‘Söz yük sahibinde, armatör ne yapsın?’

Tüccarlar, acentelerin gemi yerine yük sahipleri tarafından seçilmesine eleştirdi

Deniz ticareti konusunda en önemli kriterlerin başında gemi acenteciliği geliyor. Gemi sahibi ya da yöneticisi için boğaz trafiğini kontrol etmekten sahil emniyetini sağlamaya kadar pek çok konuda hizmet vererek, armatörün gözü kulağı olan gemi acentelerinin yetkilendirilmesi konusunda son dönemde ciddi sıkıntı yaşanıyor. Alışılmışın ve kanunda yazanın aksine, yük sahiplerinin ‘Acenteyi ben seçerim’ yaklaşımı hem gemi sahiplerini hem de acente hizmeti veren firmaları zor duruma sokuyor.

HAKSIZ REKABET

İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mihri Çelik, 2012’de çıkan Gemi Acenteciliği Yönetmeliği’nin, gemi acentecilik hizmetlerinin ne olduğunu, nasıl fiyatlandırılacağını ve ne şekilde hizmet verileceğini ortaya koyduğunu söyleyerek, verilen hizmet ile fiyatlandırmanın çerçevesinin belli olduğunu aktardı. Konuyla ilgili birini sorunun güncel bir hukuksal düzenlemenin yokluğu diyen Çelik, “Son tarife, 2008 yılında Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından yapılmış ve aradan geçen sürede buna hiç dokunulmamış. Yasada söz konusu yetkili acentelerin kaptanlar, işletenler veya gemi sahibi tarafından atanacağı söylense de son dönemde bu değişti. Artık yük sahipleri, yani geminin kiracısı yetkili acenteyi belirliyor. Armatör veya kaptan başka bir acenteyle çalışmak istese bile bunu yapamıyor. Kimse ses de çıkaramıyor çünkü armatörün başka şansı yok. Türkiye’nin şu anda dünya deniz ticaretinde 13.5 milyar dolarlık filosu bulunuyor. Ancak filoların sahipleri acentelerini dahi seçemiyor” dedi.

Burada teorik olarak bir sorun olmadığı ancak uygulamada fırsat eşitliğini ortadan kaldırabileceğini söyleyen Çelik, yük sahiplerinin bu isteğinin nedeninin paylaşımla ilgili olduğunu hatırlattı. “Kimi dış ticaret uzmanlarına para veriyor, kimi ortak şirket kuruyor, kimi de ihaleye çıkıyor” diyen Çelik, “Acentenin kazandığı paradan gelir elde edecek, bundan bir pay isteyecek kadar zor durumda mı bizim sanayicimiz, demir çelik, çimento fabrikalarımız ya da yem tüccarlarımız? Demek ki zor durumda. Diğer yandan bu durum acenteler arasında bir haksız rekabet ortamı da doğuruyor. 3 bin tane gemi elinde tutan acente de var, 15 tane de. Büyükler büyümeye devam ederken küçük firmalar ayakta durmakta zorlanıyor. Küçük acenteler bu şartlar da ne kadar ayakta duracak?” ifadelerini kullandı.

‘2 KATINA ÇIKMALI’

Güncel bir yönetmelik için bir takım çalışmalar yapıldığından bahseden Mihri Çelik, “Madem bu kadar paylaşma konusunda ihtiyaç var, acentecilik yönetmeliğini çıkarırken var olan maddeyi silip bu tarifeyi kaldıralım. Acente yetki belgesini de ihracatçılara, ithalatçılara otomatik olarak verelim. İsteyen kendi levhasıyla acentecilik yapsın, isteyen bir başka acenteyle anlaşsın. Sadece yapılması gereken armatör acentelerinin tarifesinin sabit tutulması, kira acentelerinin tariflerinin ise iki kat artırılmasıdır. Bu komisyonu ödeyerek bu insanlar doğru düzgün para kazanamazlar” diye konuştu.

KAYNAK: Ege telgraf 

Editör: TE Bilişim