Başbakan Erdoğan BM Genel Kurulu'nda konuştu. Konuşmasından satırbaşları...
-Birleşmiş Milletler yapısını yenilemek zorundadır. BM'nin ne büyük bir acz içinde olduğunu Somali'de bizzat gördüm.
Somali'yi bu dramın kucağına atan olaylar, sömürgeci zihniyettir. O eski sömürgeci anlayış, bugün menfaati olmadığı için oraya adım atmıyor.
Somali'nin feryadını duymayan dünya barıştan söz edemez.
Biz Somali'ye 300 milyon dolar yardım topladık. 30 milyon dolar ayni yardım toplandı. İKÖ İstanbul'da toplandı. 350 milyon dolar taahhütte bulunuldu.
Çok geniş bir alanda projeler takip ediyoruz. Yardımların gecikmesine havaalını engelini ortadan kaldırdık.
Acilen birleşik bir çözüm bulmalı ve iç çatışmaya son verilmeli.
Somali'yi ayağa kaldıracak altyapıyı hayata geçirmek için yapıyoruz. Bunu sadece insani ve vicdani sorumluluğumuzun gereği olarak yapıyoruz.
Basit çıkar anlayışının değil, idealin adı BM'dir. Bunun önündeki en büyük engel ise Arap-İsrail ihtilafıdır. Bu uluslararası adalet duygusuna vurulan en büyük darbedir.
BM'nin aldığı bağlayıcı nitelikteki 89 karara İsrail uymadı. Daha da acısı, Filistinlilerin yaşadığı dramı sona erdirecek bir yaptıramayacak güçte midir.
Soruyorum, BM aldığı yaptırım kararlarını İsrail'de olduğu gibi bırakıyor mu yoksa Sudan'da olduğu gibi hayata mı geçiriyor.
Rahatlıkla fosfor bombasını kullanan İsrail, atom bombasını bulunduran İsrail. Ama çevrede biri bu yola sapacak olursa neler yapılıyor.
Bir sandık domatesi Filistin'e sokmak İsrail'in iznine tabidir.
İsrail'in bugün en çok duyduğu güvenlik, bunların hiçbiri ile sağlanamayacak.
Barışın yerine ikame edilecek hiçbir şey yoktur.
İSRAİL'E 3 ŞARTI KÜRSÜDEN SAYDI
Filistin halkının devlet olarak taleplerinin karşılanması gerekiyor. Aslında BM 1947 yılında 181 Sayılı Kararla devlet olarak ilan etti. Ne yazık ki bu uygulanmadı.
Türkiye, Ortadoğu'da barışın sağlanması yolunda her türlü desteğe hazırdır. Bundan böyle de aktif tutum takınmaya devam edecektir.
33 ülkeden insanın bulunduğu bir insani yardım konvoyuna denizden ve havadan saldırı yapıldı. Türkiye, bugüne kadar hiçbir ülkeye hasmane tutum takınmadı.
Türkiye, kendine dostça tavır takınan bir ülkeye yanlış yaptı. İsrail, özür dileyecektir, tazminat ödeyecektir, Gazze'ye ablukayı kaldıracaktır.
İsrail halkı ile bir sorunumuz yoktur. Gerilimin kaynağı mevcut hükümettir. Türkiye sözüne güvenilir ve dostluğu aranır bir ülkedir.
Artık herkes kabul etmeli ki zaman değişmiştir. Adaleti tutup kaldırmayan yönetimlerin devri değişmiştir.
Eski zihniyetle yanlış refleksler verenler vardır. Suriye'yi yakından takip ediyoruz. Suriye liderliğine defalarca uyarıladda bulunduk. Dost acı söyler prensibinden hareketle Suriye yönetimine uyarılar yaptık. Ancak Suriye liderliği bu ikazlarımızı duymazdan geldi.
Biz halkların demokratik taleplerini desteklemeye devam edeceğiz. Nitekim, Mısır ve Tunus'la bu ilişkiler içindeyiz. Libya'ya yeni büyükelçisini ilk gönderen ilk ülke olduk.
Libya'da 4 şehre gittim. Misrata'nın nasıl yıkıldığını gördüm. Libya Libyalılarındır. Libya'nın mal varlıkları bir an önce serbest bırakılmalı ki bu ülke ayağa kalksın. Libya'nın Batı bankalarında 170 milyar dolar keş parası var.
KIBRIS KONUSU
Kıbrıs'ta Türk tarafı her zaman çözümden yana oldu. Türk tarafı, yeniden başlatılan müzakerelerine samimiyetle katıldı. Hedef yıl başına kadar yeni Kıbrıs'a kavuşulması.
Rum tarafı bu uzlaşmaz tutumuna artık daha fazla izin vermeyeceğimizi buradan ilan ediyoruz. Rum tarafı kendi başına deniz yetki alanlarına giremez. Zamanlama ve yetki bakımından sorumsuz.
Türk tarafı sağduyu içinde hareket edecek ve uluslararası hukuktan doğan haklarını koruyacaktır.
Rum tarafı durdurulmalı, aksi takdirde biz de gereğini yapacağız.
2015'TE YENİDEN ADAYIZ
Azerbaycan'ın işgal altındaki toprakları çözüme kavuşmalı. Aynı zamanda Keşmir konusu.
Balkanlarda barışın yolu Kosova'nın tanınmasından geçmektedir.
Türkiye'nin 2015-2016 BM Geçici Üyelik adaylığımıza desteğinizi beklediğimi belirtmek isterim.
Türkiye, BM'nin temel ilkeleri doğrultusunda çalışmaya samimiyetle devam edecektir.
