Saffet Ulusoy 60 yıla varan iş hayatını anlattığı anılarında Türkiye'nin yolculuğuna da tanıklık ediyor."Geriye baktığımda kendim için hiç vakit ayırmadığımı görüyorum. Ben sadece çalışmışım. Yine de oturup "bunca yıl nasıl geçti" diye düşünüyorum. 22 bin günü çalışmayla geçmiş toplam 11 bin günlük bir yaşam. Elde kalan, çalışıp didinip biriktirilmiş koca bir servet. Ve yenmemiş, içilmemiş, gezilmemiş, koklanmamış bir hayat...Artık hiçbir şey annem ve babamı geri veremez, ağabeyim Mehmet Ali ve kardeşim Cemal'i geri getiremez ya da şeker hastalığıma çare olamaz. Hatta İstanbul Ulus'un göbeğine çiftlik yapsam da Of'taki tarlamızın yerini tutamaz."İşadamı Saffet Ulusoy pek çok insanın geriye dönüp hayatını sorguladığında düşündüğü duygulan ifade etmiş anılarını kaleme alırken. Ulusoy ailesinin Trabzon OPta küçük bir kamyon-Tle başlayıp bugün uluslararası taşımacılık alanında ve şehirlerarası otobüs işletmeci! iğin de büyük bir filoya dönüşen, turizmden tekstile birçok iş kolunda faaliyet gösteren bir grubun büyüme serüvenini anlatıyor.Ulusoy kendi yaşam öyküsünü yazıya dökerken, aynı zamanda Türkiye'nin önemli tarihsel, ekonomik, sosyolojik ve siyasal dönüm noktalarına da işaret ediyor.40'lardaki, 50'lerdeki taşımacılık maceralarım, hac yolunda geçen zorluklan, Türkiye'nin dışa açılmasını, Özal'lı yıllan canlı öykülerle, tanıklıklarla dile getiriyor.Ulusoy 1980'de Uluslararası Nakliyeciler Derneği Başkanlığı ile başlayan uluslararası taşımacılık sektöründeki temsilci konumunu bugün RODER Başkanlığı ile sürdürüyor.Saffet Ulusoy kendine özgü sempatik kimliği ve üslubu ile yazdığı anılarını, geleceğe bırakılan önemli bir belge olarak görülmesini arzularken, kitabın satış gelirini de Eğitim Gönüllüler Vakfı'na bağışladı.(Nokta Dergisi)