UZAKYOL KAPTANI NİL DENİZ ŞEN  DOKUZ EYLÜL ÜNIVERSITESI 15. KIŞ KARIYER GÜNLERI'NDE

Dokuz Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi'nin 15. Geleneksel Kış Kariyer Günleri'nin beşinci gününde  Uzakyol Kaptanı Nil Deniz ŞEN öğrencilerle buluştu. Konuşmasında çalışma yaşamı hakkında bilgiler veren Nil Deniz ŞEN, çalıştığı gemileri, şirketleri ve deniz yaşamında karşılaştığı sorunları öğrencilerle paylaştı. Kaptan Nil Deniz ŞEN öğrencilerden gelen soruları da yanıtladı.

10 Aralık 2010 günü gerçekleşen oturumda Kaptan Nil Deniz ŞEN'e öncelikli olarak denizde bir bayan olmanın zorlukları soruldu. Kaptan Şen, denizcilik açısından  bayan ya da erkek olmanın bir farkı olmadığını ve istenilince her şeyin yapılabileceğini anlattı. Bir bayan için tabuları yıkmanın çok çalışmaktan geçtiğini söyleyen Kaptan Nil Deniz ŞEN bir soru üzerine ilerideki kariyer planlarından da bahsederek Denizcilik Fakültesinin bayan zabit adaylarına şevk verdi.

Kaptan Nil Deniz ŞEN ile geçen keyifli bir sohbetin ardından DEU Denizcilik Fakültesi Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği 3. sınıf öğrencisi Seda SİRİ tarafından kendisine teşekkür plaketi verildi.


                                                                         ---*---
DEU Denizcilik Fakültesi Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği 3. Sınıf Öğrencisi SEDA SİRİ’NİN KALEMİNDEN KAPTAN NİL DENİZ ŞEN:

“KAPTAN NİL DENİZ ŞEN YOLUMUZA IŞIK TUTAN GÜÇLÜ BİR MEŞALE GİBİYDİ”

Dokuz Eylül Üniversitesi  Denizcilik Fakültesi tarafından gerçekleştirilen Kış Kariyer günlerinin ilk haftasını geride bırakırken tüm okul çok şaşırtıcı ve sevindirici bir sürpriz yaşadık.  Özellikle  de ileride dünya denizleri üzerinde denizcilik mesleğini büyük bir onur ve gururla yerine getirecek olan biz bayan  zabit adayları adına yolumuza ışık tutan güçlü bir meşale gibiydi adeta… NİL DENİZ ŞEN.

Ülkemizin yetiştirdiği ve son iki yıldır da profesyonel bir şekilde Uzak Yol Kaptanlık  mesleğini  müthiş bir azim, kararlılık ve mesleğine bağlılıkla sürdürmeye devam eden çağdaş Türk kadının en güzel ve gerçek örneklerinden biri.

Ailesinde denizci bir fert olmamasına karşın çocukluğundan beri sahip olduğu küçük bir aile teknesi ve ona yaşattığı  büyük deniz tutkusuyla  denizci olmaya karar verir. İTÜ Denizcilik Fakültesini kazanır, hatta ailesinden dahi bunu saklar, çünkü denizle arasına hiçbir engelin girmesini istemez, denizcilik mesleğini seçen ilk bayanlardan olur. Bu cetin mesleğin  hırçın doğasını azim ve kararlılıkla göğüsleyerek  denizcilikte bir bayanın neler yapabileceği  ile ilgili zihinleri zorlar, bakışları ufka yöneltir. Çalışkandır, aklında hep deniz vardır. Karadan başarılı bir zabite gelebilecek tüm iş tekliflerini elinin tersiyle iter, “ille de deniz” der. Yükselmek zordur bir bayan için, hele  ki gemide… Bu sebepten bir çok farklı şirkette çalışır. Nihayetinde kaptanlığını da alır. Kendi deyimiyle bir bayan ve bir denizci olarak gemide barınabilmenin ne çok aktif ne de cok pasif olmaktan geçtiğini söyler. Daima öğrenmeye açık, işten kaçmayan, net bir duruş sergiler ve  “ben bu mesleği yapacağım” der.
Bizler açık yüreklilikle ona birçok soru yönelttik o da aynı içtenlikle hepsini cevapladı. Söyleşi tadında geçen konuşma boyunca heyecanımız hiç eksilmedi. Bayan öğrenciler dışında öğretim kadrosu da dahil salondaki erkeklerin yönelttiği sorular onların da  böyle bir buluşmadan ne kadar memnun olduklarının göstergesiydi. Tüm sorularının cevabı karşılarında, işte oradaydı. Ve onun karşısında da, bizlerin arasında oturan ve daima yanında olan biri vardı; hayat arkadaşı ve kendisi gibi kaptan olan meslektaşı  eşi…

Editör: TE Bilişim