İstanbul'daki "askeri casusluk" davasında karar İSTANBUL (AA) - Anayasa Mahkemesi'nin "hak ihlali" yönünde verdiği kararın ardından yeniden görülen İstanbul'daki "askeri casusluk" davasında kararını açıklayan mahkeme heyeti, üzerilerine atılı suçları işlemediğinin anlaşıldığı gerekçesiyle 56 sanığın beraatine karar verdi. Anadolu 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada, karar Mahkeme Heyeti Başkanı Selçuk Kaya tarafından açıklandı. Mahkeme heyeti, aralarında emekli Albay İbrahim Sezer, emekli Tuğamiral Şafak Yürekli'nin de bulunduğu 56 sanık hakkında, "haksız çıkar amaçlı suç örgütü kurmak, yönetmek, üye olmak", "özel hayatın gizliliğini ihlal", "haberleşmenin gizliliğini ihlal", "kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması", "devletin güvenliğine ilişkin belgeleri yok etme, tahrip etme ve sahtecilik yapma ve bu belgeleri temin etme", "fuhşa teşvik, yer temine ve arabuluculuk etme" ve "casusluk" gibi suçlardan cezalandırılmaları istemiyle kamu davası açıldığını hatırlattı. Dosya kapsamında toplanan deliller, sanık savunması, dijital delillerle ilgili bilirkişi raporu ve delillerin toplanmasındaki usulsüzlükleri dikkate alan mahkeme heyeti, sanıkların üzerilerine atılı suçları işlemediğinin anlaşıldığı gerekçesiyle beraatlerine hükmetti. Mahkeme heyeti, soruşturma ve kovuşturma aşamasında görev almış, hukuka aykırı delil toplayan, temin eden, soruşturma ve kovuşturma makamları hakkında hukuki ve cezai sorumluluklarının tespiti amacıyla Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulmasını kararlaştırdı. Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Adli Emaneti'nde bulunan dava dosyasına ait bazı dijital ve yazılı deliller ile raporların dosyada delil olarak saklanmasına karar veren mahkeme heyeti, bazı DVD ve CD'lerin de kararın kesinleşmesinin ardından sahiplerine iadesine hükmetti. Mahkeme heyeti, daha önceki hükümle haklarında mahkumiyet kararı verilen ve ilamları adli sicil kayıtlarına işlenen sanıklarla ilgili mahkemenin kararı kesinleştiğinde sabıka kayıtlarının iptali için tali karar fişi düzenlenerek, Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğü'ne gönderilmesini kararlaştırdı. - Tazminat davası açabilecekler Mahkeme heyeti, yargılama süresinde gözaltına alınan ve tutuklanan sanıklara, hazine aleyhine haksız gözaltı ve tutukluluk nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası açma haklarının olduğunu hatırlattı. Beraat eden ve kendini avukatla temsil ettiren sanıklara hüküm tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesine göre belirlenen 3 bin 600 lira vekalet ücretinin hazineden alınarak sanıklara verilmesi kararlaştırıldı. Öte yandan mahkeme heyeti, kararını oy birliği ile aldığını açıkladı. Mahkeme heyetinin kararını açıklamasının ardından, sanıklar ve yakınları duruşma salonu önünde hatıra fotoğraf çektirdi. - "İlk defa adil yargılanarak tüm üyelerin oy birliği ile bir beraat kararı çıktı" Davanın sanıklarından emekli Albay İbrahim Sezer, gazetecilere yaptığı açıklamada, 6 yıldır bu dava ile uğraştıklarını söyledi. Bu dava ile ilgili bu güne kadar hiç konuşmadığını kaydeden Sezer, sözlerini şöyle sürdürdü: "Sebebi o dönem adalete olan inancımı yitirmiş olmamdı. O dönem mahkeme safhası olsun, emniyet safhası olsun bu kumpası hazırlayanlarla ortak hareket eden bir grup vardı. İlk defa adil yargılanarak tüm üyelerin oy birliği ile bir beraat kararı çıktı. Bu beraat kararı kaybettiklerimizi geri getirir mi bilemiyorum. Ama bugün İstanbul Anadolu Adliyesi'nin tam kalbinde bize bu kumpası kuranlara sesleniyorum. Bize bu kumpası kuran mahkeme heyeti başkanı tutuklu, üyeleri açığa alındı. O dönemin kolluk kuvvetinin çoğu içeride tutuklu ve kaçanlar var. Ben onlara sesleniyorum, ben tam adaletin kalbinin attığı bu yerde buradayım, onlar nerede? Türk milletine bunu havale