Tedarikçiler ve üreticiler küresel çelik sektörünü değerlendirdi SteelOrbis 2017 Güz Konferansı & 77. IREPAS Toplantısı, 52 çelik üreticisinden 130 temsilci, 43 hammadde tedarikçisinden ise 76 temsilci dahil olmak üzere çelik sektörü tedarik zincirinin farklı noktalarından yaklaşık 450 katılımcıyla 24-26 Eylül tarihleri arasında Atina’da gerçekleşti. Toplantının açılış konuşmasını yapan IREPAS başkanı ve İÇDAŞ ihracat müdürü Murat Cebecioğlu, küresel talebin iyileşmesi ve Çin’den gelen baskının azalması sayesinde küresel uzun çelik piyasasının 2017 yılında daha iyi olduğunu söyledi. Cebecioğlu, son çeyreğin her zaman zorlayıcı olduğunu ancak Çin’in bir sürpriz yapmaması durumunda önümüzdeki çeyreğe ilişkin görünümün de iyi olduğunu söyledi. Cebecioğlu’na göre, güçlü arz-talep dengesi ve düşük stoklar sayesinde güçlü fiyat seviyelerinin Noel’e kadar korunması bekleniyor. İlk oturumda konuşan Piraeus Bank ekonomik araştırma ve yatırım stratejisi başkanı Vassilis Patikis, ABD için temel göstergelerin 2018 yılında %2,5 civarında güçlü bir büyüme kaydedilmesine işaret ettiğini söyledi, muhtemelen öncelikle Trump’ın vaatlerinden ve sonrasında da ABD dolarının zayıflamasından etkilenmeye devam eden bu göstergelerin büyüme oranını olduğundan fazla gösterebileceğini ifade etti. Piraeus Bank yetkilisine göre, ihracattan çok iç talebe dayanan avro bölgesi ekonomisi, 2018 yılı için %2 civarında güçlü büyüme gösterme yolunda ilerliyor. Bölgenin bir önceki yılın siyasi risklerinden kurtulması, yatırımları ve tüketici güvenini destekleyen olumlu bir faktör olmayı sürdürüyor. Uzun çelik piyasalarına ilişkin verileri ve beklentileri paylaşan Celsa’nın uluslararası satış direktörü Jose Angel Rey, küresel gayrisafi milli hasıla büyüme oranının %3’ü geçmesi halinde çelik talebinin sağlıklı bir şekilde artacağını ve bu durumun ise önümüzdeki yıllarda gerçekleşmesini beklediğini bildirdi. Bununla birlikte, Rey, 2017 ve 2021 yılları arasında küresel inşaat sektörünün yıllık ortalama %2,8 büyüyeceğini belirtti. Metal Partners International genel müdürü Frank Bergren, 232. Madde soruşturmasının özellikle iç piyasada fiyat artışına sebep olarak şok etkisi yarattığını ve soruşturma konusunda hala bir netlik olmadığını ifade etti. Bergren’e göre, bu senenin tamamında ABD’nin inşaat demiri tüketiminin %2,6, 2018 yılında ise %2,8 artması bekleniyor ve bu da ABD için ufukta oldukça olumlu bir görünüm olduğunu gösteriyor. Bergren, ayrıca CMC, SID ve Nucor gibi ABD’li çelik üreticilerinin kapasitelerini artırmak için yapacakları sermaye yatırımlarını açıklamalarının da önemli olduğunu bildirdi. Toplantıda Çin çelik sektörüne ilişkin sunum yapan Çin Demir Çelik Birliği (CISA) Genel Sekreter Yardımcısı Li Xinchuang, Çin’deki güçlü çelik talebi, yerel fiyatların önemli oranda artması ve otomobil ve yüksek kaliteli ekipman imalatının hızlı bir şekilde gelişmesi göz önüne alındığında, Çin çelik ithalatının 2017’de hafifçe artacağının tahmin edildiğini belirtti. Çin’in ihracat tahminleri ile ilgili olarak Li, yılın ikinci yarısındaki üretim kesintilerinin iç piyasa çelik arzında yetersiz kalınmasına neden olduğunu, bu durumda bu yılın tamamında Çin’in çelik ihracatının düşeceğini, toplam ihracattaki yüksek kaliteli ürün yüzdesinin ise artacağını belirtti. 2018 yılında ise Çin’in çelik ithalatının 13 milyon mt civarında, çelik ihracatının 80 milyon mt civarında olması bekleniyor. Konferansın son gününde katılımcılar arasındaki hammadde tedarikçileri, çelik üreticileri ve tüccarlar komiteler oluşturarak çelik piyasasını değerlendirdi ve bu değerlendirmelerin sonuçlarını açıkladı. HAMMADDE TEDARİKÇİLERİ KOMİTESİ: HURDA TALEBİ BU YIL GÜÇLÜ ARTIŞ GÖSTERDİ Hammadde tedarikçileri komitesi başkanı Stena’dan Jens Björkman, 2017 yılı boyunca küresel çelik üretiminin güç kazanmaya devam ederek hurda talebinin artırdığını belirtti. Björkman’a göre, yerel talebin artmasıyla birlikte Çin’in çelik ihracatı azaldı ve bu durum bu yılın büyük kısmında çelik