ABD Bağımsızlığının 233. Yıldönümü İstinye'deki ABD Başkonsolosluğunda Amerika Birleşik Devleteri’nin Bağımsızlığının 233. Yıldönümü dolayısıyla verilen Bağımsızlık Gün kabul resmi düzenlendi. Başkonsolosluk bahçesinde açık havada düzenlenen törene çok sayıda seçkin davetli katıldı. Konuklara hitaben bir hoşgeldiniz konuşması yapan Başkonsolos Sharon A. Wiener, 4 Temmuz kutlamalarımızın 2 Temmuz’da yapılmasının ana sebebinin, 4 Temmuz’un milli bayram olması ve konsolosluk çalışanlarımıza izin vermek isteyişleri olduğunu belirtti.Wiener, şöyle devam etti:"Ancak, tarihsel açıdan da 2 Temmuz’da Amerika Birleşik Devletleri’nin bağımsız bir ülke olarak doğuşunu kutlamamız isabetlidir. Atalarımız, cesurca aldıkları özgür ve demokratik bir ulus olma kararını 2 Temmuz 1776 (bin yediyüz yetmiş altı) tarihinde vermiştir. Ancak, bunun resmi bir bağımsızlık ilanına dönüşmesi için 2 gün daha, yani 4 Temmuz’u beklemişler – belki kutlamaya yetecek kadar yemek hazırlamak için bu zaman gerekliydi!Amerikan Bağımsızlık Günü havai fişeklerle, açıkhavada yapılan keyifli etkinliklerle, rahat bir yaz kutlaması olarak bilinir, ancak bugün kutladığımız olay bir demokrasiyi şekillendirmek uğruna yapılan ciddi, uyumlu ve sürmekte olan bir çabanın başlangıcıydı. Bu süreç zor olmuş, hatta zaman zaman acı bile olmuştur. Amerikalılar hem kendi seslerini duyurmak, hem de vatandaşlarının seslerine kulak vermek için mücadele etmişlerdir. Amerika Birleşik Devletlerinin demokratik deneyi, ilk başlarda, Afrika kökenliler ve kadınlar da dahil bir çok grubu içine almayı başaramamıştı. Dolayısıyla bu yıl yapılan başkanlık seçim kampanyalarında, seçmenlerin tarihimizde en yüksek oranlarla sandık başına gitmelerine ve adaylar arasındaki çeşitliliğe şahit olmak bana ilham veriyor. Amerikan demokrasisi halen tamamlanmamış bir uğraştır, ama bu uğraş gerçek değişimi yaratıyor. Bağımsızlık Gününü, sevdiğim bir şehir olan İstanbul’da, Amerika Birleşik Devletleri’nin yakın müttefiği ve stratejik ortağı olan Türkiye’de kutlamak da benim için ayrı ve özel bir mutluluk. Demokratik deneyimler asla birbirlerine tamamen benzemezler, ama Amerika Birleşik Devletleri gibi, Türkiye’nin de daha canlı bir demokrasi inşa etme konusunda övgüye değer bir sicili vardır. Bu hem tekrar tekrar insanlara siyasi iradelerini özgürce ifade etme fırsatı veren seçimlere, hem de demokratik değerleri pekiştirip muhafaza edecek olan devlet kurumlarının ve sivil toplumun geliştirilmesine yansımıştır. İstanbul’u ilk defa 39 (otuzdokuz) yıl önce ziyaret ettim, ve Türkiye’de ilk defa 33 (otuzüç) yıl önce yaşadım. Geçen sene buraya döndüğümden beri, Türkiye’nin hem ekonomik hem de siyasi anlamda kaydettiği dinamik ilerlemeden çok etkilendim. Amerika’nın demokratik tecrübesi gibi, bu da kutlamaya değer. Buna benzer olarak da, hem Türkiye, hem de Amerika, toplumun her köşesinden çeşitli seslerin dahil olduğu yapıcı diyaloglarla daha güçlü demokrasiler inşa etme çabalarını sürdürmelidir. Winston Churchill, “demokrasi, idarenin en kötü biçimidir, ama zaman zaman denenmiş diğer idare biçimlerini saymazsak tabii” demiştir. Demokrasinin zorluklarına rağmen, demokratik değerlerimiz, barış, özgürlük ve dünyanın birçok bölgesinde paylaştığımız diğer hedeflere ulaşmamızda hem Türkiye hem de Amerika için en büyük umuttur."Sharon A. Wiener, daha sonra bütün konukları avluda pasta kesme seromonisine katılmaya ve pastayı tatmaya davet etti. Bu esnada CoolBone topluluğu New Orleans caz müziği ile konuklara müzik ziyafeti sundu. İstinye'deki ABD Başkonsolosluğunda Amerika Birleşik Devleteri’nin Bağımsızlığının 233. Yıldönümü dolayısıyla verilen Bağımsızlık Günü kabul resmine DenizHaber İmtiyaz Sahibi Fulya Tekin İstikbal de katıldı.İstanbul GTH Müdürü Kapt. Aziz Y. Yıldırım da ABD Başkonsolosu'nun resepsiyonuna katılan denizciler arasındaydı.