Deniz kıyısındaki çöpler hayallerini yıktı Okul koridorlarında koşuştururken gözüne ilişen ‘Deniz tutkusu’ yarışmasına katılan Ayşenur Kılıçer, hayatında hiç görmediği denize birinci geldiği deneme yazısıyla kavuştu. İç Anadolu’nun minik şehirlerinden biri olan Çankırı’da yaşayan Kılıçer, hayatında hiç deniz görmemişti. Televizyondan izlediği kadarıyla denizi bilen lise öğrencisi, düşlerinde hep martıları, denizin sesini, balıkları ve yosun kokusunu hayal etmiş. Okulun ilan panosuna Denizcilik Müsteşarlığı tarafından asılan liseler arası şiir, deneme ve resim yarışması Kılıçer’in bir anda hayallerini gerçeğe çevirdi. Ancak Aşenur İstanbul’da ilk gördüğü manzara karşısında hayalleri yıkılmış. 16 Yaşındaki Lise öğrencisi Ayşenur gördüğü çöplere rağmen denizi ve İstanbul’u sevmiş. İlk başta yarışmaya katılmak için değil; ama sadece kendisini etkileyen, ‘Ve şimdi denize dönme, bu tutkuyu kelimelere, renklere dökme zamanıdır’ cümlesi için içindeki bütün deniz sevgisini satırlara dökmeye karar vermiş. Eve gider gitmez ilk iş olarak eline kağıt kalem alan Kılıçer, ‘Merhaba, ben deniz, ben bazen mavi, bazen turuncu, bazen hayat, bazen sonsuzluk...’ cümlelerini sıralamaya başlamış. Kendini denizin yerine koyan lise öğrencisi satırlarında şu sözlere yer veriyor: “Sabahın ilk ışıklarını ben görürüm. Güneş yüzümü yıkar sularımla. Gün batımı ile akşam arasındaki renklerime ressam bakakalır. Aşık olur, belki kahreder paletine, tuvaline, fırçasına.” Denemesinde denize aşık olan bir ressamın deniz üzerinde gözleriyle nasıl resim yaptığını anlatan Kılıçer, şiir dili kullanmış. Kılıçer denemesini tamamlayarak edebiyat öğretmeni Mehmet Soycan’a okutmuş. Nevzat Ayaz Anadolu Öğretmen Lisesi öğrencisi Kılıçer, “Yarışmaya katılmak gibi bir amacım yoktu. Ama denizi hiç görmediğim halde çok seviyordum. Deniz tutkusu yarışmasını okuduğum akşam yazı yazdım. Bunu edebiyat öğretmenime gösterdim. Çok beğendi. Ve benim yarışmaya katılmamı istedi. Birkaç düzeltme yaptıktan sonra yazımı gönderdik. Birinci geldiğimi öğrenince çok sevindim.” diye konuşuyor. Denizcilik Müsteşarlığı ödül törenini İstanbul Deniz Ticaret Odası’nda gerçekleştireceğini duyunca daha çok heyecanlanan Kılıçer, her gün denizi göreceği günün hayalini kurmuş. Yarışma günü gelip çattığında ise lise öğrencisi mutluluktan gözyaşlarını tutamamış. Denizi gördüğünde biraz olsun hayal kırıklığına uğradığını söyleyen Kılıçer, “Denizi ilk gördüğümde hayran kaldım. Ama deniz kıyısında gördüğüm çöpler, hayallerimdeki deniz olgusunu bir anda yıktı. Benim düşlediğim deniz daha temiz ve güzeldi. Denizi başka bir yerde görseydim, daha farklı olabilirdi. Mesela Karadeniz’in hırçın dalgalarını görseydim düşüncelerim daha farklı olabilirdi. Ben denizi hep vuslat olarak gördüm. Yine de denizi gördüğüm için çok mutluyum. İçim içime sığmıyor.” şeklinde konuşuyor. Liselerde yıl içinde düzenlenen anneler ve öğretmenler günü, polis haftası ve bayramlar ile ilgili tüm yarışmalara katılan Kılıçer buralardada sürekli birincilik kazanmış. Edebiyata olan merakının iyi bir kitap okuma alışkanlığından geldiğini söyleyen Ayşenur hedefinin edebiyat öğretmenliği olduğunu vurguladı. Deneme yazmaya devam diyen Ayşenur ileride öğrencilerine şiiri ve edebiyatı sevdirmek istediğini sözlerine ekledi. Ayşenur sözlerini şöyle tamamladı: “Ben hep maviydim. Özgürlüğün rengi değişmedi. Gökyüzünde de olsam sonsuzluk hep aynı beyazlıktaydı, bulutlardan daha beyaz. sanki pamuğun rengine bürünmüştü. (ZAMAN Gazetesi)