Ulaştırma, denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, “Bu ülkenin geçmişine nasıl ki PTT paydaş olmuş, omuz vermiş, el vermiş, haber götürmüşse, doğru işlem yapılmasını sağlamışsa bundan sonrada ülkemizin geleceğinde, kaderinde gerçekten önemli bir yeri var” dedi.<br /> Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, Posta ve Telgraf Teşkilatı (PTT) 176’ıncı kuruluş yıl dönümünü etkinliğine katıldı. Ankara Cermodern Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilen etkinliğe, Arslan’ın yanı sıra, AK Parti Sivas Milletvekili Habip Soluk, PTT Genel Müdürü Kenan Bozgeyik ve çok sayıda davetli katıldı. Yaptığı konuşmada PTT’nin 176 yıllık tarihinde pek çok şeyi ispatladığını söyleyen Arslan, “PTT bir tarih olduğunu ve bir tarih yazdığını zaten ülkemiz insanına ispatlamış durumda. Bununla ilgili söyleyebilecek çok şey yok. 176 yıllık bir süreçte bu coğrafyada çok şeyler görmüş çok şeyler yaşamış ve bu ülkenin cumhuriyetin kuruluşu da dahil olmak üzere kaderinde, tarihinde özellikle ülkenin geleceği şekillenirken, yazılırken hep en ön safta yer almış. Yürüyerek haberi ulaştırmış, bisikletle haberi ulaştırmış belki trenle haberi ulaştırmış daha da geriye giderseniz güvercinlerin kanatlarıyla belki ulaştırmış” şeklinde konuştu.<br /> PTT’nin her geçen gün daha fazla yenileneceğini vurgulayan Arslan, “PTT mensupları gönüllerine yazmışlar, iş yapma şekillerine yazmışlar, iş yapma ahlaklarına yazmışlar ve ‘PTT Yenileniyor’ ifadesi orada kalmamış gerçekten PTT yenileniyor. Hep yenileniyor ‘yeter artık yenilenecek kadar yenilendik’ demiyorlar her gün üzerine yeni bir şeyler koyuyorlar.<br /> Bu ülkenin geçmişinde nasıl ki PTT paydaş olmuş, omuz vermiş, el vermişse haberi götürmüş, doğru işlem yapılmasını sağlamışsa bundan sonrada ülkemizin geleceğinde, kaderinde gerçekten önemli bir yeri var. Onun için PTT yenilenmeli hiç durdurmamalı, hep üstüne koymalı onun için yenilenme kelimesi çok önemli. Ve bir gerçek daha 176 yıllık bir geleneği olan, kurumsallaşmış kurum kültürü olan PTT gibi kurumlarda kurum kültürü önemlidir. Ancak bu kültürü değiştirmek geleceğe ayak uydurmasını sağlamak gerçekten zordur. Onun için ben PTT’yi o gün bu ufku PTT’nin önüne koyan o günkü Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a çok teşekkür ediyorum. O günkü bakanımız bu günkü Başkanımız Binali Yıldırım’a zati hallerine gerçekten çok teşekkür ediyorum. PTT’nin ufkunu sınırlı tutmadı. Nasıl ki bu ülkenin ufkunun geniş olması gerektiğini, vizyonunun ona göre çizilmesi gerektiğini, hedeflerinin büyük olduğunun gerektiğini ortaya koyduysa o gün PTT içinde hedeflerinin büyük olduğunu ortaya koydular” ifadelerini kullandı.<br /> “15 Temmuz hain darbe girişimini yaşadıktan sonara dünyanın bakışı bir anda değişti”<br /> FETÖ mensuplarının 15 Temmuz’da gerçekleştirdiği darbe girişimin ardından Dünya Posta Kongresi’nin de Türkiye’den alınmak istediğini açıklayan Arslan, sözlerini şöyle sürdürdü:<br /> “Dünya Posta Kongresini az önce sunuda izledik, çok önemliydi. Dört yıl önce Sayın Başbakanımız bakanlığı döneminde Katar’da karar verildi ancak özellikle 15 Temmuz hain darbe girişimini yaşadıktan sonara dünyanın bakışı bir anda değişti. Şöyle bakmadılar; ‘79 milyon liderinin izinde tankın karşısında durmak pahasına, kurşuna göğsünü siper etmek pahasına milli iradesine sahip çıkmıştır. Millet olma şuuruyla meydanlara çıkmıştır. Sadece bu coğrafyaya değil dünyaya demokrasi dersi vermiştir. Dünyaya demokrasi dersi veren Türkiye ve Türk insanına bizim dünden daha sıcak yaklaşmamız Dünya Posta Kongresi’nin Türkiye’de yapılamasın dünden daha çok istememiz lazım’ demeleri gerekirken, tam tersine bunu bahane ederek ‘Dünya Posta Kongresi’ni Türkiye’nin elinden nasıl alırız’ diye canhıraş çalıştılar. Ama Allaha şükür ki dünyadaki yerimiz artık eskisi gibi değil dünyada sözümüz geçiyor. Sözümüzün geçerliliği çerçevesinde cumhurbaşkanımızın, başbakanımızın ve hükümetimizin gayretiyle hep beraber biz bu kongreyi burada yapacağız dedik ve yaptık.”<br /> Konuşmaların tamamlanmasın ardından Arslan, Lisans Yerleştirme Sınavı’nda dereceye giren öğrencilere hediye verdi.