avında uçak kullanılması yasak iken, İspanya’nın kendi orkinos filosuna uçakla yön verirken, Greenpeace’nin Türk balıkçı teknelerine saldırdığını söyledi.
Türk balıkçı gemilerinin ağlarında balık bulunduğu sırada 4 adet Zodyak botları ile ağları kesmeye çalışan, helikopterle teknelere 20 metre yaklaşıp ağ içinde bulunan balıkları ürküten eylemcilerin, gemisini Sahil Güvenlik Komutanlığı’na bildirenlerin Türk balıkçılar olmasına karşın, Sahil Güvenliği kendilerinin çağırdığını iddia etmelerinin gülünç olduğunu vurgulayan Çetintaş, “Kendilerini masum göstermeye çalışıyorlar. Oysa Sahil Güvenlikten yardım isteyenler Türk balıkçılarıdır. Greenpeace’nin tacizi sabah 05.00’de başlamıştır. 07.00’de Türk balıkçıları sahil Güvenliği aramış ve 4 saat sonra olay yerine gelebilmişlerdir. Şu anda Greenpeace gemisi Sahil Güvenlik tarafından Türk balıkçılarına yaklaştırılmıyor ve orada nöbettedir” dedi.
Greenpeace gemisinin yaşı nedeniyle asbestli olduğunu çevreci geçinen bu gurubun asbestli gemiyle eylem yaptıklarını, aynı saatlerde asbestli OTOPAN gemisi ülkemize yol aldığını vurgulayan Çetintaş, “Ayrıca gemide bulunan yolcular ve gazeteciler liman başkanlıklarından izin almadan kaçak yolcu ile yapılan bu eylem, Uluslar arası suç teşkil etmektedir. Bunu bilmeden alet olan yetkili Türk makamları zorda kalacaklardır. Kaldı ki bu eylem Pasifik Okyanusu’nda korsanların yaptıkları eylemlerle benzerlik teşkil etmektedir” şeklinde konuştu.
Akdeniz’de tüm ülkelerin orkinos kotasının 28 bin 500 ton olduğunu, AB ülkelerinin bu kotadan 16 bin 500 ton9, ülkemizin ise sadece 870 tonluk hakkı bulunduğunu kaydeden doğa Savaşçıları Çevre Örgütü Başkanı zafer Murat Çetintaş, “AB ülkeleri Sidra körfezinde katliam yaparken, yine 2007 yılında 4 bin ton fazla balığı üstelik orkinos yasaklarının başladığı 1 Temmuz’dan itibaren yapmış olmasına karşın, Greenpeace neden sessiz kalmıştır? Üstelik Ab ülkeleri kaydı yapılmıştır. Aksi halde avladıkları orkinosları satamayacaklardı. 7 kasım 2008’de Madrid’de Orkinos Birliği AYCAT’ın toplantısı yapılacak. Bu toplantı öncesi Türkiye’yi zor durumda bırakmak için bu eylemi bilinçli yaptılar. İspanyol balıkçılar avlayacakları balık sürülerini yasak olmasına rağmen uçaklarını Güney Kıbrıs’tan havalandırarak, tespit yapıyorlar. Saldırdıkları türk balıkçıların yabancı ortakları bulunmaması da önemli bir ayrıntıdır” diye konuştu.
Eylemcilerin kendilerini besleyen arkalarındaki güçle Türk Orkinos balıkçılarını Akdeniz’den tecrit etmeye çalıştıklarını vurgulayan Çetintaş, Greenpeace kurulduğu günden bu yana arkasında petrol kartelleri olduğu tüm dünyada bilinmektedir. Bu nedenle petrol taşıyan gemilere karşı göstermelik eylem yaparak sözde petrol karşıtı gibi davranmaya çalıştıkları da bilinmektedir. Geçmiş yıllarda Rus limanlarına giden Kahraman Sadıkoğlu’na ait Asbestli geminin peşine düşen Greenpeace’nin gemisinde asbest bulunması nedeniyle Rusya’dan kovulmuşlardır. Niye Rusya’ya yıllardır gidemiyorlar? Gemileri asbestli olduğu için. Greenpeace’nin gerçek anlamda çevreci olmadığı yapılan son eylemde siyasi oyunların içinde bir parça oldukları ortaya çıkmıştır” dedi.
Taciz ettikleri Türk balıkçılarının aylarca yakaladıkları orkinosları kafeste beslediklerini ve helikopterli, Zodyak botlu, gemili eylemle balıkların strese girerek ölmeye başladıklarını, bunun da kayıt altına alındığını, Greenpeace gemisinin havadan ve denizden tacizinin Türk balıkçıları tarafından kamerayla görüntülendiğini ve gerçek görüntülerin bir iki gün içinde basına dağıtılacağını vurgulayan Çetintaş, “bu tacizle ilgili balıkçılar pazartesi günü savcılığa suç duyurusunda bulunacaklardır. Greenpeace gemisi, şimdi Türk limanlarına yaptığı yasa dışı eylem nedeniyle yanaşamıyor. Olay yerinde İspanyol ve İtalyan balıkçılar da olmasına rağmen bu eylemi yaparak, Akdeniz’den Türk balıkçılarını çıkartmak istemektedirler” dedi.
Basın açıklamasına katılan ve Greenpeace’nin tacizine uğrayan Türk balıkçı teknesinin sahibi Mehmet Fat ise Greenpeace’nin yalan söylediğini, gemileriyle kafeslerin arasına girmeye çalıştıklarını, ısrarlı tacizleri üzerine çalışanların geminin uzaklaşması için ağırlık kurşunlarını fırlattıklarını kaydederek, “Mersin Sahil Güvenlik Harekat Amirliği’nin telefonu 0324-237 22 22’dir. Sahil Güvenlikten yardımı biz istedik. Bu bant kayıtlarında mevcuttur. Benim eski ortağım İspanyol balıkçı firmasıydı. O firmadan ayrıldık ve o firmanın balıkçıları da oradayken sadece bizi taciz etmeleri anlamlı. Bunların arkasında AB ülkelerinin balıkçıları var ama biz bu saldırılardan yılmayıp, hakkımızı hem ulusal hem uluslar arası alanda hukuk nezninde arayacağız. Bize kaçak avcı deniyor. Elimizde resmi belgelerimiz var. Kaçak avlanma yok. Helikopterlerinde 100 bin avroluk zarar var diyorlar. İki kişilik helikopterin fiyatı zaten o civarda. Camı kırılan helikopterde bu zarar mı oluşur. Bizim ölen balıklarımız, iki gündür yapamadığımız avlanma zararlarını hukuk önünde onlardan tahsil edeceğiz” dedi.
Basın açıklamasına, Doğa Savaşçıları Çevre Örgütü’nün yanı sıra, İstanbul Çevre Konseyi, İstanbul Balık Müstahsilleri Derneği, İstanbul Bölgesi Su Ürünleri Kooperatif Birliği, Türkiye Balıkçılık Kalkındırma Vakfı, Sinop İş Adamları Derneği, Zeytinburnu Balıkçılar Kooperatifi Başkanları ve üyeleri de katıldılar.


Türkhaberim.com
Yorumlar
Kalan Karakter: