Geçen hafta İstanbul’da düzenlenen 5. Uluslararası Bunker Konfransı’nda, denizcilik piyasaları ile ilgili gerçekleştirilen sunumlarda denizcilerin piyasalar ile iyimserliğini kaybettiği görüldü. Gemi Yakıt İkmalcileri Derneği’nin ev sahipliğinde onlarca yerli ve yabancı gemi yakıt tedarikçileri İstanbul’da bir araya geldi. Gemi yakıtı, gemilerin en büyük maliyet girdisini oluşturuyor. Özellikle navlunların diplerde olduğu şu günlerde gemi yakıt ikmalcileri, en az bankalar kadar önem taşıyor. Armatörlerin ödeme sıkıntısı zaman zaman firmaları mahkemelik yapsa da bunkeciler armatörlerin gemilerini yüzdürebilmesi için finansörleri olarak da kabul ediliyor. Bu nedenle navlun piyasalarının geleceği, armatörler kadar bunkercileri de çok yakından ilgilendiriyor. Fakat konferansta dile getirilen beklentiler herkesi üzecek türdendi. Konteyner piyasalarının canlandığı şu günlerde dökme kuru yük ve tanker marketinde iyileşmenin 2013 sonrasında olacağı ifade edildi. Byük tonajlı dökme kuru yük piyasaları ile ilgili bir sunum gerçekleştiren Clarksons Araştırma Servisi’nden Dr. Henriette van Niekerk, Baltık Kuru yük Endeksi’nin (BDI) iki yıl içinde 2500 seviyesini kırmakta zorlanacağını ifade etti. En büyük tehdidin gemi arzından kaynaklanacağını söyleyen Niekerk, handy tonajının daha büyük tonajlı gemilere nazaran daha avantajlı olacağını kaydetti. Tanker marketi ile ilgili düşüncelerini ve beklentilerini paylaşan Beşiktaş Denizcilik CEO’su Yavuz Kalkavan da, ekonomik kriz sonrası tanker gemi ve navlunlarının % 50’nin üstünde değer kaybettiğini ve değerlerin hala diplerde seyrettiğini dile getirdi. Dökme kuru yük marketinde olduğu gibi tanker filosunda da arz fazlası olduğunu ifade eden Kalkavan, tanker navlunlarının 2012 sonrası yükselişe geçmesini beklediğini ve yüksek piyasaların 2015 ve 2017 yılına kadar devam edeceğine inandığını belitti.