Kıbrıs’ın dünyada en çok bilinen ve en çok fotoğrafı çekilip yayınlanan tarihi mekanında terkedilmiş binalar, asfalt yolu üzerindeki çukurlar, etrafa yayılan kokular, dökülen balkon mermerleri, duvarlarda yetişen ağaçlar, dev klima cihazları ve çok pis durumdaki tekne bağlanma noktaları, ilgisizliği tüm açıklığıyla ortaya koyuyor.

Teknelerin bağlandığı noktalarda, yatlara elektrik verilen kablo ve fişler adeta suyun içinde yüzüyor ve ölüm tehlikesi yaratıyor.
Teknelerin bağlandığı noktalardaki iskelelerin en son 1970’li yıllarda Rumlar tarafından yapıldığını öne süren bazı çevre sakinleri, “limandan hükümet mi, belediye mi sorumlu henüz doğru dürüst karar verilemediği için bakım ve onarımı da aksıyor” dedi.
Her gün onlarca turistin gezdiği, özellikle yaz günlerinin ve akşamlarının en popüler merkezi olan Girne Yat Limanı’ndaki café ve restoran işletmecileri, “artık derdimizi gazetecilere anlatmaktan usandık” derken, turizm ülkesi KKTC’de, limanın pırıl pırıl olması gerektiğine dikkat çektiler.

Tarihi binanın üzerindeki ağaçlar

Limanın tam orta yerinde terkedilmiş küçük bir tarihi bina bulunuyor. Camları kırık olan bu binanın üzerinde yaban otların yanında, ağaçlar da büyümüş. Kıbrıs Türk Otelciler Birliği Başkanı Mehmet Dolmacı, “bu bakımsız binayı biz talep ettik, bir enformasyon ve sanat merkezi haline getirmek istedik ama henüz sonuç alamadık” derken, bölge esnafı, bahsedilen binanın yıllardır atıl durumda ve çevre kirliliği yaratır şekilde öylesine durduğunu anlattı.
Yüzyıllardan beri ülkenin en önemli ticaret ve turizm merkezi olmayı başarmış Girne kentindeki bu tarihi mekanın mutlaka elden geçirilmesini talep eden esnaf arasında, “dünyada başka örnekleri de var, özelleştirilsin” diyenler de bulunuyor.
Girne Belediyesi, “biz her türlü temizlik hizmetini veriyoruz” derken, bir başka esnaf, Vakıflar İdaresi, Turizm ve Çevre Bakanlığı ile belediyenin ciddi bir şekilde oturup, bakımı konusunda adım atması gerektiğine vurgu yaptı.

Editör: TE Bilişim