Arabistan Yarımadası'nın güneyinde, Kızıl Deniz'i Hint Okyanusu'na bağlayan Babü'l Mendep Boğazı'nın 170 kilometre doğusunda bulunan ve dünyanın en önemli körfezlerinden birine ismini veren Yemen'in Aden kenti, jeopolitik konumu, binlerce yıllık tarihi, askeri ve ticari limanlarıyla önemini koruyor. 
 
Arkeolojik bulgulara göre tarihi 5 bin yıl önceye uzanan ve ilk çağlarda "Athana" ismiyle bilinen kent, ilk olarak volkanik kayalardan meydana gelmiş ve ismini verdiği körfeze açılan yarımada içindeki sönmüş bir yanardağ kraterinin içine kurulmuş.
 
Kızıl Deniz'in Hint Okyanusu'na açılan kapısı olan Aden, ilk çağlardan beri dünyanın en önemli uğrak yerlerinden olmuş. Bu nedenle de tarih boyunca ticari ve askeri önemini korumuş.
 
Aden'in önemi, Batılı tüccarların deniz yoluyla Hindistan'ı keşfetmesiyle 16. yüzyıldan sonra daha da artmaya başlamış. Portekizliler, 16. yüzyılın ortalarında Aden'i kontrol altına alan ilk Batı ülkesi olmuş. 1548-1645 döneminde Osmanlı İmparatorluğu tarafından yönetilen Aden, bu tarihten sonra yerli Zeydi imamların hükümranlığı altında Lahec Sultanlığı'na; 1850'lerde ise İngilizlerin eline geçerek bu ülkeye bağlı bir koloni olmuş. 19. yüzyılın sonlarında Akdeniz'i Hint Okyanusu'yla birleştiren Süveyş Kanalı ile önemi iyice artmış.
 
19. yüzyılda sömürgelerinden elde ettikleri zenginlikler ve Sanayi Devrimi hamlesiyle süper güç haline gelen İngilizler Aden'i bir kömür deposu ve köle toplama merkezi olarak kullanarak, Hindistan'dan çıkarılan kömür ve diğer madenleri kentin kayalıklarında inşa ettikleri dev depolarda biriktirmiş.
 
Aden, 1956'da Süveyş Kanalı'nı kaybeden İngilizlerin bölgedeki en önemli üssü haline gelmiş ve 1967'ye kadar kontrollerinde kalmış. 1960'ların sonuna kadar dünyanın en işlek ikinci limanı olan Aden, bu tarihten sonra eski önemini kısmen kaybetse de bugün dünyanın sayılı askeri ve ticari limanları arasında yer almaya devam ediyor.  
 
-Sosyalist Yemen Cumhuriyeti'nin başkenti Aden-
 
1967-1990 arasında Moskova'nın himayesinde kurulan Güney Yemen Sosyalist Cumhuriyeti'ne başkentlik yapan Aden, Sovyetler Birliği'nin dağılmasından sonra Kuzey Yemen ile yaptığı savaşı kaybederek 1994'de Demokratik Yemen Cumhuriyeti'nin bir ili olarak Sana'dan yönetilmeye başladı.
 
Birleşmeden sonra başkent Sana ile bir türlü yıldızı barışmayan Aden halkı, milli gelirden yeterli pay almadıkları ve yoksul bırakıldıkları gerekçesiyle merkezi yönetimin boyunduruğu altına girmemek için zaman zaman ayaklandı. 
 
Tarihi kent bugün milliyetçi, sosyalist ve aşırılık yanlısı militanların merkezi olma özelliğini koruyor.
 
Yemen'in kışlık başkenti olarak da bilinen Aden, serbest ticari bölge olması ve burada uluslararası uçuşlara açık hava limanı bulunması nedeniyle ülkenin ve bölgenin cazibe merkezi olmaya devam ediyor.
 
-Kent halkının inanışları- 
 
Tarihi insanlık tarihinin derinliklerine uzanan yaşlı kent Aden'in, insanların atası Hz. Adem ile ilişkili olduğunu savunanlar da var. Aden'deki yaygın inanışa göre, cennetten dünyaya gönderilen Hz. Adem'in dünyada ayak bastığı ilk yerin ve Hz. Adem'in Habil ile Kabil isimli iki oğlunun mezarları da bu kentte bulunuyor.
 
Kentte ayrıca, Kur'an-ı Kerim'in Duhan suresinde bahsi geçen ve kıyametten önce dünyayı kasıp kavuracağı belirtilen "duman"ın Aden'in içine kurulduğu kraterden çıkacağına dair inanışlar canlılığını koruyor. Bu inanış, Hz. Muhammed'e ait olduğu ifade edilen bazı hadislerle de destekleniyor. Bu nedenle Aden kraterini görmek için ülke içinden ve dışından sık sık ziyaretçiler geliyor.
 
Ayrıca kent, İslam tasavvuf inancının en önemli akımlarından biri olarak kabul edilen Kadiri cemaatinin merkezi konumunda. Kentte Kadiri akımının öncülerinden Ebubekir el-Ayderus'un türbesinin içinde bulunduğu tarihi bir cami yer alıyor. Tasavvufi düşüncelerin çok az kabul gördüğü Arap yarımadasında günümüze kadar ayakta kalabilen bu türbe, cami ve dergah; Arap yarımadası, Doğu Afrika ve Hindistan'dan gelen Müslümanlarca  ziyaret ediliyor.
 
-İngiliz ve Rus etkisi-
 
Tarihi kentte İngiliz işgalinden ve Ruslardan izler taşıyan çok sayıda yapı bulunuyor. Kentte, İngilizler tarafından inşa edilen birçok kilise, saat kulesi, su toplama merkezi, depo ve hanlar bulunurken; Ruslar'ın inşa ettiği konutlar, askeri üs ve liman aktif olarak kullanılıyor. Ayrıca, kent merkezinden limana kıvrılan burun üzerindeki kayalıklara yapılmış bir Portekiz kalesi bugün Aden'in sembolü olarak kabul ediliyor.
 
İngilizlerin 18. yüzyılın ortalarında Hindistan'dan buraya getirip esir kamplarına yerleştiriği köle ve işçilerin torunları bugün Aden nüfusunun üçte birini oluşturuyor. Çoğunluğu krater çevresindeki mahallelerde yaşamlarını sürdüren Hintliler, kültürlerini bütün canlılığıyla yaşanmaya devam ediyor.
 
İki milyona yakın nüfus olan Aden'de kent içindeki yollarda hiç trafik lambası bulunmuyor. Buna rağmen kentte trafik sorunu yaşanmıyor. İngilizlerden miras kalan trafik siteminde, yolların kesişme noktalarına yerleştirilen geniş kavşaklar trafiğin tıkanmadan akışını sağlıyor.
Editör: TE Bilişim