Türkiye römorkör inşaatında dünya markası haline geldi
 
'Arpaş X' adı verilen römorkör ile filosunu güçlendiren Arpaş, Sanmar tarafından inşa edilen 'Ulupınar' serisi bir römorkor için de opsiyonlu anlaşma yaptı.
 
Arpaş A.Ş, Sanmar'a inşa ettirdiği römorkörler ile filosunu yenilemeye devam ediyor. Arpaş Yönetim Kurulu Başkanı Altan Köseoğlu, Sanmar A.Ş tarafından inşa edilerek "Arpaş X" adı verilen römorkörün filolarındaki eksikliği gidereceğini belirterek, aynı römorkörün ikizinin siparişinin de opsiyonladığını açıkladı. Köseoğlu, Sanmar'ı, mevcut koşullarda inşa edilen römorkörün Ambarlı Limanlar Bölgesi'ndeki gemi yedekleme ve liman römorkaj servisi çalışma alanına çok uygun olmasından dolayı tercih ettiklerini söyledi.

Sanmar'ın Ulupınar serisi römorkörleri daha önce denediklerini kaydeden Köseoğlu "Bu römorkörün ikiz kardeşini gördük, onu bir test ettik. Dolayısıyla Ulupınar serisinden aynı teknik özelliklere sahip bir römorkör inşa edilmesi konusunda anlaşmaya vardık" dedi ve ekledi: "Arpaş olarak bizim en küçük çekme gücündeki römorkörümüz 30 tondu. En büyük römorkörümüz ise 60 ton çekme gücünde.

Ambarlı Limanlar bölgesi terminallerine gelen gemilerin büyüklüğü dolayısıyla hem konvansiyonel idareden çıkıp ASD römorkör, hem de etkin römorkör gücünü sağlamaya yönelik projeksiyonumuzu bundan beş sene evvel yaptık ve her iki yılda bir filoya bir römorkör kattık. Amacımız; römorkörlerimizi yenileyerek eski römorkörleri filomuzdan çıkartmak ve herhangi bir sorun yaratmayacak yaşta ve güçte römorkör servis ederek bu projeksiyonda büyüyen gemilere göre çok rahat ve daha kaliteli hizmet verebilmekti."
 
En büyük tonajlı gemiler Ambarlı'da

Ambarlı Limanlar Bölgesi Terminalleri'ne, Türkiye'ye yanaşabilen en büyük gemilerin gelmeye başladığına dikkat çeken Köseoğlu, günümüzde 6.500 teu'luk gemilerin yanısıra 8.500 teu'luk gemilerin manevralarının da üstlenildiğini söyledi. Köseoğlu, "Bunlar 65,000 -100,000 dwt'luk gemiler. Dolayısıyla bu gemileri abramakta o küçük römorkörler sorun yaratıyor. Haliyle 30 ton çekme gücüne sahip römorkörlerin yerine, ASD römorkör tipi olan Ulupınar serisi, metraj olarak da bize çok uygun geldi" açıklamasında bulundu.

Arpaş VII numaralı römorkörlerini tamamen kendilerinin projelendirdiğini hatırlatan Altan Köseoğlu, 60 ton-Bollard Pull çekme gücüne sahip römorkörün önemli bir gücünü kullanamamak gibi durumun ortaya çıktığını belirterek, şunları söyledi:

"Baktık ki, hep 42'lerde 45'lerde dolaşıyoruz, bu da bir maliyet işi. O maliyeti aşağı çekebileceğimiz ölçek nedir derken boyunu ve eşit gücünü biraz düşürdük, işte 42 ton. 42'den de biraz fazla çekme gücüne sahip bir römorkör olan Ulupınar serisi bizim için ideal oldu. Hedefimiz önümüzdeki yıl bir tane daha bunun eşinden inşa ettirmek ve ondan sonra elimizdeki römorkörlerden birini kadrodışı bırakmak . Tek sorunumuz; bu genç filoyu ve etkin sistemi ortaya koyuyoruz ama bir taraftan da bizim politikamız en ucuz servisi vermek. Ama şunu biliyorum ki, ben bu işe el attığım günden bu yana gelişen 'Pilotaj-Römorkaj Şirketi' sistemi ile burada kullanılan römorkörlere bakıyoruz ki doğru bir iş yapmışız."
 
Avrupa'ya bağımlı değiliz

"Bu doğru iş"in Türkiye'de çok dikkat çekici bir gelişme sağladığını vurgulayan Köseoğlu, böylece römorkör inşaatında Türkiye'nin Avrupa'da birkaç tane firmaya bağımlı olmaktan kurtulduğunu anlattı. Türkiye'nin artık yüksek teknolojiler kullanarak römorkör inşaa edebildiğini dile getiren Köseoğlu,

"Türkiye'in inşa ettiği römorkörler, dünyanın giderek artan sayıdaki değişik ülkelerindeki liman yönetimlerinden veya pilotaj-römorkaj servisi veren şirketlerinden talep alıyor. Türkiye ciddi oranda römorkör ihraç ediyor. Hollanda'ya, Norveç'e, İtalya'ya, Amerika'ya, Rusya'ya ve birçok başka ülkelere römorkör satıyor. Dolayısıyla biz belki bunun ölçüsünü tam koyamadan, doğru bir girişim yapmışız, doğru bir iş becermişiz. Doğru bir vizyon açmışız" diye konuştu.
 
 
Sanmar Ailesi

Sanmar Ailesi'nin iş yöntemlerine ve sorumluluk anlayışlarına da değinen Altan Köseoğlu, "Sanmar ailesinin yönetici kadrosundan önce, bu şirketin yaratıcıları olan ilk kuşak Gökcen Seven, Orhan Gürün ve şimdilerde Sanmar bayrağını taşıyan çocukları, aile ve meslek anlayışları nedeniyle hayranlık duyduğum dostlarımdır" dedi ve ekledi: "Eğer ben römorköre binip test ettiğimde her şeyden önce 'vibrasyon' hissetmiyorsam, teslimimi zamanında alıyorsam bu harika bir iştir ve nitekim Sanmar'ın güzel bir iş yaptığı da ortada. Bir de yüzde yüz güvenle çalışıyoruz."

Türk gemi inşa sanayinin son yıllarda kimyasal tankerler başta olmak üzere belirli gemi tiplerinde saygınlıkla anılacak başarılar elde ettiğini vurgulayan Altan Köseoğlu, "Bunlardan biri de römokör inşaatındaki çok ciddi atılımlar ve uluslar arası başarılardır. Günümüzde artık römorkör bir anlamda 'Turquality' markasını taşımaktadır ve çok haklı olarak Türkiye römorkör inşaatında dünya markasıdır" nitelemesinde bulundu.

Editör: TE Bilişim