Burdur Gölü’nün, Burdur Halk Plajı’nda bulunan su seviyesi göstergesinde göl suyunun 54 santimetre çekildiği gözlendi. Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz, daha önce halk plajı iskelesinde bulunan metrenin 75 santimetreyi gösterdiğini fakat şu anda su seviyesinin 51 santimetre çekilerek, 21 santimetreyi gösterdiğini belirtti.<br/>Kontrolsüz su rejimi ve buharlaşma nedeniyle Burdur Gölü’nün öngörülenden daha kısa bir sürede kaybedileceğini söyleyen Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz, “Mutlaka ve mutlaka daha az su çeken, daha az su ihtiyacı olan bitkilerin ekimine izin verilmesi lazımdır ve diğer taraftan da kapalı sulama sistemi ile bu havzanın bitki örtüsünün sulamasının yapılması lazımdır aksi takdirde kontrolsüz su rejimi ile bu gölü kaybedeceğiz. Öngörülenden çok kısa kısa bir zamanda bu göl kritik seviyeye gidecek. Bu çekilme ile birlikte tabi ki suyun büyük bir bölümünü buharlaşmayla kaybediyoruz. Göldeki tuzluluk oranı da artıyor. Çok az da olsa endemik bir balık türünü bu gölde yaşatmaya çalışıyoruz. Bu balık türünün kaybolması demek, endemik bir canlı türünün daha kaybedilmesi demektir. Burada göçmen su kuşları var. Bu su kuşları kaybolacak ve üzücü olanı bizim yıllardır mücadelesini verdiğimiz, göçmen su kuşlarının konaklama mekanı olan Burdur Gölü artık, bu vasfını da yitirmiş olacaktır. Üzülüyorum açıkçası üzülüyorum, bir şeyler yapmamız lazımdır” dedi.<br/>Arıtma tesisi ihale aşamasında<br/>Burdur Gölü’nün kurtarılmasıyla ilgili Avrupa Yatırım Bankası’ndan 11 milyon 500 Avro’luk kredi çektiklerini ve yapılacak arıtma tesisinin yakın zamanda ihaleye çıkacağını belirten Başkan Ercengiz, “Bizim üzerimize düşen bölüm şuydu, Burdur Belediyesi olarak göle deşarj edilen arıtmanın, maksimum temizliğini yaparak, deşarj edilen suyun en minimal zararda göle dökülmesiyle ilgili karar alınmıştı. Biz bununla ilgili çalışmamızı yaptık. Avrupa Yatırım Bankası’ndan 11 milyon 500 bin Avro’luk bir kredi kullanarak Arıtma Tesisimizin yapımına çok kısa bir süre sonra başlayacağız, ihale aşamasına gelindi. Gölün daha fazla kirlenmemesi adına bizim üzerimize düşen ne gerekiyorsa, onu yapıyoruz” diye konuştu.<br/>“Su kaynaklarının Burdur Gölü’ne ulaşması gerekiyor”<br/>Burdur Gölü’nün kurumasını engellemek için gölün beslendiği su kaynaklarının yeniden kazandırılması gerektiğini savunan Başkan Ercengiz, “Bir kere daha ifade ediyorum, Burdur Gölü’nün kurumaması için, Burdur Gölü’ne giden su kaynaklarının mutlaka Burdur Gölü’ne ulaştırılması gerekiyor. Sulama barajlarına karşı değiliz. Daha fazla üretim yapabilen bir toplum olmayı istiyoruz ama burada da bunu belli bir denge içinde götürmek zorundayız. Sonuçta burası bize miras değil emanettir. Bunun farkında olmamız lazımdır. Ben bunu kısa bir zaman önce yeniden dile getirdim. İlimiz milletvekilleriyle de konuştuk. Bu konuyla ilgili Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın çalışmasının devam ettiğini ve kısa bir süre sonra tarafları tekrar toplayarak, nelerin yapılıp, nelerin yapılmadığını ve yapılanların üzerinden nasıl bir sonuç alındığını, yapılamayanların da neden yapılmadığını, nelerin tekrar yapılması gerektiğinin yeni bir çalıştayla değerlendirilmesini isteyeceğiz ve bu çalıştay Burdur’da yapılacak” ifadelerini kullandı.