Türkiye’nin en büyük “Lojistik Merkezi” Mersin’e kuruluyor Mersin Deniz Ticaret Odası (MDTO) Yönetim Kurulu Başkanı Cihat Lokmanoğlu, Türkiye'nin en büyük ve kapsamlı 'lojistik merkezi'nin Mersin'de kurulacağını hatırlatarak, projenin başta Mersin Limanı olmak üzere Mersin'i lojistik ve denizcilikte adeta bir 'cazibe merkezi' haline getireceğini söyledi. Lokmanoğlu, coğrafi konumu nedeniyle her zaman yoğun bir deniz trafiğinin odak noktasında olan Türkiye ve Mersin'in, önemli bir transfer merkezi olarak da öne çıktığını kaydetti. Deniz ve denizcilik sektörünün; çok önemli bir ekonomik ve doğal bir kaynak olarak öne çıktığını vurgulayan Lokmanoğlu, bu kapsamda da Mersin'de gemi işletmeciliğinin (deniz taşımacılığı) yanı sıra liman işletmeciliği, gemi inşa ve onarımı, su ürünleri ve diğer sualtı deniz kaynakları, marinacılık, yat işletmeciliği, kruvaziyer gemi işletmeciliği ve su sporları gibi deniz turizmiyle birlikte denizcilik eğitimi, gemi malzemeleri imalatı, gemi yakıt satışları başta olmak üzere özellikle hizmet sektöründekifirmalarca denizcilik faaliyetlerinin yürütüldüğünü anlattı. Kentin, daha denizcilik sektöründe hak ettiği yerde olmadığının altını çizen Lokmanoğlu, "Bu olumlu konumunu tam olarak değerlendiremeyen Mersin'i, 'denizci bir kent' yapma çalışmalarımız hızla devam ediyor" dedi. Liman inşaatının tamamlandığı 1960'lı yıllardan 2007 yılına kadar geçen zaman diliminde TCDD Genel Müdürlüğü tarafından işletilen Mersin Limanı'nın, 2007 yılında Türkiye'de TCDD limanları arasında özelleştirilen ilk liman olduğunu hatırlatan Lokmanoğlu, limanın işletme hakkının yapılan ihale sonrasında 36 yıllığına Afken&PSA Ortak Girişim Grubu'na devredildiği bilgisini verdi. Lokmanoğlu, limanın, dünya ölçeğinde yaşanan ve Türkiye'yi de etkileyen ekonomik krize rağmen gerek Türkiye'nin, gerekse de bölgenin önemli konumu nedeniyle kargo ve konteyner sayısı bazında yükselişini sürdürdüğüne dikkat çekti. Ulaştırma Bakanlığı'nca yakın dönemde inşası öngörülen ana limanlar (Filyos-Zonguldak, Çandarlı-İzmir ve Mersin) arasında Mersin'in hep anıldığına işaret eden Lokmanoğlu, "Yani mevcut limanımızdan çok daha büyük, 10 milyon TEU kapasiteli bir ek limanın ilk bölümünün 5 yıl içinde yapılmasının planlanmış olması, bölgemizin deniz ulaşımında ne denli önemli olduğunun göstergesidir" ifadesini kullandı. Mersin'de özellikle limanların ön plana çıktığını, bunların da Anamur İskelesi ile birlikte Silifke ilçesine bağlı Taşucu'nda yer alan SEKA ve Belediye Limanı ile birlikte kent merkezindeki Mersin Limanı, ATAŞ, Mersin Serbest Bölge, POAŞ ve diğer petrol şamandıra ve platformları olduğunu dile getiren Lokmanoğlu, Ulaştırma Bakanlığı'nca 'Mersin Ana Konteyner Limanı Projesi'nin de önümüzdeki 5 yıl içinde ilk bölümünün devreye girmesi halinde; Mersin'de liman tesisi olarak sorun kalmayacağını savundu. Ancak deniz turizmi, denizcilik eğitimi, gemi inşa ve onarımı başta olmak üzere Mersin'in var olan denizcilik potansiyelini yeterince kullanamadığının altını çizen Lokmanoğlu, "Mersin için önemli gördüğümüz bir diğer proje; ülke ve bölgemiz açısından olduğu kadar Mersin'e hareket getirecek olan büyük ölçekli 'Lojistik Merkez Projesi'dir. Bu fikir, şu anda proje aşamasının ötesine geçmiş ve belki yakın gelecekte ülkemizin en büyük ve kapsamlı Lojistik Merkezi Mersin'de kurulacak" ifadesini kullandı. 