ediyorum. Umarım asrın bu rezil ve aşağılık davasında bizim yaşadıklarımızı başka insanlar yaşamaz. Ben bugün adaleti sağlayan Anadolu 5. Ağır Ceza Mahkemesi'ne ve heyetine bizleri adil yargıladıkları için teşekkür etmek istiyorum." Sezer'in avukatı Mahir Işıkay da, "Bu kumpas davalarının içinde en alçağı, en inciticisi, en onur zedeleyici olanı buydu. Sadece darbecilikle kalmadı. TSK mensupları aynı zamanda, fuhuş, şantaj, casuslukla suçlandılar. Ancak inandığımız değerlerin arkasında durarak sonunda beraat edeceğimiz inancıyla hareket ettik. Bu da bu gün tescillendi. Bu süreç burada bitmedi. Bizim temennimiz. bu kumpası kuranlar, alet olanlar göz yumanların da en az bizim yargılandığımız kadar adi bir şekilde yargılanmalarını görmek" diye konuştu. - Davanın süreci Kapatılan İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi, "şantaj ve askeri casusluk'' iddialarına ilişkin emekli Albay İbrahim Sezer'in de aralarında bulunduğu 4'ü tutuklu 56 sanığın yargılandığı davaya ilişkin kararını 2 Ağustos 2012'de açıkladı. Bütün sanıkların ''fuhuş'' ve ''askeri casusluk'' suçlarından beraatlarına hükmeden heyet, sanıklar İbrahim Sezer, Tamer Zorlubaş, Mehmet Seyfettin Alevcan ve Deniz Mehmet Irak'ın tahliyesine karar verdi. Tuğamiral Şafak Yürekli'nin ''suç örgütüne yardım etmek ve yasaklanan bilgileri temin etmek'' suçlarından 2 yıl 7 ay 20 gün ve emekli Albay İbrahim Sezer'in de ''suç örgütü üyeliği, devletin güvenliğine ilişkin belgeleri kullanmak ve özel hayatın gizliliğini ihlal'' gibi suçlardan 15 yıl 7 ay 14 gün hapisle cezalandırılmasına karar veren heyet, benzer suçlardan eski TÜBİTAK Daire Başkanı Yücel Çipli'nin 13 yıl 6 ay 15 gün, eski TÜBİTAK görevlisi Merdan Metin'in 8 yıl 4 ay, Yarbay Mehmet Seyfettin Alevcan'ın 15 yıl 7 ay 14 gün, Zeki Mesten'in 11 yıl 3 ay, Tamer Zorlubaş'ın 7 yıl 11 ay, Yüzbaşı Ebru Nilhan Bozkurt'un 5 yıl 10 ay ve Yüzbaşı Yekdane Ebru Ercüment'in de 9 yıl 2 ay hapisle cezalandırılmasına hükmetti. Diğer 36 sanığı da benzer suçlardan 1 yıl 8 ay ile 10 yıl 7,5 ay arasında değişen oranlarda hapis cezasına çarptıran heyet, bir sanığın dosyasının ayrılmasını, 10 sanığın da tüm suçlardan beraatını kararlaştırdı. - Yeniden yargılama talebi reddedilmişti Temyiz incelemesi yapan Yargıtay 9. Ceza Dairesi, 6 Aralık 2013'te 43 sanık hakkında verilen mahkumiyet ve beraat kararlarını onadı. Onama kararının ardından 43 sanık hakkında yakalama emri çıkarıldı, bu sanıklardan Necmi Yıldırım, Tamer Çetin, Adnan Yılmaz, Alpay Aksu ve Senay Hatice Sarıgöz tutuklandı. Haklarındaki kararlar onanan 25 sanığın avukatları, "Ergekenon" ve "Balyoz" davalarında kumpas kurulduğu iddialarına ilişkin bazı siyasilerin beyanlarını dikkate alarak, İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ne yeniden yargılama talebinde bulundu. Yeni bir heyet tarafından değerlendirilen talep, 4 Şubat 2014'te "siyasiler ve yazarların beyanlarının, yeni delil olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı" gerekçesiyle reddedildi. 6526 sayılı Terörle Mücadele Kanunu ve Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un yürürlüğe girmesinin ardından yargılamayı yapan İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi de diğer Terörle Mücadele Kanunu'nun 10. maddesiyle görevli mahkemeler gibi kapatıldı ve bu dosya Anadolu 5. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Davanın tüm sanıkları, yargılamanın yenilenmesi talebinin reddedilmesi üzerine 6 Ocak 2014'ten itibaren Anayasa Mahkemesi'ne "hak ihlali" yapıldığı gerekçesiyle bireysel başvuruda bulundu. Anayasa Mahkemesi de 9 Ocak 2015'te 44 sanığın "haklarının ihlal edildiği" yönünde karar verdi. Anadolu 5. Ağır Ceza Mahkemesi de kararın eline ulaşmasının ardından infaz aşamasında bulunan 44 hükümlünün infazının durdurulmasına ve bu sanıklar hakkında yargılamanın yenilenmesine hükmetmişt