İMEAK Deniz Ticaret Odası Kasım Ayı Olağan Meclis Toplantısı, 11 Kasım 2021 Perşembe günü saat 14.00'da  hem meclis salonunda fiziki olarak hem de video konferans sistemi üzerinden gerçekleştirildi.

Toplantıda konuşan İMEAK DTO Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Kıran şu ifadeleri kullandı;

‘’Yaklaşık 2 yıldır dünyayı derinden etkileyen Covid-19 hala ciddiyetini korurken küresel ekonomide çalkantılı günlerden geçiyoruz. Küresel ekonominin büyüme hızında bir miktar yavaşlama olmasına rağmen yılın tarihi bir büyüme ile tamamlanacağı kesinleşmiş gibi görünüyor. Büyüme tahminlerinde hafif yavaşlama olsa da talep koşullarında önemli bir değişiklik olmadığını görüyoruz. Büyüme açısından hala en önemli faktörlerden olan Covid-19 salgınında aşılardan sonra tedavi amaçlı ilaçların da devreye girme ihtimali pandemiyi sona erdirme konusundaki umutlarımızı artırıyor.

‘’Enflasyon önemli bir risk olarak karşımızda!’’

Buna karşın dünyada enflasyon beklentileri yükselmeye devam ediyor. Geçen yıl yüzde 2’lerde olan küresel enflasyonun bu yıl yüzde 4,8’e ulaması bekleniyor. Başta gıda ve enerji olma üzere hammadde fiyatlarındaki artış bu tabloyu ortaya çıkarmış durumda. Son haftalarda emtia fiyatlarında yaşanan gerileme bir miktar kaygıları azaltsa bile küresel boyutta yaşanan enflasyonun beklenenden yüksek ve uzun sürme ihtimali önemli bir risk olarak karşımızda duruyor.

Türkiye ekonomisi ise 2021 yılında dünyanın en hızlı büyüyen ekonomilerinden birisi olarak yılı tamamlamaya aday görünüyor. Yüzde 9 ‘un üzerinde bir ihtimal çift haneye de ulaşabilecek bir büyüme tahmin ediyoruz. Bu tabloya en büyük katkı ihracat artışımızdan geliyor. Pandemi sürecinde ihracatımızın dünya ihracatı içerisindeki payının yüzde 1’i aşması ülkemizin rekabet gücünü çok net bir şekilde gösteriyor.

‘’Düşüşün ana adresi kuru ve dökme yük piyasası!’’

Denizcilik piyasalarına baktığımızda dünyadaki tedarik zincirlerindeki sorunların devam etmesi maliyet baskısını artırırken küresel olarak yüksek ve beraberinde azalan talep piyasalarda çalkantılara neden oluyor. Küresel ekonomideki yavaşlamanın açık bir sonucu olarak denizcilik piyasalarında son bir aydır kayda değer düşüşler gözlemliyoruz. Düşüşün ana adresini ise kuru ve dökme yük piyasası oluşturuyor. Baltık kuru yük endeksi 7 Ekim 2021 tarihi itibarıyla 5650 değerini alarak son 10 yılın zirvesini görmüştü. Bu noktadan itibaren hızla düşerek 9 Kasım Salı günü 2805’e gerileyen endeks, böylelikle son 1 ayda yüzde 50,4 değer kaybetti. Bu endeks içerisinde yer alan gemi kiralama bedellerine baktığımızda Capesize dediğimiz tonajda yüzde 41,5, Panamax’ta yüzde 26,4 Supramax’ta yüzde 31, Handysize’de yüzde 23,1 kayıp yaşandığı görülmekte. Capesize 1 yıllık gemi kiralama bedelleri geçtiğimiz hafta sonunda 23750 dolarlara kadar geriledi.

Diğer taraftan limanlarımızdaki hareketlilik devam etmiş, 2021 yılının ocak, ekim döneminde elleçlenen yük miktarı 2020 yılının aynı dönemine göre yüzde 5,5 artarak 434.2 milyon tona yükselmiştir.

‘’Türkiye 15. Sıradaki yerini koruyor!’’

Temmuz 2021 itibarıyla 1000 groston ve üzeri dünyanın n büyük filosunu kontrol eden ülkeler listesine baktığımızda ise ülkemiz 15. Sıradaki yerini korumaktadır. Türk sahipli filomuz Ocak-Temmuz 2021 arası 6 aylık dönemde 28.9 milyon DWT’dan yüzde 1’lik bir yükselişle 29.2 milyon DWT’a ulaşmıştır.

