Limanda yapılan değişiklikleri yasallaştırması beklenen plan, ilçede tepkilere neden oldu. Kuşadası Kent Meclisi Derneği Başkanı Nilgün Öğünçlü, bakanlığın hazırladığı imar planına imza atanların suç işlediğini ileri sürdü.
2003 yılında özelleştirilen Kuşadası Limanı'yla ilgili tartışmalar bitmek bilmiyor. Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nın, özleştirme ihalesi Danıştay, İmar Planı Aydın 1'inci İdare Mahkemesi, inşaat ruhsatları da Kuşadası Belediyesi tarafından iptal edilen limandaki 56 işyerinin yasal hale getirilmesi ve balıkçı barınağının doldurulup, kruvaziyer gemilerinin yanaşması için üçüncü iskele yapılmasını içeren planı onaylayıp, göndermesi ortalığı karıştırdı. Kuşadası Belediyesi'nin çağrısı üzerine, bakanlığın bu kararına karşı sivil toplum kuruluşları ve siyasi parti temsilcileri güçbirliği oluşturdu. Güçbirliğinden yapılan açıklamada, 2005 yılında limanı alan ortaklığın isteği üzerine TBMM'den özel yasa çıkartıldığını hatırlatarak, “Bakanlık, bu kararıyla mahkemeleri ve Kuşadası kamuyounu dikkate almadığını göstermiştir” denildi.
Kuşadası Kent Meclisi Derneği Başkanı Nilgün Öğünçlü ise Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nın gönderdiği Kuşadası Limanı'yla ilgili yeni imar planını onaylayanların suç işlediğini savunarak, “Mahkemenin verdiği kararla limandaki 56 işyeri, yaşadışı hale gelmiştir. Ayrıca, başka bir bakanlık tarafından Çevre Etki Değerlendirmesi (ÇED) süreci durdurulmuş bu işyerleri, bakanlığın yeni imar planıyla yasallaştırılmak isteniyor. Limanın ihalesi mahkeme tarafından iptal edilmişken, işletmecisinin böyle bir talepte bulunmaya hakkı yok. Asıl önemli olan ise iptal edilen plan gerekçelerine aykırı yeni bir plan yapılmış olması. Bu durum, planı onaylayanlar için suç unsuru oluşturur. Bu görevi kötüye kullanmaktır. İtiraz hakkımızı kullanacağız” diye konuştu.
Öte yandan, bakanlığın gönderdiği yeni imar planı geniş kapsamlı olarak tartışılması için Belediye Meclis Salonu'nda, bugün, ilçedeki tüm belediye meclisi, il genel meclisi, sivil toplum kuruluşları siyasi partiler, muhtarlar ile diğer ilgili kuruluşların da katılımıyla bir toplantı düzenlenecek.
Neler yaşandı?
Özelleştirmede Ofer- Kutman ortaklığının aldığı Kuşadası Limanı'na 56 işyeri yapması ilçedeki sivil toplum kuruluşları (STK) karşı çıkmıştı. 19 Ocak 2005'te yapılan değerlendirme toplantısında Global Yatırım Holding'in sahibi Mehmet Kutman, STK'ların işyerlerinin yapılamayacağına örnek gösterdikleri Kıyı Yönetmeliğini kastederek “Bunlar önemli değil. Bu kanunlar çıkar, genelgeler, yönetmenlikler bir gün kanuna dönüşür” demişti. 3 Temmuz 2005 günü toplanan TBMM, Kıyı Kanunu'nda Kutman'ın sözünü ettiği değişikliği yapmıştı.
Bu süreçten sonra liman ile ilgili tüm işlemler STK'lar tarafından mahkemelere taşınmıştı. Dönemin AK Partili Belediye Meclisi Üyeleri Ahmet Altınsoy ile Nilgün Öğünçlü'nün başvurusunu değerlendiren Danıştay 6. Dairesi, 09 Kasım 2009 tarihli kararında, Kuşadası Limanı Uygulama İmar Planı ve Plan Notlarını iptal etmişti. Böylelikle, yapılan 56 işyeri kaça hale gelmişti. Yine Öğünçlü'nün başvurusunu ele alan Aydın 1. İdare Mahkemesi, 2003 yılında yapılan özelleştirme ihalesini iptal etmişti.
Bu kararları göz önünde bulunduran Kuşadası Belediyesi geçtiğimiz Ekim ayında limandaki işyerlerinin yıkılması için harekete geçmişti. Ancak işletmeci firmanın, ‘Yürütmeyi durdurma’ kararı aldırması üzerine mahkeme sonucu beklenmeye başlandı. Tüm bu gelişmelere rağmen limana ek tesisler yapmayı, balıkçı barınağını doldurarak otopark ve üçüncü iskele yapmayı hedefleyen limanın işletmecisi, ÇED süreci için bakanlığa başvurmuştu. Ekim ayında Kuşadası'nda yapılan iki olaylı ÇED toplantısından sonra Çevre ve Orman Bakanlığı'nda yapılan değerlendirmede mahkeme kararları göz önünde bulundurularak süreci durdurmuştu.
