Yabancı kredi sözleşmeleri İngiliz hukukuna tabi
Yerlikaya Hukuk Bürosu avukatlarından Alev Elif Beller denizcilik sektöründekilerin hangi alanda yatırım ve faaliyeti olursa olsun bir şekilde yolun Londra'ya, İngiliz mahkemesinin önüne veya İngiliz tahkimi denilen hakemlik müessesesine düşeceğini belirtti.
Beller, Londra'nın dünya denizciliğinde birçok sektörün yoğun bir şekilde faaliyet gösterdiği yer olma özelliğini hiçbir zaman kaybetmeyeceğini dile getirerek "Son üç yılda yaşanan krizlere rağmen Londra, klas müesseselerinin, finans, hukuk, sigorta, brokerlik, dispecçilik gibi hizmet sektörlerinin merkezi olmaya devam ediyor. Birçok uluslararası kuruluş IMO –Uluslararası Denizlik Örgütü Londra'da bulunuyor ve Londra denizcilik sermayesinin kaynağı yer olmayı sürdürüyor" dedi.
PandI Club'leri yani mali mesuliyet sigortacılarını unutmamak gerektiğini söyleyen Beller şöyle devam etti: "Çoğunluğu Londra'da faaliyetlerini yürütüyorlar. Londra'ya iş, kaynak, istihdam yaratan ekonomiyi besleyen denizcilik sektörünün en önemli alt yapısı İngiliz deniz hukuku. Bu hukuk sistemi 19. yüzyıldan bu yana tatbikatla öylesine gelişmiş bir durumda ki, tüm navlun mukaveleleri yani charter party ve konişmento sistemi İngiliz hukuku tarafından belirlenmiş, matbu sözleşmeler olmakta."
Gemi inşa sözleşmeleri İngiliz hukukuna tabi
Gemi kiracıları, taşıyanlar, gemi sahipleri, brokerler, acenteler herkesin yaptıkları tüm faaliyetleri İngiliz hukuku sözleşmeleri ile yapmak zorunda olduklarını kaydeden Beller "Bu hukuk kodifike olmamış bir sistem ve bu sebeple ortaya cıkan ihtilaflar çok sayıda örneğe mahkeme ve hakem kararına dayanmak suretiyle, İngiliz avukatlar tarafından takip ediliyor. Öyle ki, finans sözleşmelerinde yani armatörlerin gemi kredisi veya liman veya işletme sermayesi vesair temini gibi konularda kredi kullandıkları yabancı banka veya finans kuruluşları kredi mukavelelerinin İngiliz hukukuna tabi olacağını ve ihtilaf halinde İngiliz hukukunun uygulanacağını hüküm altına almaktadır" dedi.
Bu mukavelelerin bazen çok hukuklu bir görüntü arz ettiğini ifade eden Beller bir İskandinav bankası kredi temin ettiğinde, kredi veren kuruluşun belli bazı koşullarda Norveç hukukunu yetkili kıldığını söyledi. Eğer Türk müşterisi varsa bu takdirde sözleşmede İngiliz hukuku koşullarının geçerli olduğunu belirten Beller gemi inşa sözleşmelerinin de İngiliz hukukunun hâkim olduğu bir alanı meydana getirdiğini işaret etti.
Beller armatörlerin gemi kredisi veya liman veya işletme sermayesi temini gibi konularda kredi kullandıkları yabancı banka veya finans kuruluşları kredi mukavelelerinin İngiliz hukukuna tabi olacağının hüküm altına alındığını söyleyerek "Tüm Türk denizciler, hayatlarının bir anında kendilerini, ehil, tecrübeli, esnek, çok örnekli ve maalesef pahalı bir sistem olan İngiliz avukatı, hakemi dispeçörü veya mahkemesi önünde bulmaya devam edecektir. Londra bağlayıcı olmaya devam edecektir" dedi.
