Osmanlı İmparatorluğu tarafından gemilerin yükleme- boşaltma yapabileceği uluslararası ticaret ve sanayi alanı oluşturulması için Zonguldak'ın Çaycuma ilçesine bağlı Filyos beldesinde liman ve endüstri bölgelerinden oluşan proje geliştirildi. Bölge, 2014 yılında Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından yatırım programına alındı. 6 milyon metrekarelik alan 2015 yılında 'Filyos Endüstri Bölgesi' ilan edildi. İnşaatı 2016 yılında başlayan ve üst yapısı büyük ölçüde biten Filyos Limanı, tamamlandığında Türkiye'nin 3'üncü büyük limanı olacak. Aynı zamanda Türkiye'nin uluslararası deniz ticaretinde de önemli konumda bulunacak. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından endüstri bölgesinin altyapı, üstyapı ve idaresinde sorumlu yönetici şirket, geçen yıl çalışmalara başladı.

İlk konukları Fatih ve Kanuni 

Filyos Limanı'nın önemi, Karadeniz'deki doğal gaz rezerviyle de daha da arttı. 2 bin 450 metre mendirek, 3 bin metre rıhtım boyu, 19 metrelik draftı ve 25 milyon ton kapasitesi bulunan Filyos Limanı, bir anda doğal gaz aramalarının merkezi konumuna geldi.

Limanın ilk konuğu Fatih sondaj gemisi oldu. Fatih, doğal gaz çalışmaları öncesi 30 Haziran 2020'de Filyos'a geldi ancak sondaj öncesi son hazırlıkları nedeniyle limana girmedi. Fatih'in Zonguldak'ın 175 kilometre açığında bulduğu 405 milyar metreküp doğal gaz rezervinin ardından ise limanda hummalı bir çalışma başladı. Fatih sondaj gemisinin tüm ihtiyaçları Filyos Limanı'ndan karşılandı.

Filyos Limanı'nın 25 milyon ton kapasitesiyle önemli bir ticaret alanı olduğunu ifade eden Prof. Dr. Yıldırım, "Doğal gazın keşfiyle birlikte doğal gazın karaya çıkış noktası olarak kullanılabilecek aslında en optimal alan olma özelliğini koruyacak. Filyos Limanı ayrıca büyük tesislere, büyük firmalara ev sahipliği yapacakmış gibi gözüküyor. Bu bölgede de bazı değişiklikleri de getirecek. Büyük ölçekli firmaların buraya geliyor olması bir istihdam meselesini gündeme getirecek. Firmaların ihtiyaç duyacağı iş gücünün buraya çekilmesine dair bazı politikaların gerekliliğini ifade edebiliriz burada. Zonguldak bölgesi taş kömürüyle Türkiye'nin merkezi olmuş ve pek çok kentten iş gücü çekmiş bir kent. Fakat taş kömürünün önemini yitirmesi ile şehir her geçen gün önemini kaybetti diyebiliriz. İş gücü buraya gelmedi ve göçler başladı. Ancak bunun tersine dönmesi için burası bir fırsat. Sadece Zonguldak için değil, bölge için de bu bir fırsat. Tüm şehrin, sivil toplum örgütlerinden sanayi odaları valilik ve tabii ki üniversitenin bu değişime hazırlık yapması gerekiyor diye düşünüyorum" dedi.

Filyos'un Türkiye'ye katkılarının konuşulacağı bir çalıştayın düzenleneceğini kaydeden Prof. Dr. Yıldırım, "Üniversitemiz Şubat ayında gerçekleşecek bir çalıştayla bu konuya nasıl katkı vereceğini değerlendireceği Türkiye'nin çeşitli illerinde görev yapan bilim adamları, uzmanlar ve sahadaki insanları bir araya getirerek bu konuda ki yaklaşımını netleştirmeye çalışacak. Bu sayede bu oluşumun, bu değişimin içerisinde yer alacak. Burada tüm kurumlar iş birliği içinde bu değişimi başarılı bir şekilde yürütürlerse bölgenin bundan çok kazanç sağlayacağın söyleyebiliriz. İstihdam, ekonomik canlılık ve diğer sosyal fırsatlar anlamında yeni bir dönüşümü, yeni bir değişimi beraberinde getireceğini söylemek mümkündür" ifadelerini kullandı.

Editör: TE Bilişim