AK Parti İstanbul Milletvekili Metiner, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında Anayasa’nın 138. maddesini hatırlatarak, ’Hiçbir organ, makam, merci veya kişi yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere veya hakimlere emir ve talimat veremez, genelge gönderemez, tavsiye ve telkinde bulunamaz’ dediğini belirtti. Metiner, "Zühtü Aslan istediğini diyecek, istediğini yapacak, Anayasa Mahkemesi üyeleri bir organ olarak istediğini yapacak ama hiç kimse onlara bir şey demeyecek, öyle mi? Görülmekte olan bir dava hakkında Can Dündar davası hangi aşamada, iddianamesi henüz kabul edilmiş, henüz duruşmaları başlamamış bir davadan bahsediyoruz. Birinci derece mahkemelerde süre giden bir davadan bahsediyoruz. Anayasa Mahkemesi süre giden bir dava hakkında niye alelacele bir karar verme ihtiyacı hissediyor? Adalet Bakanlığı’ndan yapılan açıklamalara göre sadece sorgu ifadelerine ve itiraz gerekçelere göre böyle bir karar verildiği anlaşılıyor. Peki Anayasa Mahkemesi iddianameyi görmeden, iddianameyi okumadan alelacele karar verme ihtiyacı niye hisseder" ifadelerini kullandı.
Anayasa Mahkemesi’ni karar verme sürecinde eleştiren Metiner, şunları söyledi:
"İddianameyi okumadığı halde, ellerindeki bütün belge ve bilgilere ulaşmadıkları halde, yerel mahkemenin nasıl karar vereceğini bilmedikleri halde nasıl Anayasa Mahkemesi süre giden bir davaya müdahale eder? Anayasa Mahkemesi hukuki bakımdan cürüm işlemiştir, hukuku katletmiştir, bir hukuk cinayetinin altına imza atmıştır. İki açıdan suç işlemiştir; anayasayı alenen çiğnemiştir. Çünkü anayasanın 138. maddesine aykırı hareket etmiştir. Yerel mahkemelere tavsiyede bulunmuştur. Ne demiştir? Sen Can Dündar’ tutuklamakla ifade özgürlüğünü, düşünce özgürlüğünü esas alan maddeleri çiğnedin. İkinci cürüm, yerel mahkemeyi itibarsızlaştırmıştır, yerel mahkemelerin iradesini yok etmiştir. Her iki halde de büyük bir cürüm işlemiştir. Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan’ın böyle bir dokunulmazlığı yok, Anayasa Mahkemesi üyelerinin böyle bir imtiyazı olamaz. Anayasa Mahkemeleri kendilerini yerel mahkeme yerine koyarak karar veremezler. Sayın Cumhurbaşkanımızın dediği şudur; ’Ey Anayasa Mahkemesi, sen yere mahkeme değilsin, sen yerel mahkemede görülmekte olan davada bu şekilde müdahil olamazsın. Müdahil olursan milletin başı olarak bende kanaatimi açıklarım’. Bu Cumhurbaşkanı’nın görevi midir? Evet bu tam da Cumhurbaşkanı’nın görevidir."
Metiner şunları kaydetti:
"Sayın Cumhurbaşkanı’mızın Anayasa Mahkemesi kararı ile ilgili mühalazaları demokratik bir tetik ve anayasanın kendisine verdiği bir görevi kullanmak bakımından hukuki anlam içermektedir. Sayın Cumhurbaşkanı’mıza hukuka sahip çıktığı için anayasanın kendisine sahip çıktığı için kendilerine şükranlarımızı iletiyoruz."
Kaynak: iha
