"Millileşme hikayemizin en önemli kilometre taşları sismik ve araştırma gemilerimiz oldu" Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Petrol Endüstrisinde Milli Teknolojiler Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, “Kimse Türkiye’ye kendi ajandasını dikte edemez. Kimse Türkiye’nin bu bölgede istemediği bir şeyi olduramaz” dedi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Petrol Endüstrisinde Milli Teknolojiler Toplantısı'na katıldı. Bakan Fatih Dönmez, Pendik'te bir otelde düzenlenen toplantıda konuşma gerçekleştirdi. Bakan Dönmez konuşmasında, “Türkiye Petrolleri 65 yıldır yurt içi ve yurt dışında gösterdiği yoğun çalışma temposu ve ekonomimize yaptığı katkılarla kurumlarımız arasında müstesna bir yere sahip. Bu süre zarfında aramadan üretime, rafinajdan dağıtıma kadar Türkiye’de milli petrolün kurucusu ve öncüsü oldu. Türkiye Petrolleri sadece yurt içinde değil aynı zamanda yurt dışında da bayrağımızı gururla dalgalandırıyor. Aynı zamanda Türkiye-Azerbaycan ilişkilerinin gelişmesindeki kilit oyuncularından birisi. Petrol, dünya tarihini baştan sona değiştirip coğrafyaların geleceğini yeniden yazdı. Petrol kimileri için tahakküm ve sömürü aracı, kan ve gözyaşının sembolüdür. Kimileri için bir damla kandan bile daha değerlidir. Bizim dünya görüşümüz içinse refah ve ilerlemeyle ikiz kardeştir. Bir araya gelme, ortaklık ve barışın sağlayıcısıdır” dedi. Petrolün dünya tarihini baştan sona değiştirip coğrafyaların geleceğini yeniden yazdırdığını kaydeden Bakan Dönmez, “Petrol kimileri için tahakküm ve sömürü aracı, kan ve gözyaşının sembolüdür. Kimileri için bir damla kandan bile daha değerlidir. Bizim dünya görüşümüz içinse refah ve ilerlemeyle ikiz kardeştir. Bir araya gelme, ortaklık ve barışın sağlayıcısıdır. Biz petrolün karasını barışın en sıcak renkleriyle buluşturmaya kararlıyız. Bu uğurda her zaman iş birliğine açık olduğumuzu defalarca ilettik. Ancak bir hususun altını da kalın bir şekilde çizdik. Dedik ki kimse Türkiye’ye kendi ajandasını dikte edemez. Kimse Türkiye’nin bu bölgede istemediği bir şeyi olduramaz. Kimse Türkiye’nin hakkını, hukukunu gasp etmeye, Türkiye’yi yok saymaya kalkamaz. Yaparlarsa ne olur? İşte Libya örneği. Libya ile anlaşma yaptık ve ne oldu? Demokrasinin beşiği sayılan ülkeler darbeci Hafter’in önünde el pençe divan durdular. Demokrasilerinin yaldızını az biraz kazıyınca kimyaları bozuldu. Takke düştü kel göründü. Onların umurunda olan Libya halkının geleceği ya da Libya’nın, bölgenin refahı, huzuru değil. Varsa yoksa tek istekleri Libya’nın iç işlerine müdahil olarak bölgede Türkiye’yi izole etmek. Sayın Cumhurbaşkanımızın tabiriyle Türkiye'yi adeta denize ayak basamayacak hale getirmek. Hesapları tutmadı. Tutmayacak da hiçbir zaman. Doğu Akdeniz de, Kıbrıs’ın davası da bizim davamızdır. Bu davaya ilelebet sahip çıkmaya devam edeceğiz” diye konuştu. Bakan Dönmez konuşmasının devamında, “Millileşme hikâyemizin en önemli kilometre taşları da sadece ülkemizin değil tüm dünyanın nazar-ı dikkatini celbeden Barbaros Hayreddin Paşa ve Oruç Reis sismik arama gemilerimiz ile Fatih ve Yavuz Sondaj gemilerimiz oldu. Gemilerimiz, ülkemizin ve KKTC’nin haklarını korumak ve yer altı kaynaklarımızı milletimize sunmak için yelkenlerini asla kapatmıyor, kapatmayacak. Açık denizlerdeki teknik kapasitemizi daha da geliştirmeye devam edeceğiz. Uluslararası hukuk içerisinde gerçekleştirdiğimiz tüm sismik arama ve sondaj çalışmalarıyla bütün oyunları bozduk. Biz yolumuza devam edeceğiz ve varsa, mutlaka bulacağız. Türkiye Doğu Akdeniz’deki haklı davasından asla geri dönmeyecektir. Çünkü tarihi misyonumuz ve enerji stratejimizin temeli milliliğe ve yerliliğe dayanıyor. Hiçbir ülkenin kaynağında gözümüz yok ancak kim bizim hakkımız olana el uzatmaya, onu gasp etmeye kalkar cevabını da en ağır şekilde alır. Doğu Akdeniz kimsenin tapulu malı değildir” ifadelerini kullandı. Bakan Fatih Dönmez ile beraberindekiler, toplantının yapıldığı otelde düzenlenen fotoğraf sergisini de gezdiler.