Hamdi Akın ile yaptığımız görüşme, İDO’nun denizyolu hizmetini karada kendi otobüsleri ile tamamlama planları yaptığının sinyallerini verdi. Akın’a İzmir gibi illere hat açıp açmayacağını sorduğumuzda, “Bizim amacımız insanları karşı yakaya rahat geçirip oradan İzmir’e indirmek” cevabını verdi. Akın’a “Bu sözleriniz, otobüsleri olan Brian Souter’le bu alana yatırım yapacağınız anlamına mı geliyor” diye sorduğumuzda ise “Fazla kurcalama, neden olmasın... Çok güzel hareketler yapacağız” dedi.
İstanbul Deniz Otobüsleri (İDO) ihalesini 861 milyon dolarlık teklifiyle kazanan Tepe-Akfen-Souter-Sera Ortak Girişim Grubu, 1-1.5 ay içinde İDO’yu devralarak yatırım ve büyüme planlarını hayata geçirmeyi planlıyor. “İDO’yu asla tekelci zihniyetle yönetmeyeceğiz. Deniz ulaşımının daha fazla kullanılmasını sağlamayı ve daha çok yolcu taşımayı istiyoruz” diyen Akfen’in patronu Hamdi Akın ile yaptığımız görüşme, ortak girişim grubunun İDO’nun denizyolu hizmetini karada kendi otobüsleri ile tamamlama planları yaptığını gösteriyor.
İDO ile ilgili plan ve hedeflerini konuştuğumuz Akın’a tatil beldeleri, İzmir gibi illere yeni hatlar açıp açmayacağını sorduğumuzda, Akın, “Bizim amacımız insanları karşı yakaya rahat geçirip oradan İzmir’e indirmek” cevabını verdi. Akın’a hemen akabinde “Bu sözleriniz İngiltere’de çift katlı, kırmızı Double Docker otobüslerinin sahibi Brian Souter’le birlikte otobüs yatırımı yapacağınız anlamına mı geliyor” diye sorduğumda ise, “Fazla kurcalama, herşey olabilir, neden olmasın... Şu anda sadece şirketi bir an önce devralmak istiyoruz. Sonra büyüme planlarımız gelecek. Çok güzel hareketler yapacağız. Zamanı gelince ne gerekiyorsa hayata geçireceğiz” cevabı geldi.
Büyüme potansiyeli yüksek
Peki Akın, başka neler anlattı? İDO’nun büyüme potansiyelinin çok yüksek olduğunu belirten Akın, “Artık kara bitti, deniz başlayacak. Giderek artan bir trafik ve insan sayısı var. Bandırma, Tekirdağ, Çanakkale gibi yerlerde insanların ulaşımlarını kolaylaştırmak gerekiyor.
İstanbul zaten tıkandı. Dolayısıyla insanların deniz ulaşımına yönelmeleri sürpriz olmayacak. Önemli olan bu ulaşımı sağlayacak limanları yapmanız. Biz de bunun için çalışacağız” dedi.
Şirketi devraldıktan sonra İstanbul Büyükşehir Belediyesi şirketlerinden Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME) ile oturup yeni hat konusunu konuşacaklarını sözlerine ekleyen Hamdi Akın, “Ciddi bir araştırma ve inceleme yapmamız gerekecek. Kullanılmayan ve zarar eden hatlar varsa onları yenileriyle değiştireceğiz” değerlendirmesini yaptı.
‘Zam bizim elimizde değil, fiyatları belediye belirler’
HAMDİ Akın, İDO’yu mevcut standartlarının üzerine çıkarmayı istediklerini vurguladı. Fark yaratmaları gerektiğini anlatan Akın, sözlerini şöyle sürdürdü: “Nasıl Atatürk Havalimanı özelleştiğinde insanlar ‘Daha iyi oldu’ dediyse İDO’da da aynı sözleri söyleteceğiz. Asla tekelci bir zihniyetle yönetmeyeceğiz. Zaten fiyatları da belediyenin onayı olmadan artırmamız söz konusu değil. Yani zam bizim elimizde değil. Fiyatları belediye belirler.”
900 milyon doların üzerine asla çıkmazdık
HAMDİ Akın, ihale fiyatıyla ilgili sorularımıza da yanıt verdi. Her şirketin hesabını yaparak ihaleye katıldığını ve sınırlarını aşan noktada da çekildiğini anlatan Akın, ortaklarıyla asla 900 milyon doların üzerine çıkmayı düşünmediklerini söyledi. Akın, “Bizim de bir hesabımız vardı. Bırakın milyar doları 900 milyon doları asla geçmeyi düşünmedik. Zaten birkaç on milyon dolar daha artsaydı biz de çekilecektik” dedi.
2010’da 347 milyon lira gelir elde etti
Hızlı feribot, deniz otobüsü ve arabalı vapur operasyonları olan İstanbul Deniz Otobüsleri (İDO), 2010 yılında 50 milyon yolcu ile 7 milyon araç taşıdı. Şirket, aynı dönemde 347 milyon lira gelir elde etti. Filosunda 10 hızlı feribot, 25 deniz otobüsü olan İDO, 35 iskelesi ve 14 ana hatla faaliyetlerini sürdürüyor.
DENİZ OTOBÜSLERİNDE MAÇ İZLETTİRECEK
Hamdi Akın, deniz otobüslerinde tek kanallı televizyon yayınının çok tepki aldığını ilettiğimizde, “Bizde öyle olmayacak. Bir sürü kanal olacak, hatta lig maçlarını bile izlettireceğiz” dedi.
İDO’NUN yeni ortaklarından Brian Souter, çok tutucu bir Hristiyan olarak tanınıyor. Televizyon, alkol, sigara ve kumara karşı... Hamdi Akın’ın verdiği bilgiye göre, otobüs şöförlüğünden gelip dev bir grup yaratan Souter’in 14 bine yakın otobüsü var.