‘’Denizcilikte en önemli gündem maddesi iklim değişikliği!’’

Bugünlerde dünyanın odaklandığı, önümüzdeki süreçte özellikle denizcilik sektöründe büyük değişimlere öncülük etmeye aday en önemli gündem maddesi olan iklim değişikliği konusunda da önemli toplantılar birbirini izliyor. Bu toplantılardan ilkinde geçtiğimiz ayın sonunda aralarında Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın da yer aldığı dünya liderleri Roma’da düzenlenen G20 zirvesinde bir araya gelerek küresel ısınmayı 1,5 derece sınırlama ana hedefine bağlılıklarını teyit etmişlerdi. Bu konuda çok önemli bir toplantı olan cop-26 hala İskoçya’nın Glasgow şehrinde devam ediyor. Odamız tarafından da yakından takip edilen toplantılarda, denizcilik sektörünün daha önce hiçbir cop konferansında yer almadığı kadar dikkate alındığını müşahede ediyoruz. Bu çerçevede sektörün ana temsil kuruluşları olan Uluslararası Deniz Ticaret Odası, Baltık Uluslararası Denizcilik Konseyi tarafından denizciliğin geleceğini şekillendirmek başlıklı bir konferans düzenlenmiştir. Söz konusu konferans denizcilikte karbonsuzlaştırmayı geliştirmek için halihazırda yenilikçi çözümlere yatırım yapan deniz taşımacılığı ve enerji sektörü temsilcilerini bir araya getirmiştir. Denizcilik sektörünün paydaşları, yeşil teknolojilerin geliştirilmesine yönelik yatırım eksikliğinin denizcilikte karbonsuzlaştırma hedeflerinin önündeki en büyük tehdit olduğu konusunda uyarıda bulunmuştur. Katılımcılar tarafından araştırma ve geliştirme yatırımlarını artırmanın yolları belirlenmeye çalışılmış, dünya genelinde emisyonların yaklaşık yüzde3’lük kısmından sorumlu olduğu belirtilen denizcilik faaliyetlerinden kaynaklanan emisyonları azaltmak için hali hazırda devam etmekte olan projeler hakkında bilgi sağlanmıştır.

‘’Denizcilik sektörü 4. sevk sistemleri devrimini gerçekleştirmeye çalışmakta!’’

İklim değişikliğinin olumsuz etkileri karşısında denizcilik sektörü daha verimli teknolojiler ve daha düşük emisyonlu yakıtlar kullanarak yenilenebilir enerjiden oluşturulan yeni, 0 karbonlu yakıt kaynaklarına geçerek, dekarbonizasyon taahhüdünü gerçekleştirmek için 4. Sevk sistemleri devrimini gerçekleştirmeye çalışmakta ve sektörümüz tarafından takip edilmektedir. Ayrıca denizcilik sektöründe inovasyonu hızlandırmak için ICS tarafından kısa bir süre önce sektörün dekarbonizasyonuna yardımcı olabilecek 265 örnek projeyi tanımlayarak deniz taşımacılığı için 0 emisyon planı yayımlanmış, sektörümüzün bilgisine sunulmuştur. Raporda bu projeleri finanse etmek için tahmin maliyetin 4.4 milyar dolar olacağı öngörülmektedir. Yine COP-26 kapsamında IMO, ICS, BIMCO, Uluslararası Petrol ve Gaz Üreticileri Birliği tarafından biyolojik kirlenme, biofouling, IMO BM Ticaret ve Sanayi Kalkınma Konferansı tarafından gelişmekte olan ülkelerde 0 karbon içerikli yakıtlar toplantıları düzenlenmiştir. Danimarka önderliğinde, ABD, İngiltere, Almanya, Fransa, Norveç, Panama’nın da aralarında bulunduğu 14 ülke 2050 yılında denizcilikte 0 emisyon için bir bildiri yayınlayarak, 2050 yılında 0 karbon emisyonu için IMO nezdinde harekete geçilmesi, 2030 ve 2040 yılları için alt hedeflerin belirlenmesi için çağrıda bulunmuştur. Uluslararası denizcilik örgütünün sera gazları stratejisini 2023 yılında yeniden gözden geçireceği belirtilirken 2050 yılı ile 0 karbon sera gazı emisyonu hedefinin kaçınılmaz olacağı görülmektedir. Cop-26 iklim zirvesinin sonuçlarını dikkatle takip edip, sektörümüzü bilgilendirmeye devam edeceğiz.'' ifadelerini kullandı.

Editör: TE Bilişim