'Lojistik Merkez Projesi' ile ilgili olarak Mütevelli Heyet'in oluşturulduğunu ve merkezin yerinin de 1/100.000'lik Mersin-Karaman Çevre Düzeni Planı'na işlendiğini hatırlatan Cihat Lokmanoğlu, kentte 'Lojistik İhtisas Organize Sanayi Bölgesi' kurulması yönünde Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'na sunulan raporun da inceleme alınarak, gerekli çalışmaların başlatıldığını dile getirdi. Söz konusu projenin başta Mersin Limanı olmak üzere Mersin'i lojistik ve denizcilikte adeta bir 'cazibe merkezi' haline getireceğini kaydeden Lokmanoğlu, tüm bu gelişmelerin de Mersin'in denizcilik sektörünün geleceğinin parlak ve yolunun açık olduğunu ortaya koyduğunu söyledi. Kentte denizciliğin lokomotifinin Mersin Limanı olduğunu vurgulayan Lokmanoğlu, 2007 yılında özelleşmesi tamamlanan Mersin Limanı, ulusal ve uluslararası ticaretin önemli bir noktasında olmanın avantajını kullanma noktasında olduğunun altını çizdi. MDTO olarak 2009 yılında inşaatı tamamlanarak, milli eğitim sistemimize dahil etmiş oldukları; 'Anadolu Denizcilik Meslek Lisesi'nin Mersin denizciliğine her anlamda önemli bir ivme kazandıracağını belirten Lokmanoğlu, bunun yanında Mersin Üniversitesi Denizcilik Meslek Yüksekokulu'nu da desteklediklerini ve yakın gelecekte okulun fakülteye dönüştürülmesinin hedeflendiğini açıkladı. "DÜNYA DENİZ TRAFİĞİNDE TÜRKİYE ÖNEMLİ BİR TRANSFER MERKEZİ" Cihat Lokmanoğlu, "Başta Avrupa olmak üzere gelişmiş ülkeler ticaretlerini küresel düzeyde yürütüyor. Söz konusu ülkeler, yeni hammadde kaynaklarına sahip olmak için başta Orta Asya, Sibirya ve Kafkasya olmak üzere İran, Irak ve Arap Yarımadası ve Afrika'ya daha kolay ve daha güvenilir bir biçimde ulaşmaya çalışıyor. Bu yönde atılan ve atılmakta olan adımlar, planlamalar, coğrafi konumu nedeniyle her zaman yoğun bir deniz trafiğinin odak noktasında olan Türkiye ve özellikle de Mersin'i önemli bir transfer merkezi olarak ortaya çıkarıyor. Zaman içerisinde denizcilik, Mersin'in yı'5 yıl içinde yapılmasıldız sektörü olacaktır. Bu kapsamda, Mersin'den Mısır hatta Libya'ya Ro-Ro seferleri konusunda çalışmalar yapılırken, bu konuda başlatılan görüşmelerse sürüyor" diye konuştu. Mersin ve çevresinde deniz turizminin geliştirilmesi, gemi inşa ve onarım tesisleri açılması, liman işletmelerinin çeşitlendirilerek modernizasyonu, su ürünleri istihsali, gemi malzemesi ve yan sanayi imalatçılarının bölgeye çekilmesi gerektiğini vurgulayan Lokmanoğlu, tüm bunların yanında denizcilik eğitim kurumlarının açılması ve denizciliğin sevdirilmesinin gerektiğini belirtti. "MARMARA'DA YOĞUNLAŞAN DENİZCİLİK BÖLGEYE YÖNLENDİRİLMELİ" Marmara Bölgesi'nde yoğunlaşan denizciliğin, Mersin ve bölgesine yönlendirilmesi gerektiğini ifade eden Lokmanoğlu, bu yönde ortaya konulacak çalışmalar bağlı olarak bölgedeki marinaların süratle modern yapılarıyla işletmeye açılmasının, Türkiye'de ve Doğu Akdeniz'de denizciliğe ivme ve yeni heyecan kazandıracağını söyledi. Büyük konteyner ana gemilerini Mersin'e getirerek aktarma yükü kapasitesi oluşturulmasının; İran, Irak, BDT ve diğer Asya-Avrupa yüklerinin Mersin Limanı kullanılarak yapılması için yeni proje ve pazarlama çalışması yapılmasını isteyen Lokmanoğlu, bu kapsamda gümrük ve denizcilik idarelerince yabancı bayraklı gemilerle limanlar arasında boş ve dolu transit konteyner taşınmasına imkan verecek mevzuat çalışması yapılmasını istedi.Yakın yol deniz taşımacılığı, Marco Polo, Deniz Otoyolları (MOS) gibi Avrupa Birliği ulaştırma projelerinde Mersin'in yer almasını sağlayacak çalışmalara yoğunlaşması gerektiğini dile getiren Lokmanoğlu, Mersin Limanı'na ve liman kullanıcılarına yeni kapasiteler oluşturulması zorunluluğu olduğuna dikkat çekti. Lokmanoğlu, "Zira 5 yıl içinde uluslararası lojistik üs olması hedeflenen Mersin'in, en önemli kaynağı Mersin Limanı olacaktır. Mersin, bir deniz kentidir ve denizci bir kent olmak zorundadır.Amacımız; Mersin'i denizciliğin her sektörü ile tanıştırarak limanımızı ana liman, kentimizi ise ana lojistik üssü yapmak" dedi.