Türkiye'de beklentilerinin altında gelişme gösteren deniz turizminin, bütün turizm gelirlerindeki payı %25 cıvarındadır. Yat turizmi yönetmeliğinin içeriği 2007 yılında genişletilerek deniz turizmi olarak değiştirilmiştir. Bu bağlamda kruvaziyer yolcu taş

Türkiye'de beklentilerinin altında gelişme gösteren deniz turizminin, bütün turizm gelirlerindeki payı %25 cıvarındadır. Yat turizmi yönetmeliğinin içeriği 2007 yılında genişletilerek deniz turizmi olarak değiştirilmiştir. Bu bağlamda kruvaziyer yolcu taşımacılığı, günlük tur tekneleri, su sporları ve dalış faaliyetleri de deniz turizmi kapsamına alınmıştır.

Yat turizmi, deniz turizminin en belirgin ve ekonomik girdisi en çok olan bir koludur. Dünya'da sadece Türkiye'nin Ege ve Akdeniz sahillerinde gerçekleştirilen mavi yolculuğun ülkemizin tanıtılmasında ne kadar önemli bir yere sahip olduğunu kesinlikle unutmamalıyız. Yat turizmine ilişkin istatistiki verilerin toplanmasına ve kayıt altına alınmasına ne yazık ki 1986 tarihinden itibaren başlanmıştır. Bu tarihten önceki gelişmeler hakkında bilgi ve belgelere sahip değiliz.

Akdeniz çanağındaki marinalara ilişkin kapasitenin % 75 ne Fransa, İtalya ve İspanya sahiptir. Türkiye, yat bağlama kapasitesi 500 bini aşan Akdeniz'deki bu büyük pastadan aldığı payı arttırabilmek için kısa vadede % 10 na ve uzun vade de ise % 20 sine sahip olabilmeyi planlamaktadır.

Türkiye'ye yat kiralamak için gelen bir turistin ülkemizdeki kalış süresi ortalama on bir gündür ve bu süre içindeki günlük harcaması minimum 51 Amerikan dolarıdır. Kendisine ait özel yatıyla gelen turistin sahillerimizdeki kalış süresi ise ortalama otuz bir gündür. Bu turistin günlük harcaması ise en az 105 dolardır. Yapılan araştırmalar sonucu ortaya çıkan gerçek şudur. Yatıyla gelerek gezen bir turistin bıraktığı girdi, karayoluyla gelen 30 turistin toplam harcamasına eşittir.

Türkiye'de mevcut yat limanları ile yapımı tamamlanmış marinaların kapasitesi 14 bin kadardır. İhalesi yapılmış yat limanlarının kapasitesi 11 bin 200, ihale aşamasında olan yat limanlarının kapasitesi 3 bin ve özel sektörce yapılacak olan yat limanlarının kapasitesi 4 bin olarak belirlenmiştir. Hepsi değerlendirilecek olursa toplam kapasite 32 bin 200 kadardır. Uzun vadedeki planlamaya göre 2023 yılındaki beklentiler 50 bin adet yat bağlama kapasitesidir.

Yat turizmindeki sahip olmamız gereken döviz gelirini elde etmek istiyorsak, öncelikli olarak bu sektörü bürokrasi canavarının ahtapot gibi her yanı sarmış olan engelleyici, caydırıcı, bıktırıcı ve illallah dedirten o insafsız kolları arasından kurtarmamız gerekmektedir.

Öncelikli olarak, karasularımıza giriş yapan yabancı bayraklı yatların giriş ve çıkışlarda karşılaştıkları bürokratik işlemleri azaltmalıyız. Onları gereksiz yere ve hiç bir anlam ifade etmeyen nedenlerden dolayı resmi daire kapılarında bekletmemeliyiz. İşlemlerin kısa ve çabuk olması için gerekli önlemleri almalıyız.

Gerek günlük tur teknelerinde, gerekse de mavi yolculuk teknelerinde olsun verilecek hizmetin kalitesi her zaman en mükemmel olmalıdır. Bu sektörde çalışan personelin mesleki eğitiminin önemi olduğu kadar ahlaki değerlerinin de önemli olduğu kesinlikle unutulmamalıdır. Bu nedenle bu sektörde hizmet verecek personelin seçiminde çok özen gösterilmelidir. Ayrıca belgesiz ve kayıt dışı yatlar kayıt altına alınarak sektör disipline edilmelidir.

Türkiye, Dünya üzerindeki mavi bayraklı marinalar sıralamasında 13 marinayla on birinci sırada yer almaktadır. Almanya 126 marina ile birici sıraya yerleşmiştir. Danimarka 75 marina ile ikinciliği ve İspanya ise 72 marina ile üçüncülüğü ele geçirmiştir.

Bodrum - Antalya kıyı şeridinde bulunan marinaların bağlama kapasitesi 8.060 adettir. Halbuki sezonda Akdeniz çanağında 800 binin üzerinde tekne dolaşmaktadır. Bunların ancak % 2 gibi çok az bir oranı bizim sularımıza giriş yapmaktadır. Marinalarımıza uğrayanların sayısı ise daha azdır.

Ülkemizde yat işletme belgeli işletmelerin sayısı 2000 yılında 101 iken, bu rakam 2009 yılında 59 a gerilemiştir. Yine farklı bir gelişme ile 2000 yılında 617 olan mavi yolculuk yatının sayısı, 2009 yılında 984 e yükselmiştir.

Türkiye'nin sahip olduğu 8 bin 333 km. boyundaki sahil şeridine karşın ( Dördü belgeli) olmak üzere toplam 36 marinası vardır. Buna karşılık 6 bin 500 km. kıyısı olan İtalya 380 marinaya sahiptir. Toplam sahil şeridi 5 bin km. olan İspanya'nın ise 91 marinası hizmet vermektedir. Yat turizminde bize alternatif gösterilen Hırvatistan'ın da 5 bin 835 kıyısı olup, marinalarının sayısı 50 adettir.

Türkiye, deniz turizminde uluslar arası rekabet şansını arttırmak istiyorsa tanıtımını çok iyi yapmalıdır. Staratejik hedeflerini alt yapılı ilkeler doğrultusunda dönemler bazında belirleyerek ve sahip olduğu çok ayrıcalıklı coğrafyasını da avantaja çevirerek deniz turizmindeki beklentilerini yakalayabilir.