Tarih boyunca sayısız medeniyete ev sahipliği yapan topraklarımızı işgal için gelirken batan savaş gemileri, yükledikleri malları Anadolu’ya getirirken doğal nedenlerle batan ticari teknelerin yanı sıra kıyılarımızda bol bulunan çeşitli balıklar, sualtındaki ekolojik dengenin vazgeçilmezleri mercanlar da görüntülendi.

Lundy(Çanakkale-Büyük Kemikli) Balina avlama gemisi olarak kullanılırken 1. Dünya Savaşı’yla birlikte kıyılarımıza mayın toplama görevi için gönderilen İngiliz gemisi Çanakkale Büyük Kemikli burnunda 28-30 metrede yatıyor. Lundy’nin Çanakkale’yi geçemeyeceklerini anlayan İngiliz donanması tarafından kaderine terk edilerek batılırıldığı sanılıyor.

Öpüşen balıklar(Ayvalık-Melina Adası) Kuzey Ege’nin en güzel kıyı şeritlerinden olan Ayvalık her zaman dalgıçlara sürpriz yapabilecek canlıları barındırıyor. Dalgıçlar bu kez birbirlerine dudaklarından kenetlenen iki lapin balığının dansına şahit odu.

Orfoz(Kemer-Üç adalar):60 yaşına kadar yaşayabilen orfoz bir zamanların en çok yakalanan balığı olmasına rağmen günümüzde sayıları gitgide azalıyor. İnsana yakınlığı ve sevecen tabiatıyla dalgıçların dalış arkadaşı olan orfozlara kolayca yaklaşılabiliyor. Kıyılarımızın hemen her yerinde görülen orfozlar, hayatının belli dönemlerinde dişi olurken 18 yaşında erkek olarak olgunlaşıyor.

Deniz Böceği(İzmir Seferihisar Sığacık Körfezi):El değmemiş tabiatının da yardımıyla Türkiye’nin tek sakin şehri ünvanını alan Seferihisar’ın derinliklerinde de sakin bir hayat var. Dalış turizminin çok gelişmediği Sığacık Körfezi’nin kıyılarında deniz böcekleri yuvalarında kendilerini güvende hissediyor.


İskorpit(Saros-Güneyli): Etinin lezzeti nedeniyle tercih edilen ama zehirli sırt dikenleriyle tehlikeli sayılan bu balık, bulunduğu ortama çok kolay uyum sağlayabiliyor. Halk arasında çarpan balığı da denilen iskorpit en çok zararı kendisini tanımayan acemi balıkçılara veriyor.


Uluburun(Kaş-Hidayet Koyu) Günümüzden 3 bin 300 yıl önce batarak Dünyanın en eski ticaret batığı olarak Kaş’ta bulunan Uluburun’un birebir kopyası olan batık, 3 bin 300 yıl sonra batırılmıştı. Dünyanın en zengin sualtı arkeoloji alanlarını barındıran kıyılarımız yaklaşık 3 bin batığa ev sahipliği yapıyor. Bu zenginlik dünya sualtı arkeolojinin 1960’lı yıllarda temellerinin kıyılarımızda atılmasını sağladı.


Gelincik(Asos-Sokakağzı kıyıları):Sıcak ve ılıman sularda kayalık zeminlerde bol bulunan gelincik balığı lezzetli etinden dolayı çok avlanan bir tür. Bu yırtıcı balık sünger ve mercanlarla çevrelenen yuvasının önünden geçecek daha küçük balıkları bekliyor.

Mercanlar(Bodrum)Sıcak deniz diplerindeki büyük taşlara yapışık olarak yaşayan mercanlar, deniz canlılığının devamı için çok büyük önem taşır. Denizdeki diğer canlıların yaşamasını sağlayan oksijeni sağlayan mercanlar çevresinde pek çok balığı barındırır. Derin ve temiz suları seçen mercanlar bitki sanıldığının aksine omurgasız bir deniz hayvanıdır.

 

Editör: TE Bilişim