Denizciler Mutluluk Endeksi’nin kurucusu Steven Jones, , Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) derlediği denizde ölüm verilerindeki endişe verici tabloyu açıkladı.
Denizdeki ölümlerle ilgili çığır açıcı rapor
Gemi üzerindeki ölümlerle ilgili yeni bir rapor, hastalık ve sağlık sorunlarının dünya genelinde denizcilerin başlıca ölüm sebebi olduğunu ortaya koydu. 2023 yılında meydana gelen ölümler üzerine yapılan ilk standart küresel veri toplama çalışması, denizcilik mesleğinin ne kadar tehlikeli olduğunu benzeri görülmemiş bir şekilde gözler önüne seriyor.
Denizde gizli kriz
2022’de Uluslararası Çalışma Konferansı, Denizcilik Çalışma Sözleşmesi (MLC, 2006)’nde önemli değişiklikleri onayladı. En önemli maddelerden biri, gemi üzerinde istihdam edilen, görev yapan veya çalışan tüm denizcilerin ölümlerinin araştırılması, kaydedilmesi ve küresel kayıta dahil edilmek üzere yıllık olarak raporlanmasınızorunlu kıldı.
Bu kapsamda hazırlanan rapor, 51 ülkeden toplanan verilerle 403 denizci ölümünü belgeliyor ve denizcilikteki ölüm kalıplarına dair ilk kapsamlı tabloyu sunuyor.
İstatistikler çarpıcı bir tablo ortaya koyuyor:
-
139 ölüm (%34,5) hastalık ve sağlık sorunlarından kaynaklandı;
-
Bu oran, denize düşme (%22,6) ve iş kazalarının (%18,4) önüne geçti.
Bu bulgu, denizde yeterli sağlık hizmeti sağlanamamasının süregelen başarısızlığını ortaya koyuyor.
İlk bakışta şaşırtıcı görünmeyebilir: dünya genelinde kalp-damar hastalıkları ve diğer bulaşıcı olmayan hastalıklar zaten başlıca ölüm sebebi. Ancak denizcilik bağlamında durum farklı: sıkı işe giriş sağlık taramalarına rağmen, önlenebilir hastalıkların ölümlere yol açması sistemsel bir bozulmaya işaret ediyor.
Kontroller başarısız olduğunda
Denizcilik her zaman kendine özgü tehlikeler barındırsa da, bu veriler işin sağlığa gerçekten zarar verdiğini gösteriyor. Eğer işe başlamadan önce uyarı işaretleri gözden kaçıyorsa, tele-tıp, eğitim ve iletişimdeki ilerlemeler bile denizciler için ölümcül sağlık risklerini ortadan kaldıramıyor.
Gemilerin çoğu ciddi fiziksel izolasyon içinde çalışıyor. Denizde bir denizci kalp krizi veya felç geçirdiğinde, tedavi için kritik olan “altın saat” çoğunlukla yardım ulaşmadan geçip gidiyor. Sağlık sorunları kaynaklı ölümler, iş kazalarına bağlı ölümlerden neredeyse iki kat daha sık görülüyor. Limandayken ise bu oranlar birbirine yakın seyrediyor.
Gemilerde “hastane” bulunabilir, ancak bu çoğu zaman kâğıt üzerinde kalır. En iyi tıbbi tavsiye ve kaliteli ekipmanla bile acil müdahale imkanları denizde sınırlı kalıyor.
Risk kalıpları
Gemide çalışmanın bir dizi sağlık riskini bir araya getirmesi tabloyu ağırlaştırıyor: yoğun fiziksel iş yükü, düzensiz vardiyalar, kısıtlı egzersiz imkânı, zayıf beslenme seçenekleri ve izolasyon kaynaklı psikolojik stres denizcilerin sürekli karşı karşıya kaldığı faktörlerden bazıları. Ayrıca yaşlanan iş gücü gerçeği var: ölümlerin %83’ü 30 yaş ve üzerindeki denizcilerde meydana geliyor.
Ölümlerin yaklaşık yarısı güverte mürettebatı arasında gerçekleşirken, makine dairesi personeli arasında intihar oranı daha yüksek. Gemi adamları (able seaman) ölümlerin neredeyse yarısını oluşturuyor.
Bu veriler, özellikle 30 yaş üstü, orta boy yük gemilerinde çalışan bir gemi adamının, sektörün en ciddi risk faktörlerinin kesişiminde bulunduğunu gösteriyor.
Denizciler sağlık hizmetlerine erişimde benzersiz derecede savunmasız: zor ulaşılan ve nadiren tıbbi hizmetlere seslerini duyurabilen bir nüfus. Uzun deniz seferleri nedeniyle düzenli sağlık kontrollerini kaçırıyor, bu da ciddi hale gelmeden tespit edilebilecek hastalıkların gözden kaçmasına yol açıyor. Bu, sağlık hizmetinden kaçınma kısır döngüsünü tetikliyor.
Endişe verici intihar ve cinayet oranları
Hastalık ve kazaların yanı sıra, 26 intihar (%6,5), denizdeki ciddi ruh sağlığı sorunlarının altını çiziyor. Kalan ölümler arasında:
-
37 ölüm (%9): doğal nedenler, alkol kaynaklı olaylar, cinayetler ve karada meydana gelen ölümler;
-
Yaklaşık %4: rapor tarihinde hâlâ soruşturma aşamasında olan vakalar.
Cinayet riski özellikle ürkütücü. Cinayetlerin sayısı kesin olarak verilmemekle birlikte, bu kategoride yer alması denizde ciddi düzeyde şiddet olabileceğine işaret ediyor. Karşılaştırma için, gelişmiş ülkelerde cinayet oranı genellikle %1’in altındadır; en yüksek şiddet oranlarına sahip ülkelerde bile %3-4’ü aşmaz. Denizdeki bu oranlar, güvenlik ve şiddet önleme konularında acil önlem gerektiriyor.
Sonuç
Rapor, bayrak devletlerinin denizcilerin sağlık ve güvenliğindeki rolüyle ilgili önemli sorular ortaya atıyor. Ölüm oranlarının bayraklara göre dökümü yapılmamış olsa da, gelecekteki araştırmalar için kritik bir alan olduğu belirtiliyor.

Yorumlar
Kalan Karakter: