Küçük Erenköy’e yat limanı yapılması için tüm girişimlerini yıllar önce tamamlayan, iki kez iki farklı bakanlar kurulundan sözleşme yapılması kararı çıkmasına rağmen kendisiyle bir türlü sözleşme imzalanmayan Kıbrıslı Türk işadamı Altan Hüseyin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvurmaya hazırlanıyor. Konu ile ilgili konuşan Altan Hüseyin, “Yıllardır sessiz kalmayı tercih ettim, inandığım devletimi mahkemeye vermek gibi bir niyetim asla olmadı; zaten olası bir tazminat davasının Türkiye’ye karşı açılacak olması benim için ayrı bir utanç olacaktı ama artık bıçak kemiğe dayandı, beni buna hükümetimiz zorladı” dedi. Lefkeli tanınmış sima, Gemikonağı’ndaki Soli Inn Hotel’in sahibi Halil Hoca’nın denizcilik tutkunu mühendis oğlu Altan Hüseyin (58), Bakanlar Kurulu, Devlet Emlak ve Malzeme Dairesi ile Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı aleyhine 15 milyon sterlinlik tazminat davası açtı. Altan Hüseyin’in avukatı Güneş Menteş, Cyprus Today’e konuyla ilgili verdiği demeçte, “Sayın Altan Hüseyin çok sevdiği yatı Soli Queen’i satıp, hayalini gerçekleştirmek için Küçükerenköy’e ev yaptı ve oraya yerleşti” dedi. Bu bir tutku Altan Hüseyin, başından geçen olayları özetle şöyle anlattı: “1989 yılında gemiciliğe merak sardım. Gerekli kursları tamamladım, gemici oldum. Bu bir tutku haline dönüştü... Bodrumdan bir yat aldım. Gezdiğim gördüğüm limanlara hayran oldum. Bir gün kendi ülkemde de yapılması en büyük hayalim haline geldi... Başvurdum. İdeal bir yer olan Küçük Erenköy’deki yeri buldum. Yatırımcılar, her şey hazırdı. 2007 yılında, Bakanlar Kurulu’nun S(K-11)308 numaralı kararı ile Tatlısu belediyesi sınırları içerisinde 25 dönümlük arazi 49 yıllığına bana kiralandı. Bu karar üzerine Port Cyprium yat limanı projesi hayata geçirildi. Liman projesi 2008 yılında Londra’da düzenlenen dünyaca ünlü gemicilik fuarında tanıtıldı ve büyük ilgi gördü. Tüm yasal izinler, her şey alındı. 2009 yılında bir bakanlar kurulu daha çıktı. 2011 yılında tüm izinler hazırdı ancak Emlak ve Malzeme Dairesi araziyi bana devredecek sözleşmeyi imzalamadı, hazırlamadı. Ne yazık ki Sayın Ulaştırma Bakanı Ahmet Kaşif’in sözlü “olur”u yeterli olmuyor.” Altan Hüseyin, her türlü banka garantisinin hazır olduğunu ancak arazi kiralanmadan yatırımcıların ilgilenmesinin şu anda mümkün olmadığını anlattı. Yüksek İdare Mahkemesi haklı buldu Altan Hüseyin, devlete karşı daha önce Yüksek İdare Mahkemesi’nde dava açtıklarını ve mahkemenin “ihmal” edildikleri yönünde karar verdiğini de hatırlattı. Bu kararla Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne gitmeleri halinde kazanacaklarından emin olduğunu da ifade eden Hüseyin, “Bizim amacımız, devletimizi mahkum etmek, hele hele Türkiye’yi yargılatmak değildir, hakkımızı istiyoruz, iki kez verilmiş bakanlar kurulu kararının uygulanması gerektiğine inanıyoruz” dedi. Müsteşar ciddi yatırımcı görmek istiyor Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Ahmet Kaşif, geçtiğimiz gün yaptığı bir açıklamada bölgede bir yatırımcıya yat limanı izni verilmek üzere olduğunu üç kişinin de başvurusu bulunduğunu belirtti. Ancak bakan kaşif isim vermedi. Aynı bakanlığın müsteşarı Suat Yeldener de Cyprus Today’e yaptığı açıklamada, “Sayın Altan Hüseyin bize ciddi yatırımcılar getirmelidir. Biz, denizi, satması için birilerine verecek değiliz” dedi. Belediye başkanı projeyi destekliyor Konu ile ilgili konuşan Tatlısu Belediye Başkanı Hayri Orçan, en başından bu olayı desteklediklerini ve bölgeye liman yapılmasının, ciddi kalkınma anlamına geleceğini belirtti. Orçan, “Olayı en başından biliyoruz. Müsteşarımızın ciddi yatırımcı bekledikleri sözüne katılmıyorum. Altan Hüseyin Bey’le sözleşme yaparsınız, iki kez verilmiş bakanlar kurulu kararını uygularsınız ve makul bir süre tanırsınız... Bu sürede yatırım başlamazsa, o zaman elinden alırsınız” dedi. “Tarlalar benim” Konuyla ilgili, “Her yerde haber var” adlı programı izlediğini söyleyen bir vatandaş; “Sayın Altan Hüseyin’in liman yapacağını söylediği topraklar babama aittir” dedi. Vatandaş, Kıbrıs'ı arayarak, “konu mahkemelik oldu, toprak bizimdir ve üzerine liman yapılması için Sayın Altan Hüseyin’e iznimiz yoktur” dedi. Aynı vatandaş, bu konuyu dilediği zaman, dileyen her yetkili ya da Altan Hüseyin ile ekranda tartışabileceğini de iddia etti.