Eğirdir Gölü'nün tabanında meydana gelen otlanmanın göldeki balıkçılığı bitirme noktasına getirdiği belirtildi.Eğirdir Gölü'nün tabanında meydana gelen otlanmanın göldeki balıkçılığı bitirme noktasına getirdiği belirtildi. Aşırı otlanma yüzünden ağ atamayan balıkçıların, çıktıkları seferlerden eli boş döndükleri, bu durum geçimini gölden sağlayan 500 aileyi kaygılandırdığı ifade edildi. Eğirdir Su Ürünleri Araştırma Enstitüsü Müdürü Ramazan Küçükkara, gölde meydana gelen otlanmanın ciddi boyutlara ulaştığını söyledi. Küçükkara, bu yüzden atılan ağların otlardan dolayı yüzeyde kaldığını, zeminde dolaşan balıkların ağa takılmadığını belirtti. Gölde son 5 yıl içinde bütün değerlerin hep geriye gittiğini ifade eden Küçükkara, "Gölde kirlenme arttı, otlanma arttı, balıkçılık geriye gitti. Su seviyesi düştü. Bazı balık türleri tamamen yok oldu. Örneğin 2003 yılından 150 tona yakın Sudak balığı avlanabilirken, şimdilerde ancak 3, 4 ton civarında ancak çıkartılabiliyor. Eskiden gölde yaşayan doğal 11 balık çeşidi varken, şimdilerde 3 tür kaldı, ancak onlarında nesli tehlikede." dedi. Küçükkara, bazı dönemlerde göle atılan bazı balık türlerinin doğal ekolojiyi bozarak zamanla diğer türlerin yok olmasına neden olduğunu aktardı. Küçükkara, otlanmanın uzun süreli dönemde gölde yaşayan canlılar için tehlikeli olabileceğine dikkat çekerek, tedbirlerin artırılması gerektiğini söyledi.Süleyman Demirel Üniversitesi Eğirdir Su Ürünleri Fakültesi Yetiştiricilik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Öznur Diler, ise gölün dış etkenlerden dolayı fiziksel ve kimyasal kalitesinin hızla bozulduğunu bununda canlı türlerinin hızla yok olmasına neden olduğunu söyledi. Diler, gölde üç çeşit balık türü kaldığını, bunların miktar olarak avcılık yapacak seviyede olmadığını kaydetti. Diler, gölün bir bölümünde otlanma olabileceğini ancak temel problemin bu olmadığını ifade ederek, yabancı balık türlerinin kesinlikle göle atılmamasını, doğal balık türlerinin üremesine izin verilmesi gerektiğini kaydetti.Eğiridir Belediye Başkanı Ömer Şengöl, Türkiye'nin önemli tatlı su rezervlerinden birisi olan Eğirdir Gölü'nün gün geçtikçe doğal güzelliğini kaybettiğini söyledi. Şengöl, gölden sorumlu 12 kuruluş olduğunu, ancak çözüm üretme noktasında hiç kimsenin elini taşın altına koymadığını ileri sürdü.Kaynak: Haberler.com