Adana’da evde bakım hizmeti sayesinde öğrendikleriyle 6 yaşındaki SMA hastası yatalak oğlunun hayata tutunmasını sağlayan anne Velican Gök, benzer sağlık sorunları yaşayan ailelere umut dolu mesajlar vererek, "Umutsuzluğa kapılırsak çocukları kaybederiz. Dört dörtlük baktığımız zaman hayat da güzel oluyor. Kendi mutlu olunca biz de mutlu oluyoruz" dedi.

Sağlık Bakanlığı tarafından yürütülen ’evde sağlık hizmetleri’ pek çok hastanın imdadına yetişerek hayata tutunmasını sağlıyor. Hastanın durumuna göre düzenlenen bakım programlarında cihaza bağlı yaşaması gereken hastaların teknik malzemeleri de devlet tarafından karşılanıyor. Sağlık görevlileri, periyodik aralıklarla hastaları ziyaret ederken, durumun aciliyetine göre anında müdahale de edebiliyor.

Velican Gök ile Yusuf Gök çiftinin 3 çocuklarından en küçüğü 6 yaşındaki Şehmuz Gök, doğuştan spinal muskuler atrofi (SMA) hastası. Henüz 9 aylıkken çocuklarının SMA hastasını öğrenen çiftin hayatı ilk etapta karamsarlıklarla dolu olsa da Evde Bakım Hizmeti ile tanıştıktan sonra karşılaştıkları güçlükler bir nebze de olsa kolaylaştı. Yaşıtları tüm enerjisiyle gülüp oynayarak hayatını sürdürürken solunum cihazına bağlı yaşayan çocuklarını hayata tutundurmaya çalışan anne Velican Gök, Evde Bakım Hizmeti sırasında doktorlardan öğrendikleriyle acil durumlarda ilk müdahaleyi yapacak donanıma sahip oldu.

Adana Kamu Hastaneleri Birliği’ne bağlı Adana Kadın Doğum Çocuk Hastanesi’nden Çocuk Sağlığı Hastalıkları Uzmanı Deniz Kaya, cihazlara bağlı yaşamak durumunda olan yatalak hastalarda bakımın önemine vurgu yaparak, esas önemli olan kısmın ailenin bakım yapacak tecrübeye sahip olmasına işaret etti. SMA hastalığının 10 binde bir görülen kromozom bozukluğuna bağlı bir kas hastalığı olduğunu dile getiren Kaya, “Adana Kadın Doğum Çocuk Hastanesi’nde evde bakım hizmeti alan 75 hastamız var. Tüm ilaç ihtiyaçları, cihaz ve rapor ihtiyaçları devlet tarafından karşılanıyor. Onun öncesinde hastanın şikayetleri olduğu dönemde 7/24 bize telefonla ulaşıyorlar ve hemşiremiz, görevli doktorlarımızla sağlık hizmeti veriyoruz. Her türlü enjeksiyon, pansuman ve yapabileceğimiz diğer tedavileri uyguluyoruz. Hastaneye yatış gerektiren bir durum varsa anında müdahale ediyoruz. Biz müdahale ediyoruz ama burada ailelere çok daha büyük görevler düşüyor. Karşılaştıkları problemlere anında müdahale ediyorlar. Bu nedenle bu tür anneler cennetlik” dedi.

Anne Velican Gök ise oğlunun SMA hastasını öğrendiği zamanlarda çok büyük korkular yaşadığını ancak daha sonra bu korkuları aştığını kaydetti. Evde Bakım Hizmeti veren doktor ve hemşirelerin, acil durumlarda ne yapması gerektiğini kendisine öğrettiğini kaydeden Gök, aspirasyon işlemlerini, pansuman değişimini ve günlük bakımlarını kendisinin kolayca yaptığını söyledi. Gecenin geç saatlerinde bile problemlerini WhatsApp üzerinden hemşireye bildirdiğini ve çözüm önerileri aldığını anlatan Gök, umut dolu mesajlar verdi. Oğluna baktıkça gözleri neşeyle dolan anne Velican Gök, şunları söyledi:

"Gözleriyle, gülmesiyle anlaşıyoruz. Sıkışacağı zaman ağlar, televizyonu Pepe’yi kapatsak ağlar. O çıktığı zaman acayip gülüyor, bağırıyor, televizyonun önüne geçsek kızıyor. Kardeşleri de onu çok seviyor. İçeri girdikleri zaman hemen gülüyor onlara. Onlar da okuldan gelir gelmez Şehmuz’u öpüyorlar. Çocuklar da bakımını öğrendi. Çok önemli işlerim olduğu zaman yardımcı oluyorlar. Misafirleri bile bu odaya almıyorum. Umutsuzluğa kapılırsak çocukları kaybederiz. En önemli şey bu. Çocukla ilgilenmeliyiz. Zaten bu çocuklar çok hassas. 24 saat dinç olup çocuklarla ilgilenmemiz lazım. Hayatımız artık bu, alıştık. Dört dörtlük baktığımız zaman hayat da güzel oluyor. Kendi mutlu olunca biz de mutlu oluyoruz. İlk başlarda ellerim titriyordu, ağlıyordum. Bana öğretmeselerdi bu bakımları yapamazdım."
Kaynak: iha