piyasasındaki fiyat artışlarını destekledi. Björkman, piyasada gerçekleşen en önemli değişikliğin bu zamana kadar net hurda ithalatçısı olan Çin’in, %40 ihracat vergisine rağmen hurda ihraç etmeye başlaması ve ülkedeki yapısal reformların bir parçası olarak indüksiyon ocaklarının üretimi durdurmasıyla birlikte net ihracatçı konumuna gelmesi olduğunu ifade etti. Mevcut durumun hurda piyasası açısından yılın kalanı için oldukça cesaret verici olduğunu söyleyen hammadde tedarikçileri komitesi başkanı Björkman, büyük hurda tüketicilerinden olan Türkiye ele alındığında, ülkenin çelik üretimini son zamanlarda aylık 3 milyon mt’un üzerine çıkardığını belirtti. Bununla birlikte Björkman, Çin’in çelik ihracatının azalmasıyla birlikte AB’li üreticilerin son dokuz ayda iyi performans gösterdiklerini ifade etti. AB’deki hurda fiyatlandırması ile ilgili yorum yapan Björkman, son zamanlarda hurda arzının yeniden artmasının kısa vadede fiyatlandırmaya baskı uyguladığını, AB’de, özellikle Almanya’da, yerel kesme hurda fiyatlarının rekor seviyelere ulaştığını söyleyerek, piyasada birinci kalite hurda fiyatlarının da yükselmesinin beklendiğini dile getirdi. ÇELİK ÜRETİCİLERİ KOMİTESİ: ARTAN TALEP SAYESİNDE PİYASA DAHA İYİ DURUMDA IREPAS başkanı, İÇDAŞ ihracat müdürü ve aynı zamanda çelik üreticileri komitesi başkanı Murat Cebecioğlu, bu yıl küresel piyasanın, artan talep ve Çin’den kaynaklanan baskının azalması sayesinde 2016 yılına kıyasla daha iyi konumda olduğunu belirtti. Cebecioğlu’na göre, piyasa görünümü genel olarak olumlu ve arz-talep dengesi çelik sektörünü daha iyi iş yapması konusunda destekliyor. Cebecioğlu, Çin’in ihracat piyasasındaki yokluğunun, Türk üreticilerin Uzak Doğu’ya ürün sevkiyatı yapmasını sağladığını belirterek, Körfez İşbirliği Konseyi bölgesinde ise Suudi Arabistan’ın ihracat yasağını kaldırmasıyla birlikte, piyasaya yeni bir oyuncunun daha katıldığını ifade etti. Cebecioğlu’na göre, üreticiler çelik fiyatlarının belki biraz daha gevşeyebileceğini ancak çok fazla düşmeyeceğini düşünüyor. Hurda fiyatlarının düşmesine rağmen, bu durumun artan elektrot maliyetleriyle dengeleneceğini söyleyen Cebecioğlu, bu sebeple üreticilerin maliyet yapısında değişiklik olmayacağını belirtti. Elektrot kıtlığının kısa vadeli bir problem olmadığına inanan Cebecioğlu, elektrot sıkıntısının 2018 yılında da devam etmesinin beklendiğini bu durumda çelik üretiminin de etkilenebileceğini düşündüğünü söyledi. Çelik üreticileri komitesi başkanı 232. Madde soruşturması konusunda ise, sonuçların planlanan vergi reformu sonrasına ertelendiğini ancak hala bir zaman sınırı olduğunu söyleyerek, raporun ocak ayı ortasına kadar ABD başkanı Trump’a sunulmak zorunda olduğuna ve Trump’ın da raporu 90 gün içinde onaylaması gerektiğine dikkat çekti. TÜCCARLAR 232. MADDE SORUŞTURMASI KONUSUNDA ENDİŞELİ Tüccarlar komitesi başkanı, Liberty House Group’tan Michael Setterdahl, tüccarların ABD’de devam eden 232. Madde soruşturması konusunda endişeli olduğunu belirtti. ABD’de Türkiye’den ithal inşaat demirine uygulanan antidamping vergisi ile ilgili olarak Setterdahl, birçok tüccarın, iki ayda 50.000 mt inşaat demiri sevkiyatı yapabilen iki ülkeden biri olan Türkiye’nin yerini kimsenin dolduramayacağını düşündüğünü bildirdi. AB piyasasındaki 1 milyon mt inşaat demiri fazlasının Cezayir’in 2 milyon mt’dan 1 milyon mt’a düşen inşaat demiri ithalatı ihtiyacını karşıladığına dikkat çeken tüccarlar komitesi başkanı, Çin’in yerel piyasasında artan taleple ilgili olarak ise bu durumun Türk tedarikçilere Güneydoğu Asya’ya sevkiyat yapma fırsatını verdiğini söyledi. Setterdahl, son olarak, piyasanın, yüzdelerden ziyade, Çin’in ithalatında veya ihracatında görülen düşüşle ilgili kesin rakamlara dikkat etmesi gerektiğine dikkat çekti. Tüccarlar aynı zamanda Çin’in kütük piyasasına yeniden girmesi konusunda da endişeli olduğunu bildiren Setterdahl, asıl sorunun Çin’in kütük piyasasına yeniden girip girmeyeceği değil ne zaman gireceği olduğunu ifade etti.