TRT Haber'de yayınlanan programda 1960'tan 2020'ye kadar uzanan geçtiğimiz 60 yılda İstanbul Boğaz'ında meydana gelen deniz kazaları hatırlatıldı. Yaşanan bu arıza, çarpışma ve sürüklenmelerin nedeni ve alınabilecek önlemlerin konuşulduğu programda Yüksek Mühendis Kaptan ve Deniz Emniyeti Derneği Başkan Cahit İstikbal önemli değerlendirmelerde bulundu.
Akıntı nedeniyle her yıl en az 2 kaza!
2020'de 40 bin kadar geminin geçtiği İstanbul Boğazı'nın dünyanın en tehlikeli su yollarından biri olduğunu belirten Kaptan Cahit İstikbal; ''İstanbul Boğazı dünyanın en tehlikeli su yollarından bir tanesidir. Gemiler 12 tane dönüşle 18 deniz mili uzunluğundaki bu boğazı geçiyorlar. En tehlikeli dönüş de dün kazanın meydana geldiği 85 derecekik bir dönüş olan Yeniköy dönüşüdür. Bu dönüşün bir özleliği de akıntının burada farklı bir özellik göstermesi, dolayısıyla gemi döndükten sonra gemilerin baş taraflarından iç akıntıyı kapmasına sebep olarak gemiye herhangi bir şans bırakmamasıdır. Eğer kaptan tecrübeli değilse ve dünkü olaydaki gibi kılavuz kaptan alınmamış ise, gemiler orada akıntıya kapılarak yalıların önüne sürüklenmekteler. Maalesef her yıl en az 2 kaza bu akıntıya kapılma nedeniyle oluyor.'' açıklamalarında bulundu.
Kılavuz kaptan alınmaması kazalarda önemli bir faktör!
Gemiye kılavuz kaptan alınmasının İstanbul Boğaz'ı geçişindeki önemi hakkında sorulan soruyu cevaplandıran Kaptan İstikbal; ''Boğaz'da kılavuz kaptan alınmaması tabii ki kazaların meydana gelmesinde önemli bir faktör. Kılavuz kaptan, Uluslararası Denziciik Örgütü tarafından şiddetle tavsiye ediliyor. Ayrıca Türkiye Cumhuriyeti devleti de, Türk Boğazları Deniz Trafik Düzeni Yönetmeliği'nde kılavuz kaptan alınmasını tüm gemilere şiddetle tavsiye ediyor. Alınmadığı zaman, dünkü olayda gördüğümüz gibi olumsuz sonuçalarla karşılaşabiliyoruz. İstanbul Boğazı'nda yaklaşık 2 günde bir kazaya yakın durum meydana geliyor. Ayda da 2 tane kazaya rastlıyoruz. Bu çok yüksek bir rakam. İstanbul Boğazı'nın akıntıları ve ayrıca bu bölgede yoğunlasan standart altı taşımacılık ile gemilerin teknik bakımdan uygun olmaması ve makine arızaları gibi etkenler kazaların oluşmasında temel faktörler olarak ortaya çıkıyor.'' ifadelerini kullandı.
''Dünyanın en tehlikeli su yoludur''
İstanbul Boğazı'nın dar ve kıvrımlı yapısının gemileri zorladığını vurgulayan Kaptan Cahit İstikbal; Boğaz'ın başka bir benzeri yok. Ancak dar ve kıvımlı olamsı bakımından belki nehirleri benzetebiliriz. Fakat nehirlerde de bu derece kekin dönüşler yok ve karşı akıntılar oluşmamakta. Bu nedenle İstanbul Boğazı için ''Dünyanın en tehlikeli su yoludur.'' demek yanlış olmaz.'' dedi.
''Tüm kaptanlara mutlaka kılavuz kaptan almalarını tavsiye ediyorum!''
Boğaz'da meydana gelen kazalarda kaptanın rolu hakkında konuşan Kaptan İstikbal; ''Kaptanların hatası var diyemeyiz. Tüm kaptanlardan İstanbul Boğazının akıntılarını bilmesini ve gemilerin nasıl tepki vereceğini, kaza ya da kazaya yakın durum meydana geldiğinde de nereden nasıl yardım isteneceğini, en kısa sürede nasıl müdahale edeceğini bilmelerini bekleyemeyiz. Zaten bu yüzden, tekrar ediyorum, kılavuz kaptan alınması şiddetle tavsiye ediliyor. Ben tüm kaptanlara seslenerek, boğazdan geçerken mutlaka kılavuz kaptan almalarını tavsiye ediyorum.'' dedi.
''Boğazlara yüzer gezer römorkörler konuşlandırılamasını tavsiye ediyoruz!''
Kaptan İstikbal, boğazlarda alınabilecek önlemler hakkında konuşarak; ''Ayrıca Deniz Emniyet Derneği olarak da, boğazlarda bir emniyet önlemi olarak, belli bölgelerde konumlandırılmış hazır bekleyen yüzer gezer römorkörler konuşlandırılmasını tavsiye ediyoruz. Bu römorkörler herhangi bir olumsuzluk olduğunda kısa sürede geminin yanına vararak müdahale edebilirler. Dolyısıyla bunun da bir önlem olarak dikkate alınmasını yetkililere arz ediyorum.'' ifadelerlini kullandı.
