Sakarya denizcilik eğitiminde söz sahibi olacak SUBÜ Denizcilik Meslek Yüksekokulu 2020-2021 Akademik Yılında öğrenci almaya hazırlanıyor. Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) Denizcilik Meslek Yüksekokulu’nda yapılanma çalışmaları devam ediyor. Kocaali ilçesinde yer alan yüksekokulda bir yandan binanın eğitim-öğretime uygun hale getirilmesine yönelik çalışmalar devam ederken diğer yandan ise akademik ve idari kadro tamamlanıyor. SUBÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık tarafından Denizcilik Meslek Yüksekokulu Müdürü olarak atanan Doç. Dr. Nuri Akkaş, kurulduğu yetkinlik alanı itibariyle Sakarya’da bir ilk olan okula 2020-2021 Akademik Yılında öğrenci almak için çalışmalar yaptıklarını belirtti. Okul için en uygun yer seçildi Denizcilik eğitimi verilecek bir yüksekokul olarak denize kıyısı olan Kocaali’yi tercih ettiklerini belirten Denizcilik Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Nuri Akkaş, “Aynı zamanda bölgenin lojistik avantajları da oldukça fazla. Kuzey Marmara Otoyolu, yapımı devam eden ve Bartın’a kadar uzanması planlanan demiryolu, Karasu ve Melenağzı Limanları ile Karasu Organize Sanayi Bölgesi’ne yakın bir noktada. Karasu Limanı geniş bir hinterlanda hitap ediyor. Kapasitesi ve coğrafi konumu ile Karadeniz’in önemli limanlarından. Demiryolu hattının da bölgeye ulaşmasıyla birlikte limanın yoğunluğu ve bölgedeki hareketlilik daha da artacaktır. Marmara ve Batı Karadeniz’de yoğunlaşan tersaneler ise yüksekokulumuzun konumunun bir diğer artı noktası. Denizcilik eğitimi veren okulların sağlaması gereken çok sayıda teknik şart var. Uygulamalı eğitim tesisleri ve özel korunaklı yerler gerekiyor. Kocaali bu noktada da oldukça avantajlı” diye konuştu. İlk etapta 5 program Denizcilik Meslek Yüksekokulu’nda 5 programın açıldığı bilgisini veren Akkaş, “Deniz Ulaştırma ve İşletme’, ‘Gemi Makineleri İşletme’, ‘Gemi İnşaatı’, ‘Sivil Savunma ve İtfaiyecilik’ ile ‘Deniz ve Liman İşletmeciliği’ bu programlarımızdan. Önümüzdeki süreçte de ‘Marina ve Yat İşletmeciliği’, ‘Deniz Brokerliği’, ‘Mekatronik’, ‘Lojistik’, ‘Bilgisayar Programcılığı’ ve ‘Aşçılık’ programlarını açmayı hedefliyoruz. Bu programlar oldukça önemli. Çünkü gelişmiş ülkelere baktığımız zaman denizci kimliklerinin etkin olduğu görülüyor. Üç tarafı denizlerle çevrili olan ülkemizin üç denizine de üç büyük liman yapılması ‘denizci ülke’ kimliğimizi güçlendirmeye yönelik atılan adımlardan. Deniz yolu tüm ülkelerin kombine ulaşımla bağlantısını temin eden en önemli unsur. Uluslararası ticari taşımacılıkta da en büyük paya sahip. Ticari faaliyetler giderek daha fazla denizlere bağımlı hale geliyor. Son 15 yılda Türkiye’deki tersane sayısı 37’den 78’e çıktı. Bu durum hem gemi yapımı hem de gemi sökümünde bizi dünyanın en etkin ülkelerinden biri olarak ön plana çıkarıyor” dedi. Sektörde eleman açığı var Denizciliğin sadece bir taşıma türü olmaktan çıkarak gemi inşa sanayi, liman hizmetleri, deniz turizmi ve yatçılık gibi sektörleri bünyesinde toplayan büyük bir endüstri haline geldiğini vurgulayan Akkaş, “Uluslararası ticaretini büyük ölçüde deniz yolları ile gerçekleştiren ülkemizde, sektördeki nitelikli iş gücüne olan ihtiyaç her geçen gün daha da artıyor. Türkiye’de şu anda Denizcilik Genel Müdürlüğü tarafından akredite olmuş Yükseköğretim Kurulu’na bağlı 22 okulda eğitim olmasına rağmen sektördeki ihtiyaçlara tam olarak cevap verilemiyor. Ülkemizde birçok yerli armatörün gemilerinde yabancı gemi adamlarını istihdam ettikleri görülüyor. Bu nedenle SUBÜ Denizcilik Meslek Yüksekokulu olarak hedefimiz önce kendi armatörlerimize daha sonra ise tüm dünyaya nitelikli gemi adamları yetiştirmek” ifadelerini kullandı. Bizim okulumuz daha avantajlı Korona sürecinde dünyada hayatın durma noktasına gelmesine rağmen gemilerin ve denizcilik sektörünün durmadığının altını çizen Akkaş, “Hatta şu anda kapasitenin üzerinde hizmet veriliyor. Denizcilik sektöründe nitelikli eleman ihtiyacı her geçen gün artıyor. Biz tecrübeli ve dinamik bir ekiple yola çıktık. Eğitim kadromuzu sektörün içinde yıllarını geçirmiş çok değerli denizcilerden oluşturmaya çalışıyoruz. Hem bizde hem de yeni katılan arkadaşlarımızda büyük bir heyecan ve istek var. Bu enerjiyle birlikte sektörden olumlu geri dönüşler almak ve okullar arasında iyi bir noktaya gelmek için çalışacağız. Bilindiği üzere üniversitemizdeki ‘+1 Uygulamalı Eğitim Modeli’ öğrencilerimize teorik bilginin yanı sıra uygulama becerisi kazanma fırsatı da sunuyor. Bu da mezunlarımızın hem istihdam edilme hem de işe çok daha hızlı adapte olma şansını yükseltiyor. Okul binamızda gereksinimlerimiz doğrultusunda düzenlemelerimiz sürüyor. Denizcilik Genel Müdürlüğü’nün istediği akreditasyon şartlarını yerine getirmemiz gerekiyor. Laboratuvarları, sınıfları, deniz eğitim tesislerini ve diğer kısımları bu yaz tamamlayarak 2020-2021 Akademik Yılı’nda öğrenci almayı hedefliyoruz” diye konuştu.