Türkiye ile olan ticari ilişkilerini daha da güçlendirmek isteyen Antwerp Liman İdaresi geçtiğimiz hafta pazartesi günü İstanbul Four Seasons Hotel’de bir tanıtım toplantısı düzenledi. Liman yetkilileri yaptıkları çeşitli sunumlarla  Antwerp Limanı’nın avantajlarını Türk sanayi ve lojistik lojistik hizmet veren işletmelerin yetkilileri ile paylaştı. Antwerp liman yetkililerinin yanı sıra Antwerp liman ve lojistik firmaları ile çok sayıda Türk firma yetkilisi de toplantıda hazır bulundu.

“Türkiye için en önemli limanız”

Toplantı sonrası Perşembe Rotası’nın sorularını yanıtlayan Arnouts, Türkiye ile yüzde 58 oranında bir kargo yoğunlukları olduğunu ve Türkiye ile Antwerp arasında giderek büyüyen bir ticaret hacmi görüldüğünü söyledi. Antwerp limanının Türkiye açısından en önemli liman olduğunu kaydeden Arnouts, limanının sunduğu avantajları şu şekilde özetledi: “Türkiye bizi tercih ederek Avrupa’ya daha ucuza, daha hızlı ve daha çok bağlantı ile gidiyor. Biz Türkiye’yi Avrupa’ya açan önemli bir limanız. Sadece 2009 yılında  iki ülke arasında 10 milyon tonluk bir ticaret hacmi söz konusu. Antwerp Limanı Türk şirketlerine birçok avantajı bir arada sunuyor. Limanımızın çok işlevli ve tüm yüklere yönelik düzenli bağlantılarının olması, birçok avantajı da beraberinde getiriyor. Tüm büyük Türk limanlarına haftalık ve aylık konteyner ve dökme yük hatlarımız var. 500’ü aşkın limana doğrudan hizmet verebiliyoruz. Bu limanların 300’ü haftalık olarak rağbet görüyor. Antwerp Limanı, müşterilerine birçok mali avantaj da sunuyor; KDV ödemesinin ertelenmesi, likidite avantajı ile nakit akışındaki gereksiz vergilerin olmaması, Belçika’dan KDV nosu talep edilmemesi, banka garantilerine ihtiyaç duyulmaması, sınır gümrüklerinde durdurulmaksızın AB içinde mallarınızın hızla depolanması ve nakliyesi. Kısacası Antwerp limanı aracılığı ile AB içinde etkili ve esnek lojistik imkanları sunabiliyoruz.“

“Başarının anahtarı  kombine taşımacılık”

Krize rağmen Türkiye’nin büyüme göstermiş olmasının gelişimin de bir göstergesi olduğunu ifade eden Arnouts, gerekli yatırımlar yapıldığı takdirde  Türkiye limanlarının Avrupa limanları ile yarışabilir hale geleceğini söyledi. Arnouts Türkiye ile ilgili görüşlerini şu şekilde özetledi: “ Evet, Türkiye’de liman yatırımları yapılıyor. Hem limanlarda hem iç bölgelerde yeniden yapılanma planları gündeminizde. Siz çok özel, büyük ve coğrafik açıdan stratejik öneme sahip bir ülkeye sahipsiniz.  76 milyon nüfusunuz ve yeterli iş gücünüz var. İnsanlarınız zeki ve çalışkan.  Kısacası Türkiye  tüm imkanlara sahip. Tek ihtiyacınız olan lojistik alanına daha fazla yatırım yapmak. Hem liman yatırımlarına devam etmelisiniz hem de demiryolu ve karayolu taşımacılığına. Bence yine de iyi gidiyorsunuz.  Türkiye iç bölgelerde de taşımacılığı geliştirir ve liman yatırımlarını artırırsa, gelecekte çok daha iyi bir yerde olacaktır.”


“Hedefimiz genel kargoda birinci olmak”

Çin limanlarının yükselişe geçmesi ile dünya sıralamasında 14 sıraya gerilediklerini kaydeden Arnouts, “Çin’in  kendi içindeki yük trafiği fazla. Ancak uluslararası taşımacılık olarak bakarsak dünyada 7. sıradayız” dedi. Scheldt Nehri’nin gemilerin 100 km’ye kadar iç bölgelere girmesini de sağladığını belirten Arnouts, “Çok yüksek bir üretim kapasitemiz var. MSC gibi bazı müşterilerimiz üretim kapasitesi en yüksek liman olduğumuzu düşünüyorlar. Hedefimiz en büyük genel kargo limanı olmak. Bu ne zaman gerçekleşir tam olarak söyleyemem, ama çok uzak değil. Avrupa’nın en büyük limanı olan Rotterdam, yakıt taşımacılığında birinci sırada geliyor. Çok büyük yakıt gemilerine hizmet verebiliyor. Biz bunu yapamayız.  Ama konteyner ve konvensiyonel yüklemede biz daha öndeyiz” şeklinde konuştu.
Editör: TE Bilişim