Nusret ve komutanı unutulmasın

Çanakkale Zaferi’nin baş aktörü Nusret mayın gemisinin komutanı Yüzbaşı İsmail Hakkı Bey’in torunları, dedelerinin kayıp mezarını arıyor. Dedeleriyle ilgili belgeleri toplayan torunlar mezarın bulunmasını istiyor

Osmanlı İmparatorluğu’nu işgal etmek ve İstanbul’u ele geçirmek isteyen İtilaf Devletleri’nin tüm güçleriyle saldırdığı Çanakkale’yi geçilmez kılan mayınları döşeyen Nusret gemisinin komutanı İsmail Hakkı Bey’in torunları, savaşın 101. Yılı için bir belgesel Kitap hazırlıyor.

1915’te, 7 Mart’ı 8 Mart’a bağlayan gece 26 mayını Karanlık Limana bırakan Nusret’i ve komutanı Yüzbaşı Tophaneli Hakkı Bey’in unutulmaması için çabalayan 3. Kuşak torunu Cihat Gündoğdu, “7 Düvelin Kabusu Nusret ve Komutanı İsmail Hakkı” adlı kitabı için resmi belgeleri topladığını vurguladı. Annesi Ayşe hanımın İsmail Hakkı Bey’in kızı olduğunu vurgulayan Mehmet Gündoğdu; Trabzon Akçaabat’ta doğan dedesinin nüfus bilgilerine eriştiklerini vurguladı. Gündoğdu; “Günümüze kadar hep Tophaneli olarak anılmasının nedeni Bahriye Mektebi’nin ardından 20 yıl Tophane Kumbaracı yokuşunda ikamet etmesinden kaynaklanıyor.1876 da Trabzon Akçaabat Yukarı Ahanda köyünde doğduğunu biliyoruz. Babası 1837 doğumlu Kayıkçı İbrahim Efendi. Şimdi mezarını bularak dedemize karşı görevimizi yerine getirmek istiyoruz” dedi.

Sekte-İ Kalp

İsmail Hakkı Bey gibi denizci olan Cihat Gündoğdu ise, dedesinin 29 Ekim 1914’te Nusret’e komutan olarak atandığını belirtti. Gündoğdu, “Sanıldığının aksine mayınları döşediği 8 Mart sabahı ölmedi. Görevini başarıyla yerine getirerek savaşın kaderini değiştirdi. Ama kalıtımsal kalp rahatsızlığı nedeniyle yattığı Kasımpaşa Askeri Hastanesi’nde 14 Eylül 1915’te öldüğünü öğrendik. Yani görevinden 6 ay sonra. Kalp sorunu yaşamasına rağmen görevi başarması ve Nusret’i limana ulaştırması bile kahramanlığını kanıtlıyor. İsmail Hakkı Bey’in mezarının bulunması onun daha iyi anlatılması için çok önemli” diye konuştu.

Kitap için belge toparladıklarını söyleyen Gündoğdu, “Çanakkale, dünyanın en büyük donanmasına karşı kahramanca ülkesini savunanların buluştuğu yer olmuştu. Biz hem Nusret hem de dedemiz İsmail Hakkı Bey hakkında bilinmeyenleri ve yanlış bilinenleri gün yüzüne çıkartmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.

Kaderine terk edildi

40 metre uzunluğunda 7,5 metre genişliğinde ki Nusret, 1913’te Osmanlı Donanması’na katıldı. Kurtuluş Savaşı’ndan sonra 1937’de Yardım adını aldı. Nusret 1 adıyla 1955’te Donanma Komutanlığı’nın Gölcük’te ki üssüne getirildi. 1962’de Kaptan Nusret adıyla hayvan ve yük taşıdı. 1989’da Mersin Limanı’nda yandı ve battı. 10 yıl sualtında bekledikten sonra 1999’da kurtarıldı. Tarsus Belediye Başkanlığı’nın katkısıyla müze haline getirildi.

Gökhan Karakaş
Editör: TE Bilişim