<br/>Burdur Gölü için akademik çalışma kitabı hazırlandı<br/>Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi ve Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli parklar 6. Bölge Müdürlüğü ile birlikte 1970 yılından bugüne Burdur Gölü’ndeki gelişmelerin aktarıldığı akademik bir kitap hazırlandığını açıklayan Başkan Ercengiz, “Bizim şu anda halk plajında yaptığımız bir çok düzenleme, bizim çocukluğumuzda Burdur Gölü’nün içindeydi. Orası göldü ve Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi’nin akademisyenler ve Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar 6. Bölge Müdürlüğü’ndeki bir dostumuzla birlikte bununla ilgili bir çalışmada ya yaptık. Burdur Belediyesi’nin kültür envanteri olarak, halkımızın ilgisine sunacağız. 1970’den sonra kayıt altına alınabilmiş, Burdur Gölü’yle ilgili ne kadar envanter varsa ortaya konuldu. Burdur Gölü’nün şu anki mevcut su yapısı, göl havzası, Burdur Gölü ile ilgili yapılması gerekenler, bu kitapta olacak. Kısa zamanda bu kitabın basımı yapılacak. Bunun da tanıtımını sizlerle birlikte yaparız ve ilgililerine ulaştırmayı düşünüyoruz” dedi.<br/>“Göl kurursa, olumsuzluklara hazır olmalıyız”<br/>Burdur Gölü tabanında kükürt ve iz miktarda arsenik olduğunu belirten Başkan Ercengiz, gölün kuruması ile birlikte tüm olumsuz şartlara hazır olunması gerektiğini ifade etti. Gölün kuruması ile sağlık sorunları, tarım ve hayvancılık sorunları gibi bir çok sorunla karşı karşıya gelineceğini savunan Başkan Ercengiz, “Bu gölün kuruması demek Burdur’da bir şeyleri kaybetmemiz demektir. Olumsuz anlamda da yeni şeylere hazırlıklı olmamız gerektiğinin altını çizerek ifade etmek istiyorum. Çünkü bu göl tabanında kükürt var, iz miktarda da olsa arsenik var, bu göl kuruduktan sonra, ekili tarım arazilerinin kısa zamanda oluşması mümkün değildir, en ufak bir rüzgarda bütün kentin toz bulutu ile kaplanmasına sebep olacak bir toprak yapısına da sahip olacağız. Bütün bunları dikkatli değerlendirmemiz lazım” şeklinde konuştu.<br/>“Lütfen feryadımızı birileri duysun”<br/>Sadece Burdur Belediye Başkanının feryadı ile gölün kurtarılamayacağını, yerel yönetimlerin yanı sıra ilgili tüm bakanlıkların elini taşın altına koyması gerektiğini söyleyen Başkan Ercengiz, “Biz şunu istiyoruz; Burdur Gölü kurumasın. Göl Festivali yapıyoruz, bir takım eğlenceler var ama asıl dikkat çekmek istediğimiz, asıl vurgulamak istediğimiz şey Burdur Gölü kurumasın. Hep beraber bunun mücadelesini vermek zorundayız. Çünkü bu sadece yerel yönetimin sorumluluğu değil, bir Burdur belediye başkanının tek başına bağırması, haykırmasıyla çözüme ulaşabilecek bir şey değildir, burada tüm bileşenlerin elini taşın altına koyması gereken kim varsa, buradaki en ufak mahalle muhtarından, tüm ilgili bakanlıklara varıncaya kadar, bu tarım ve hayvancılığı da ilgilendirmektedir, orman ve su işlerini de ilgilendiren bir konudur, yerel yönetimleri ilgilendiren İçişleri Bakanlığı’nı ilgilendiren de bir konudur, herkesin elini taşın altına koyması gereken bir konudur. Feryadımızı lütfen birileri duysun” dedi.