İŞSİZLİK KRİZİ İLE KARŞI KARŞIYAYIZ 

İSTANBUL - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, ciddi sosyal sonuçlar doğuran önemli bir işsizlik krizi ile karşı karşıya olunduğunu belirtti. Bakan Dinçer, en son OECD tahminlerine göre işsizlik tahminlerinin 2010 yılının sonuna kadar OECD bölgesinde yüzde 10'a ulaşacağını, bu oranın kriz öncesi seviyelerle karşılaştırıldığında toplam işsizlikte 25 milyondan daha fazla artışa karşılık geldiğini kaydetti.

IMF ve Dünya Bankası toplantıları kapsamında düzenlenen ''Krizin İnsani Boyutu'' başlıklı seminerde konuşan Dinçer, krizin kendisi ağır olduğu kadar ödenmesi gereken etkilerinin de ağır olduğunu söyledi.

Son zamanlarda krizin iyileştiğine dair işaretler de bulunduğunu ifade eden Dinçer, ''Gördüğümüz kadarıyla krizin özellikle sosyal alandaki etkileri daha uzun süreceğe benziyor'' dedi.
Ömer Dinçer, ''Artık krize karşı alınacak önlemlerin temelinde insan merkezli bir yaklaşımın yerleştirilmesi, sürdürülebilir işletmeler, üretken istihdam ve saygın iş herkesin üzerinde hemfikir olduğu birer köşe taşı haline geldi'' dedi.

Bir yıldan bu yana küresel ekonomik durumda dramatik bir değişim yaşandığını söyleyen Dinçer, her ülkeye farklı şekilde yansıyan küresel ekonomik krizin en can yakıcı tarafının işsizliğe yol açması olduğunu belirtti.

Dinçer, ''İşsizliğin hem insani hem de ekonomik bir bedeli bulunmaktadır. İşlerini kaybedenler gelirlerinde ciddi bir düşüş yaşadıkları gibi bakmakla yükümlü oldukları bireylerle birlikte güvensizliğe sürüklenmektedirler. Gençler, vasıfsız kimseler, göçmenler ve kadınlar bu süreçten daha fazla etkilenmektedir. Kriz ayrıca kayıt dışılığın artmasına da neden olmaktadır'' şeklinde konuştu.
Kriz döneminde işverenlerin işsizleri istihdam etmeyi ve işçi çıkarmalarını azaltmayı teşvik ederek iş gücü talebini artırıcı önlemlerin güçlendirilmesi gerektiğini belirten Dinçer, bu çerçevede kısa çalışma sisteminin önemli bir rol oynadığını söyledi.

Ömer Dinçer, günümüzde krizle başa çıkmak için ülkelerin büyük bir bölümünün krizden en çok etkilenmiş zayıf sektörleri gözetleyerek mevcut işe alma programlarını geliştirmeye çalıştıklarını, ağır ekonomik kriz döneminde belirli bir süre için uygulamaya konulan bu programların işe yerleştirilmesi güç olan işsizlerin piyasasından daha fazla kopmamalarına yol açtığını söyledi.
Bakan Dinçer, 2008-2010 döneminde krize karşı alınan ve sadece doğrudan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının faaliyet alanında yer alan tedbirlerin tahmini maliyetinin 11 milyar 805 milyon lira olacağını bildirdi.

Krize karşı mücadelede sosyal korumayı içeren politikaları önemsediklerini vurgulayan Dinçer, ''Türkiye'de iyileştirme politikalarının merkezine istihdamın ve sosyal politikaların yerleştirilmesi yaklaşımını benimsedik. Krizle mücadele sürecinde politikalarımızı şekillendirirken, sosyal diyalog mekanizmasından azami ölçüde yararlanmaya, uluslararası norm ve standartlara uygun adımlar atmaya büyük özen gösteriyoruz'' diye konuştu.

Kısa çalışma için öngörülen yararlanma süresinin azami 3 aydan 6 aya çıkarıldığını aktaran Dinçer, ''Kısa çalışma ödeneği miktarı da yüzde 50 oranında artırılmıştır. Böylece 160 bin kişinin istihdamda kalması sağlanmış bulunuyor. 2009 ekim-2010 haziran tarihleri arasında, 9 aylık dönemde yaklaşık 180 bin kişi için 160 milyon lira kısa çalışma ödeneği ve genel sağlık sigortası primi ödemesi yapılacağı tahmin edilmektedir'' diye konuştu. 

Editör: TE Bilişim