Denizci Mutluluk Endeksi Raporu, Covid-19'dan Etkilerini Ortaya Koyuyor!

Bugün, Denizciler Misyonu tarafından yayınlanan en son Denizci Mutluluk Endeksi Raporu, küresel Covid-19 salgını sırasında denizcilerin yaşamlarına daha yakından bakmamızı sağlıyor.
 
Denizciler Misyonu, denizcilerin Covid-19’dan nasıl etkilendiklerini ve endüstriden bekledikleri desteğe dair fikirler vermektedir.

Bugün Denizciler Misyonu tarafından yayınlanan en son Denizci Mutluluk Endeksi raporu, küresel Covid-19 salgını sırasında, denizcilerin hayatlarının iç yüzünü gösterdi. Rapor, denizcilerin mutluluğunun daha düşük olduğunu ve denizde hizmet verenler için mevcut güvenlik ve refahın sağlanması konusunda endişeler olduğunu ortaya koydu. Denizciler, acilen, kıyı ve deniz arasında daha iyi bir bağlantıya ve bu eşi benzeri görülmemiş süre boyunca sektörden daha büyük desteğe ihtiyaç duyuyorlar.

Armatörler Kulübü ve Wallem Group ile birlikte yürütülen endeks, denizcilerin küresel denizcilik endüstrisindeki deneyimlerini ölçmek için bir araçtır. Beklendiği gibi, son rapor denizcilerin pandemi sırasında denizdeki yaşam deneyimlerini paylaşmaları için bir platform sağladı ve genel denizci mutluluğu 2019’un ilk çeyreğinden 2020’nin ilk çeyreğine kadar, 6,39'dan 6,30'a düştü. Bu özel Covid-19 raporu, denizcilerin bu zamanlarda ana gündemi olan; iş yükü, kıyı izni ve mürettebatın gemideki etkileşimi üzerine yoğunlaşıyor.

Sınırlı Kıyı İzni Olumsuz Etkileniyor

Kıyı iznine ilişkin yanıtlar, denizcilerin kıyıdaki refah tesislerinden yararlanamadıklarını göstermektedir ve bu da zihinsel refahlarını büyük ölçüde etkilemektedir. Kıyı izni mümkün olduğunda bile, kıyı geçiş maliyeti, ulaşım ve sağlık hizmetlerine erişim korkusu kıyıya çıkma kararını etkileyebilir. Buna ek olarak, gemiler asgari mürettebat seviyelerine indirgeniyor, kıyıdan ayrılmaları daha kalabalık mürettebat gerektirirken, lojistik ile ilgili başka sorunlarla karşılaşılıyor. Birçok denizci, limandayken karaya çıkmak yerine sözleşmelerini tamamlamaya ve eve dönmeye öncelik veriyor, bu da gemilerin uzun zaman geçirmek için uygun yerlerde olmasının önemini vurguluyor.

Duruş sürelerinin tadını çıkarabilme ve rahatlama alanları, rahatlama hükümleri söz konusu olduğunda, özellikle gemide çeşitli milliyetlerden mürettebat olması nedeniyle yükselen sosyal çatışmaların raporları vardır. Teknedeki dostluk ortamı, asıl denizciler stres altında hissettiklerinde ve mevcut gerilimler arttığında, özellikle de daha fazla denizcinin evde aile için endişe duyması ve sevdiklerinden kopuk hissetmesi durumunda sınanır. Bu stres, gemide etkileşimi zorlaştırır ve mürettebat üyeleriyle yaşanan ilişkiler üzerinde daha fazla baskı oluşturur.

Artan iş yükü ve uzatılan sözleşmeler

Buna ek olarak, bu çeyrek sonuçları, COVID-19 hareket kısıtlamaları nedeniyle, birçok denizcinin normal sözleşmelerinden daha uzun süre gemide kalması gerektiğinden, mürettebatın artan iş yükleri yaşadıklarını gösterdi. Gemi ve kıyı arasında bir kopukluk, iş ve beklentilerin yönetilme şekli ve gemileri “hastane standartlarında” hijyenli tutma konusunda ve gemileri virüssüz tutmak için verilen sürekli mücadele hakkında da çok sayıda eleştiri var.
 
 Denizci sağlığı ve refahıyla ilgili artan endişeler

Tüm yanıtlarda, denizcilerin çağrısı açıktı. Artan iş yüklerinin ve uzatılmış sözleşmelerin artan izolasyon ile birleşimi, denizcilerin çoğunluğunu stresli, endişeli ve bitkin hissettirmektedir. Bu da çalışmalarının kalitesini ve güvenlik standartlarını zayıflatıyor. Denizciler, izolasyonla mücadele ve denizcilerin kıyıda alınan kararlar ile korunmuş hissetmelerini sağlamak amacıyla, deniz ve kıyı arasındaki bağlantıyı geliştirmeye temel bir gereklilik olarak internet erişimi de buna dahil olmak üzere daha iyi bağlantıya ihtiyaç duyuyorlar. Denizciler ayrıca, enfeksiyon riski nedeniyle gemilerine binen kıyı personelleriyle ilgili kaygılarını dile getirdiler. Sektör, denizcilerin işyerinde korunmalarını ve kendilerini güvende hissetmelerini sağlamakla yükümlüdür.

Denizciler Mutluluk Endeksi Kurucusu Steven Jones, “Bu rapor, denizcilerin görüşlerini paylaşabilecekleri bir anketin yapılmasının ne kadar önemli olduğunu vurguluyor. Sektör, özellikle bu zorlu zamanlarda denizcilerimize verdiğimiz desteği nasıl geliştirebileceğimiz konusunda gerçek bilgiler edinebilir. Endüstrinin denizcilerin kilit işçiler olarak kabul edilmesini istemesi ve küresel tedarik zincirlerimizi koruyanları desteklememiz çok önemlidir. Denizcilerimizi korumak endüstrimizi korumak için anahtardır. Onlara güvende olmaları için gerekli tüm araçları sağlamak bizim görevimiz ve sorumluluğumuzdur, özellikle de birçoğunun eve dönmesi engelleniyorken.’’

Hala gururlu

Bu rapor, bazı gemilerde gittikçe ağırlaşan iş yüklerini ve sosyal gerilimleri vurgularken, yaptıkları işte gururlanmaları gerektiği de açıktı. Şimdi her zamankinden daha fazla, endüstrinin denizcileri karar mekanizmasının merkezine koyması, gemilerin internet erişimi olan yerlerde dizilmelerini ve limanların mümkün olduğunca denizcilerin merkezlerine erişmesine izin vermelerini sağlamak çok önemlidir.

Misyon, bir kez daha son ankete katkıda bulunan tüm denizcilere teşekkür ediyor.

Editör: TE Bilişim