Osmanlı İmparatorluğu döneminden bu yana ahşap tekne yapım geleneğinin sürdürüldüğü Bartın'ın Kurucaşile ilçesinde milyonlarca lira değerinde lüks yat ve tekneler, sanayi sitesi olmadığı için çadırlarda yapılıyor.<br /> <br />İyon, Lidya, Pers, Amastrist, Pontus, Roma ve Doğu Roma dönemlerinin ardından 1460 yılında Osmanlı egemenliğine girmesiyle imparatorluk donanmasının ihtiyacının karşılandığı Kurucaşile'de, gemi yapımı babadan oğula miras kalarak devam ediyor.<br /> <br />Özellikle ilçede Tekkeönü ve Kapısuyu köylerinde kurulu 40'a yakın atölyenin yanlarına kurulan çadırlarda, piyasaya göre ucuz ve kaliteli yapılan çeşitli tür ve uzunluklardaki yatlar, yurt içi ve dışına pazarlanıyor.<br /> <br />Kurucaşile Ahşap Tekne Yat İmalatı Küçük Sanayi Sitesi Yapı Kooperatifi Başkan Yardımcısı Hasan Büyükböcek, ilçelerinde tekne ve yat yapımının ev altlarında, naylon kaplı barakalarda ve çadırlarda sürdürülmeye çalışıldığını, ancak kış aylarında yaşan kar yağışı ve fırtınalarda büyük sıkıntı çektiklerini söyledi.<br /> <br />Fırtınada uçmaması, karda göçmemesi için kış aylarında çadırlarda nöbet tuttuklarını anlatan Büyükböcek, ''Yerimiz olmadığı ve ilkel şartlarda bu işi sürdürdüğümüz için bize çırak da verilmiyor. Düzgün bir yerimiz olsa hem çırak olur hem de daha güzel ve sağlıklı alanda bu işi yapmış oluruz. Ama bu şartlarda bırakın çırağı kendi çocuklarımız bile bu işte gelecek görmüyor. 'Çadırda nereye kadar bu iş sürer' diye düşünüyor'' dedi.