"Belirsizlik Sürüyor, Temkinli Olunmalı"

Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, "Kriz Sonrası Küresel Ekonomik Düzen ve Türkiye Ekonomisi" başlıklı konferansta yaptığı konuşmada son haftalarda krizin etkilerinin azaldığına ve toparlanmanın başladığına dair sinyaller alınmakla birlikte, söz konusu sinyallerin halen zayıf seyrini sürdürdüğünü belirtti.

Yılmaz, "Her ne kadar açıklanan veriler en kötünün geride kaldığına işaret etse de kredi piyasalarındaki sorunların halen sürmesi ve işsizlik oranlarındaki artışın devam etmesi toparlanma sürecinin yavaş ve kademeli olacağına işaret etmektedir. Bu nedenle, sadece Türkiye ekonomisi için değil, dünyada tüm ekonomiler için 'temkinli bir iyimserlik' beklentisini korumanın gerekli olduğunu düşünüyorum. Temkinli olmayı gerektiren en önemli unsur nedir sorusuna, tek kelime ile cevap vermek mümkündür: Belirsizlik" dedi.

Yakın gelecekte belirsizlikteki artış nedeniyle tahminlerdeki yanılma paylarının da artabileceğini belirten Yılmaz, "İktisadi faaliyete ilişkin aşağı yönlü risklerin ağır bastığı düşünülse de, son dönemde gözlenen kısmi toparlanma işaretlerinin göz ardı edilmemesi gerekmektedir. Bununla birlikte üretimdeki artışların önemli bir bölümünün küresel ölçekte alınan mali tedbirlerin geçici etkisini yansıttığını düşünmekteyiz. İktisadi faaliyete dair kısmi toparlanma işaretlerinin orta vadede süreklilik kazanabilmesi için tüketim talebinde kalıcı bir canlanma olması gerekmektedir. Toplam talebe yönelik belirsizlikler ve kapasite kullanım oranlarındaki düşük seviye, sabit sermaye yatırımlarını sınırlamaya devam etmektedir. Yatırım talebindeki mevcut seyir, iktisadi faaliyette henüz güçlü ve kalıcı bir toparlanma sinyali vermemektedir" dedi.

Son dönemde politika faizlerindeki indirimler ve alınan mali tedbirler sonrasında, yılın ikinci çeyreğinde ülkemizde yurt içi talebin göreli olarak istikrar kazanabileceğini ve son çeyrekten itibaren büyümenin pozitif rakamlara geçebileceğini öngördüklerini söyleyen Yılmaz, "Diğer bir deyişle Türkiye ekonomisinde toparlanmanın, küresel ekonomiye göre daha erken başlayabileceğini düşünüyoruz" yorumunu yaptı.

Kısa vadede talep ivmelenmez

Geçmişte Türkiye ekonomisinde 1994 ve 2001 krizlerinin ardından iktisadi faaliyette gözlemlenen hızlı toparlanmanın aksine, bu krizden çıkısın yavaş ve kademeli olacağının altını çizen Yılmaz, "Kısa vadede toplam talepte belirgin bir ivmelenme yaşanmasını beklemediğimizi tekrar vurgulamak isterim" dedi.

Ekonomideki toparlanmanın, alışılagelmiş tecrübelerden farklı olacağını da sözlerine ekleyen Yılmaz, son dönemde ticari kredi faiz oranlarında yaşanan kademeli gerilemeyi ise "olumlu bir gelişme" olarak nitelendirdi.

 

Editör: TE Bilişim