Göğün kızı Afrodit'in sevgi dolu bakışları arasında, kainatın en parlak ışıklarını cömertçe bize sunan sabah yıldızı Venüs'e yağmurlu bir günün şafak vaktinde merhaba diyebilmenin zevkini yaşıyoruz. Baba tanrı Okeanos ise teknemizi fırtınalara karşı bütün

Göğün kızı Afrodit'in sevgi dolu bakışları arasında, kainatın en parlak ışıklarını cömertçe bize sunan sabah yıldızı Venüs'e yağmurlu bir günün şafak vaktinde merhaba diyebilmenin zevkini yaşıyoruz. Baba tanrı Okeanos ise teknemizi fırtınalara karşı bütün gücüyle kutsuyor.

Güvertemize salına salına raksedercesine düşen yağmur damlacıklarının pıtırtıları eşliğinde son çayımızı büyük bir keyif ile yudumluyoruz. Hepimiz çok sabırsız ve o kadar da heyecanlıyız. Güneş yükselmeden bir an önce demir alıp mavi özgürlüğün içinde kaybolmak istiyoruz. Doğanın inanılmaz güzellikteki renkler armonisinin ışıklarıyla büyülediği ve en güçlü mitolojik tanrıların birbirleriyle yarıştıkları efsanevi ada Cunda'dan belleğimize kazınan anıların duygusallığı içinde ayrılıyoruz. Doğayla özdeşleşen tiryakilerinin, mavi sevgilinin ebedi tutsaklarının hayallerinin sınırlarını zorlayan o harika imgelere doğru yelkenler fora diyerek şehrin kirli yaşamından kaçıyoruz. Tarihin sırlarla dolu mavi anılarının derinliklerine kapılıp gidiyoruz. Düşler gerçeğe, gerçeklerde yaşama dönüşüyor bu sonsuz sandığımız mitolojik yolculuğumuzda. Dört mevsimin sevgiyle harmanlanarak birbirlerine tutsak olduğu böylesine ayrıcalıklı bir günün sarhoşluğu içindeyiz. Böylesine yoğun yaşanan duygu selinin içinde gezinirken, çıplak denizlerin öksüz dalgalarını soruyoruz arkamızdan esen Kuzey rüzgarlarının sert esintilerine. Egeli yunuslar denizlerin en seksi peri kızlarıyla dalgaların tepelerinde bize eşlik ederken mutluluğun doruklarındaki inanılmazı yaşıyoruz. Terkedilmiş denizlerin kaybolmuş son martıları kaplıyor puruvamızı. Yorgun kanatları arasında son fırtınanın kaptanı.

Öylesine mavi bir özlemdir ki o, tanrısal rüzgarlarların en değerli esintileriyle kutsanmış ve insanoğluna sonsuz yaşam adına bağışlanmış. Sonu hiç gelmeyecek sandığımız bu rüya gibi seyrimizin görüntüleri arasında yalnızlığımızı sorgularken, çılgın bir sevincin anaforlarında kayboluyoruz. Henüz keşfedilmemiş denizlerin engin sularında yeni ufukları keşfediyoruz. Artık ayrılıyoruz bir daha kavuşmamak üzere esiri olduğumuz o yok edici bencil arzularımızdan. Terk ediyoruz acımasızlığımızı, içimizdeki bizi boğan o iğrenç duyguları mavi derinliklerin sonsuzluğunda. Savuruyoruz düşünce atıklarımızı rüzgarların üstüne. Elveda diyoruz aç gözlülüğümüzün son kalıntılarına.

Denizlerle yaşamın buluştuğu en uç noktaya doğru tam yol ileri gidiyoruz. Gerçek özürlüğü keşfediyoruz, çirkinliklerden uzak. Görmesini bilen gözlerle bakmak gerekir mavinin doğasına. Hisseden yüreklerle yaşamak gerekir onun eşsiz varlığını. Sımsıkı sarılmaktır onu sevebilmek. Yokluğunda hasretiyle tutuşmaktır ona tutsak olabilmek.

Hoşça kal mavi özgürlüğümün denizleri. Merhaba Poseidon'un kutsal mavilikleri. Selam olsun Ege'nin temiz ruhlu sularına. Hoş geldin kainatın henüz yaratılmamış denizleri.