Med Union’un yeni rotası rüzgar ve vagon

Çin’in etkisiyle daralan pazar, Avrupa’nın en büyük konteyner üreticisini de yeni arayışlara yöneltti.

Çolakoğlu Ailesi tarafından 1989'da dünyanın üçüncü, Avrupa'nın en büyük konteyner üreticisi olarak İzmir'de kurulan Med Union Containers AŞ, konteyner pazarına Çin'deki firmalar hakim olunca gözünü rüzgar enerjisi kuleleri ve vagon pazarına dikti. Konteyner pazarı daralınca yeni arayışlara girdiklerini ve çelik konstrüksiyon üretimine başladıklarını anlatan Med Union AŞ Ortaklarından ve Yönetim Kurulu Üyesi Kemal Çolakoğlu,

“Çolakoğlu Grubu'nun Aliağa'daki enerji santrali ile İstanbul'da yapımı süren Marmaray Projesi'nin çelik konstrüksiyon işlerini aldık. Bu projede çelik tünelleri ürettik ve teslim ettik, montajları sürüyor. Bu 7-8 milyon dolarlık, çok da büyük olmayan bir işti ama biz bunu referans olarak gördük" dedi.

Çelik konstrüksiyon işinin Med Union'un bünyesine çok uygun olmadığını fark ettiklerini belirten Çolakoğlu, şunları söyledi: "Şu an araştırmalarımızı rüzgar enerjisi kuleleri ve vagon üretimi konusunda yoğunlaştırdık. Projelendirme, maliyet çalışmalarımız sürüyor. Yaptığımız fizibilite sonrası bunu başarabileceğimizi gördüm. Fakat henüz yatırım için somut adım atmadık. Rüzgar enerjisi geleceğin dünyasında çok önemli olacak. Türkiye'de bu konuda yatırıma hazırlanan çok sayıda kuruluş var. Bu pazarı değerlendirmek istiyoruz. Yük vagonu konusunu da konteyner üretimine yakın diye seçtik."

Ahşap palet kurtlandı konteyner ihtiyacı doğdu

Halen dünyada Çin dışında konteyner üretimini devam ettiren tek firma olduklarını dile getiren Çolakoğlu, tesisin kuruluş öyküsünü şöyle anlattı:

"1980'lerin sonunda ABD'ye çivi ihracatı yapıyorduk. Birgün ABD'ye gönderdiğimiz çivilerin kurtlandığı ve iade edileceği haberini aldık. Çivi nasıl kurtlanır diye araştırdığımızda, kurtlanan şeyin çiviler değil onları yüklerken kullandığımız ahşap paletler olduğunu öğrendik. Bu durum bizi çok sıkıntıya soktu. ABD'de bir depo kiralayıp, paletleri fumigasyon işlemine tabi tutmak zorunda kaldık. Bu da bize ihracatı konteynerle yapmak gerektiğini öğretti. O dönemde Türkiye'de çok ciddi şekilde konteyner sıkıntısı vardı. Konteyner taşımacılığı yapan Arkas'tan ancak hatır gönül ilişkisi ile konteyner alabiliyorduk."

Japonlar ve Tayvanlılar 2001 krizinde kaçtı

İstanbul'da faaliyet gösteren amcasının ailesine ait Çolakoğlu Grubu'nun Japon Mitsui şirketiyle çeşitli işbirlikleri olduğunu vurgulayan Çolakoğlu, "Türkiye'de olduğu gibi dünyada da konteyner kullanımı hızla artıyordu. Doğuda kalite, batıda maliyet sıkıntısı nedeniyle pazarda bir boşluk vardı. Japonya ve Tayvan'a giderek incelemelerde bulunduk. Tayvanlıların know how'uyla 1989'da tesisimizi İzmir'de kurduk" diye konuştu.

Dünyanın üçüncü, Avrupa'nın en büyük olan tesislerini o dönemde İzmir'e kurduklarını anlatan Çolakoğlu, "Firma hisselerinin yüzde 5'i Tayvanlılara, yüzde 10'u Mitsui'ye, yüzde 85'i de Çolakoğlu Ailesi'ne aitti. 2001 krizinde Tayvanlılar ve Japonlar hisselerini Çolakoğlu Ailesi'ne devrettiler" dedi.

ABD ordusuna 3-4 bin adet konteyner

İzmir Sasalı'daki tesisin 30 bin metrekaresi kapalı olmak üzere 250 bin metrekare alan üzerine kurulu olduğunu anlatan Çolakoğlu, "Yıllık 50 bin adet üretim kapasitesine sahibiz. İşlerin en iyi olduğu 1990-1995 döneminde 8 dakikada bir konteyner üretiyorduk. Pik yılımız olan 1995'te 76 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdik. Daha sonra Çin firmalarının dünya pazarına hakim olmasıyla ihracatımız geriledi" diye konuştu. "Bizim gemicilik şirketleri, leasing firmaları ve ABD ordusu olmak üzere üç tip müşterimiz var" şekilde konuşan Çolakoğlu, şöyle devam etti:

"Çin dolayısıyla piyasa koşulları çok farklılaştı. Tüm dünyadaki konteyner üreticileri bu durumdan etkilendi. Tesislerin yarısı kapandı, yarısı Çin'e taşındı. Çin'de son dönemde 60 tane konteyner fabrikası kuruldu. Bizim satışlarımız da hızla düştü. En inatçı ve ısrarcı fabrika biz çıktık. Halen ABD ordusuna yılda 3-4 bin adet konteyner üretiyoruz. Son dönemde ciromuz 5-10 milyon dolar arasında değişiyor. 1995'te 900 olan işçi sayımız da 150'ye geriledi."

Çin konteyner üreticisine yüzde 25 teşvik veriyor

Çin hükümetinin konteyner üreticilerine yüzde 25'lere varan teşvikler verdiğini hatırlatan Med Union Yönetim Kurulu Üyesi Çolakoğlu, "Bizim maliyet fiyatımıza onlar Avrupa Limanı'na teslim yapıyorlardı. Elimizde müşteri olarak bir tek ABD ordusu kaldı. Çin, ABD'nin müttefiki olmadığı için ordu onlardan alım yapamıyor. Teşvikler yoluyla rekabet koşulları eşitlenebilirdi ama o dönemde AB ile gümrük birliğine girmiş olduğumuzdan bütün teşvikler kaldırılmıştı. Bu haksız rekabeti ne hükümetimize ne de AB'ye anlatabildik" diye konuştu.

 

Editör: TE Bilişim